'Sahte doktor' Ayşe Özkiraz'ın avukatı tahliyesini istedi: Ev hapsinde daha rahat ders çalışacaktır
Tekirdağ'ın Çerkezköy Devlet Hastanesi'nde kendisini 'pratisyen hekim' olarak tanıtan, sahte diploma ile görev yaptığı anlaşılınca tutuklanıp, 13 yıla kadar hapis cezası istemiyle hakkında dava açılan Ayşe Özkiraz’ın (21) tahliye talebi reddedildi.
Mehmet YİRUN- Onur KAYA/TEKİRDAĞ, (DHA)
Son zamanlarda Türkiye gündemini oldukça meşgul eden Tekirdağ'daki sahte doktor Ayşe Özkiraz davasında yeni gelişmeler yaşanmaya devam ediyor. Özkiraz, bugün hakim karşısına çıktı.
BABASINDAN AÇIKLAMA
Gördüğü haber sonrası şoke olan baba Ali Özkiraz şunları söylemişti:
Ben o günden sonra kızımla hiçbir görüşme yapmadım. Çünkü kızım benden soğutuldu. Oradaki annesi öz annesi, babası üvey babası. Kızımla ben görüştüğümde 'Baba ben okuluma devam edeceğim. Doktor çıkana kadar devam edeceğim. Maddi destek olur musun?' dedi. O gün bugüne kadar da maddi desteğimi kesmedim, her türlü destek oldum. Bu olan olayları da ben medyada, televizyonlarda gördüm. Orada duydum sahte doktor olduğunu. Kızım doktor çıktığını söylemişti. Ağabeyine, bana da söyledi. Ben de gurur duyarım. Doktor çıktıysa, emeğimiz boşa gitmedi diye düşünmüştüm.
'AİLE BASKISINDAN KORKTUM'
Ayşe Özkiraz, ifadesinde, 8 yıldır Çerkezköy ilçesinde ikamet ettiğini, liseyi Veliköy'de okuduğunu, ailesinin baskısından korktuğu için çevresine Çapa Tıp Fakültesi'ni kazandığını söylediğini, ailesinin sınav sonuç belgesini görmek istediğinde de gerçek sınav sonuç belgesi üzerinde telefonda oynama yaparak sahte bir sınav sonuç belgesi hazırlayıp ailesine gösterdiğini söyledi.
Özkiraz, ifadesinde, "Ortaokulu Çerkezköy 75'inci Yıl Ortaokulu'nda okudum. Liseyi Veliköy Meslek Lisesi'nde okudum ve 2021 yılında mezun oldum. Ben lisede öğrenciyken ailem tıp fakültesinde okumamı istiyordu. Bana güvenip yüksek puan alacağımı düşünüyorlardı. Liseden mezun olurken üniversite sınavına girdim. Ancak başarısız olduğum için tercih yapmadım. Ailemin güvenini sarsmamak için evde sorun olmasın diye anneme, üvey babama ve üvey kardeşlerime Çapa Tıp Fakültesini kazandığımı söyledim. Ailem sınav sonuç belgesini görmek istediğinde de gerçek sınav sonuç belgem üzerinde telefonda oynama yaparak sahte bir sınav sonuç belgesi hazırlayıp aileme gösterdim" dedi.
'PASAJDA ÖĞRENCİ KİMLİK KARTI BASTIRDIM'
Çapa Tıp Fakültesi'ne girebilmek için İstanbul Eminönü'nde bir pasajda öğrenci kimlik kartı bastırdığını söyleyen Özkiraz, "Bu kartların üzerine Ayşem Özkiraz yazdırdım. Aramada ele geçen kartlar bu öğrenci kartlarıdır. Okula girerken bu öğrenci kartlarını gösterip giriyordum. Bu sebeple şüphe duyulmuyordu. Okula gitmediğim zamanlarda da İstanbul'da part time farklı yerlerde çalıştım. Ayrıca aynı yerde Ankara Şehir Hastanesi, Tekirdağ Çerkezköy Devlet Hastanesi, İstanbul Üniversitesi Cerrahpaşa Tıp Fakültesi Hastanesi personel kimlik kartlarını da bastırdım. Ancak bunları hiçbir yerde göstermedim. Plaketleri de Instagram'dan bir sayfa ile görüşerek yaptırdım" dedi.
'KENDİMİ DOKTOR OLARAK TANITTIM'
Özkiraz, 2021 yılı eğitim dönemi bittikten sonra 2022 yılı haziran ayı içerisinde Çerkezköy'de ailesinin yanına geldiğini belirterek, "Çocuk cerrahı olmak istediğim için tek başıma hiç kimseyi referans göstermeden Çerkezköy Devlet Hastanesi'nde çocuk cerrahı olan Dr. M.K.'nin odasına gittim. Sekreteri ile görüşüp kendimi tıp fakültesinden mezun doktor olarak tanıtıp doktor M.K. ile görüşmek istediğimi söyledim. Sekreterinin ismi T.A.. Bir süre sonra doktor M.K. beni kabul etti, görüştük. Kendimi Çapa Tıp Fakültesi mezunu doktor olarak tanıttım. Ayrıca TUS sınavında 81 puan aldığımı söyleyip TUS sonuç belgesi gösterdim. Bu belgeyi daha önce yaptığım gibi Instagram üzerinden görmüş olduğum B.O. ismine hazırlanmış belge üzerinde telefonda oynama yaparak oluşturmuştum. Çocuk cerrahisi bölümüne ilgi duyduğumu, yanında vakit geçirmek istediğimi söyledim. Annemin öğretmen babamın ise gıda mühendisi olduğunu, Ankara'da yaşadıklarını söyledim" dedi.
Özkiraz'ın avukatının bir üst mahkeme olan Çerkezköy 3'üncü Asliye Ceza Mahkemesi'ne yaptığı tutukluluğa itirazı reddedildi. Soruşturmanın ardından Ayşe Özkiraz hakkında Çerkezköy 5'inci Asliye Ceza Mahkemesi'nde 'resmi belgede sahtecilik' suçundan 2 yıldan 5 yıla kadar, 'özel belgede sahtecilik' suçundan 1 yıldan 3 yıla kadar ve 'yetkisiz hekimlik suçlarını düzenleyen 1219 sayılı kanuna muhalefet' suçundan 2 yıldan 5 yıla kadar hapis cezasıyla dava açıldı.
Ayşe Özkiraz, davanın üçüncü duruşmasında hakim karşısına çıktı. Özkiraz, duruşmaya SEGBİS ile bağlanırken, salonda avukatı ile Çerkezköy Devlet Hastanesi'nin avukatı hazır bulundu. Özkiraz, önceki duruşmadaki beyanlarına katıldığını belirterek, "Cezaevinde ve koğuşta sorunlar yaşıyorum. Tahliyemi talip ediyorum. Gerekli açıklamayı avukatım yapacak" dedi.
'DOKTOR GÖMLEĞİ VARDI ÜZERİNDE'
Duruşmaya SEGBİS bağlanan Ayşe Özkiraz'ın erkek arkadaşı Vedat Caner, "Instagram üzerinden tanıştık. Sonrasında kendisini hastanede doktor olarak tanıttı. Yüz yüze tanışmak istediğimde nöbetçi olduğunu söyledi. Üniversiteye devam ettiğini belirtti. Ben de bir akşam saat 22.00 sıralarında Çerkezköy Devlet Hastanesi’ne geldim. Nöbetçi olduğunu belirtti. Beni ameliyathane kapısında karşıladı. İçeriden terasa girene kadar kapalı kapıyla karşılaşmadık. Ameliyathane girişini hatırlamamakta beraber sonraki terasa kadarki kapılar açıktı, herhangi bir kilit falan da yoktu. Kocaman ayakkabılık, sayısız terlik vardı. Rastgele terlik verdi bana. Terliği aldıktan sonra birlikte terasa çıktık. Birlikte aşure yedik. Doktor gömleği vardı üstünde. Sonrasında da görüşmelerimiz oldu. Ameliyathaneden bana görüntü ve fotoğraflar atıyordu. WhatsApp üzerinden görüntülü görüşüyorduk. Doktor Murat ve Tülinay'la görüntülü görüşme esnasında tanıştık. Bana el salladılar. Üzerinde ameliyat kıyafetleri vardı. Maskesi, bonesi, vesaire. Hastaneye geldiğimde Ayşe'nin üzerinde doktor üniforması vardı. Stetoskop ve diğer ameliyat malzemeleri bulunuyordu. İstanbul'a döndüğümde Ayşe'den şüphe duymaya başladım. 6 yıllık tıp fakültesi mezununun devlet hastanesinde çalışamayacağını öğrenmem şüphe oluşturdu. Bunun üzerine o bana kaşesine gösterdi. Ben Sağlık Bakanlığı İletişim Merkezi'ne şikayette bulundum. Bana verilen cevapta delillerin somut olmadığı ve adliyeye suç duyurusunda bulunabileceğim söylendi. Ardından hastane çalışanı Tülinay'la Instagram’dan tanıştık. Tıbbi terimleri bilmediğinden dolayı Ayşe'nin doktor olmadığının anlaşıldığını bana söyledi. Ayşe'nin astsubay nişanlısına durumu anlatmamı istedi. Nişanlısının jandarma olduğunu ve olayı öğrenince Ayşe'ye zarar verebileceğini söyledi. Ben Ayşe ile görüşmek için tekrar Çerkezköy'e gelip hastaneye gittim ancak kendisini bulamadım. Kendisi bana hastanenin yemeği olduğunu söyledi. Sonrasında hastanenin böyle bir yemeği olmadığını öğrendim. Bir daha ulaşamadım kendisine. Bana mesajlarında apandisit ameliyatı yaptığını. sünnet yaptığını falan söylüyordu" dedi.
Vedat Caner'in ifadeleri üzerine söz alan Ayşe Özkiraz, "Vedat Caner'i ameliyathaneye kesinlikle sokmadım. Ameliyatlarda Murat Hoca yanımda olduğu için hiçbir şekilde görüntülü görüşme yapmadım. Ameliyat esnasında telefonlar üzerimizde olmuyordu" dedi.
AVUKATI EV HAPSİ TALEP ETTİ
Daha sonra söz alan Özkiraz'ın avukatı Kemal Uçar, Caner'e, doktor ve hemşire üniformasını ayırt edip edemeyeceğini sordu. Caner, "Üniforma vardı üstünde. Doktor ve hemşire forması arasındaki farkı bilmiyorum. Ama Ayşe'nin üstündeki forma hastanenindi" karşılığını verdi. Avukat Uçar, "Ayşe Özkiraz'ın tahliyesini talep ediyorum. Cezaevinde çalışmaya devam ediyor. Kitapları eline ulaştı. Ev hapsi istiyoruz. Mahkeme sadece raporu bekliyor. Ev hapsinde daha rahat ders çalışacaktır" dedi.
Savcı, Özkiraz'ın tutukluluğunun devamını talep etti. Mahkeme heyeti verdiği 5 dakika aranın ardından Özkiraz'ın tutukluluk halinin devamına karar verip, duruşmayı 21 Mart 2023 gününe erteledi.