Mucize kurtuluşlarla hayata tutunanlar şimdi çadır kentlerde! İşte hikayeleri
Deprem felaketlerinin ilk gününden itibaren öyle kurtuluşlar yaşandı ki onlara 'mucize' dedik. Mucize kurtuluşlarla hayata tutunanların bazıları şimdi birer çadır kent sakini. İşte kurtuluş hikayelerinden bazıları.
Deprem felaketlerinin ilk gününden itibaren enkaz başlarında ekiplerin çalışmasını yüreğimiz çarparak izledik, her sağ çıkan canla sevinç gözyaşlarına boğulduk. İşte Mesut Hasan Benli ve Selahattin Sönmez'in haberine göre, kurtuluş hikâyeleri...
DÖRT KARDEŞİNİ ENKAZDAN ÇIKARDI
Lise öğrencisi Melisa Çakır yaşları 4, 7, 14 ve 16 arasında değişen 4 kardeşiyle birlikte Hatay’ın Armutlu Mahallesi’ndeki evlerinde depreme yakalandı.
Anne ve babası şehir dışındaydı. Melisa ve kardeşlerinin kaldığı 5 katlı apartmandan, onlar dışında sağ çıkan olmadı. Üniversite okumak isteyen 17 yaşındaki Melisa, o anları şöyle anlattı:
“Kardeşlerimle aynı odada kalıyorduk. Deprem başladığında önce odun sobası yıkıldı. Kısa bir süre sonra da duvarlar üzerimize gelmeye başladı. Evde bir kolonun altında kaldım ama hemen oradan kurtulmayı başardım. Saniyeler içinde her şey yerle bir oldu. Yıkılan duvarda bir delik açıldı. Kendimi ve kardeşlerimi açılan o delikten çıkarmayı başardım. Sonra çevredeki insanların yardımıyla enkazın üzerinden kardeşlerimi indirdim. Ben sağ çıktığıma mutlu olamadım… Çünkü bizim apartmanda 15 aile vardı. Hiç kimse kurtulamadı oradan…”
KIZIM YANI BAŞIMDA AÇLIKTAN AĞLIYORDU
Armutlu Mahallesi’ndeki evlerinin enkazından 72 saat sonra eşi ve 2 yaşındaki küçük kızı Talya ile birlikte kurtarılan Orhan Mutlu, deprem olduğunu fark ettiği anda yanında yatan küçük kızını battaniyeye sararak kucağına almış:
“Kızımı battaniyeye sardım ve hemen yatak odasının kapısına yöneldim. Odanın kapısını açtığım anda deprem bizi savurmaya başladı. Tavandan beton parçaları üzerimize düşüyordu. Ben ve eşim hareket edemez hale geldik, bir türlü kapıya ulaşamadık. Çevredeki binaların da bizim apartmanın üzerine yıkılması üzerine çıkışımız tamamen kapanmış oldu. Üçümüz 72 saat enkaz altında bekledik. 3 gün boyunca aç ve susuz kurtarılmayı bekledik, çaresiz bir şekilde… En çok zorlandığım anlar ise küçük kızımın acıktığı için ağlamaya başladığı zamanlardı. Ama elimizden hiçbir şey gelmiyordu. Üçüncü günün sonunda kurtarıldık. Benim belimde kırıklar var. Eşim Mehtap’ın da bir kolu kırık. Ancak 2 yaşındaki kızımız Talya çok şükür yara almadan kurtuldu.”
YENİ EVİMDE BİR GÜN OTURMADIM
Nur Kayılı depremden önce gündüzleri bir diş hekiminin asistanlığını yaparken geceleri de yaşlı bir kadının bakımını üstlenmişti. 4 Şubat Cuma günü Armutlu Mahallesi’ndeki yeni evine taşındı. 5 Şubat Cumartesi de gün içerisinde evini düzenledikten sonra bakımını üstlendiği yaşlı kadının evine gitti. İşte o andan sonra olanlar:
“Deprem olmaya başladığı anda, bakımını üstlendiğim yaşlı kadını dışarı çıkarmaya çalıştım. Deprem anında evden kopan parçaların üzerimize düşmesine rağmen, komşuların yardımıyla sorunsuz bir şekilde dışarıya çıkmayı başardık. Daha sonra evimin bulunduğu Armutlu Mahallesi’ne geldim. Oradaki arama kurtarma çalışmaları esnasında, enkaz altında kaldım. Saatler sonra ekiplerce kurtarıldım. Yeni taşındığım evimde bir gün bile oturmadım. Şimdi kaldığım çadır kentte bir yandan da yaraları sarmak için çalışıyorum.”
HER ŞEYE RAĞMEN HAYAT...
Hatay’daki çadır kentlerde yaralar sarılıyor, depremzedeler yeniden hayata tutunmaya çalışıyor.
Okulların da tatil olması nedeniyle kurulan oyun parklarına gelen çocuklar salıncaklarda sallanarak depremin izlerinden bir an olsun uzaklaşıyor.
Gönüllü berberler de depremzedelere ücretsiz hizmet veriyor.
Gönüllülerin bölgeye gönderdiği oyuncaklar, çadır kentin çocuklarını oyalıyor.
İzmir Kuaförler Manikürcüler ve Güzellik Salonu İşletmecileri Odası’na bağlı berberler, çadır kentlerde kalan vatandaşların saç ve sakal tıraşını yapıyor, kadınlara fön çekiyor.
(Selahattin SÖNMEZ / ANTAKYA)
- Sıfır otomobil almak için büyük fırsat! İşte 2024 modeller için yıl sonu kampanyaları
- Altın ve gümüş yatırımı yapanlar için kritik uyarı! İslam Memiş müjdeyi duyurdu: Ucuz değil, bedava
- Bakan Uraloğlu: Havalimanı sayısı 60'a çıkacak
- Bakan Kacır müjdeyi verdi: Ekonomik katma değer sağlayacak
- Börekten çıkanlara inanamayacaksınız! Meşhur markanın adıyla satış yapıyordu, kıyma dışında her şey var!