Suçlu örümcek gibi tırmanan hırsız mı alt kat komşu mu?
Gün geçmiyor ki pencere korkuluklarına örümcek adam gibi tırmanan hırsızlık vakaları ile karşılaşılmasın. Ev sahiplerinin korkulu rüyası hırsızlar artık komşuların da korkulu rüyası haline geldi. Kendi evinizin güvenliğini düşünürken komşunuzun evini tehlikeye attığınız için suçlu durumuna düşebilirsiniz. Apartman Site Yöneticileri ve Sakinleri Derneği (ASİYED) Başkanı Avukat İbrahim Güllü’den yaşanabilecek talihsiz olaylara karşı uyarılarda bulundu.
İpek Alemdar Göde / posta.com.tr - Sık sık haber sitelerinde apartman korkuluklarına tırmanarak üst katlarda oturan kişilerin evlerine giren hırsızlık vakalarına rastlanıyor. Özellikle bahçe katı ve giriş katlarda oturan ev sahipleri evlerini hırsızlara karşı korumak için bir güvenlik önlemi olan demir korkulukları tercih ediyor. Ancak apartman yaşamında kendi evimiz kadar komşularımıza karşı da sorumluluğumuzun olduğunu unutmamak gerekiyor. Avukat İbrahim Güllü, ev sahiplerini yaşanabilecek talihsiz durumlara karşı uyardı.
TEHLİKEYE AÇIK HALE GELEBİLİR
Üst kattaki komşuların tehlikeye açık hale gelebileceğini ifade eden Güllü, “Alt katta oturan kişilerin can ve mal güvenliğinin sağlanması noktasında birtakım tedbirlere başvurması gerekmektedir. Yerden 1-2 m yükseklikte ve sadece camdan ibaret pencereler hırsızlar için kolayca giriş yerleri olduğundan demir parmaklıklar yapılması önemli bir önlemdir. Bu parmaklıkların pencerenin dışına fazlaca taşması yukarıdaki katlar için bir nevi merdiven basamağı hükmündedir. Pencere korkuluklarının iyi niyet kurallarına aykırı olarak büyük ve abartılı yapılması karşısında kendini tehlikeye açık ve korunaksız hale getirebilir” dedi.
HIRSIZLIK ÖNCESİ NE YAPILMALI?
Yaşanabilecek tatsız olaylara dikkat çeken Güllü, “Alt katın korkuluklarının taşması ile bir hırsızlık olayı olursa bir fikir ve eylem birlikteliği olmadığı için cezai anlamda bir sorumluluk olabileceğini düşünmüyorum. Ancak burada üst komşu alt kattaki kişiye ihtar çekebilir ya da olay gerçekleşmeden önce hırsızlık olayına müsait bir yapıdaysa korkulukların kaldırılmasını kaldırılmaması halinde oluşacak olan olaydan sorumlu tutacağım şeklinde bir ihtarda bulunabilir. Ayrıca bu hırsızlık olayından dolayı evinde meydana gelen ihtara rağmen yerine getirilmeyen davranış hırsızlık olayı ile sonuçlanırsa üst kat komşu mahkemeden bir tespit yaptırabilir. Tazminat davası açabilir. Üst kat komşu bu noktada ‘bu durumu bilmesine rağmen, uyarmama rağmen sorun düzeltilmedi bundan kaynaklı olarak da hırsızlık olursa mahkeme bilir kişi ile hırsızlık eylemi oluşmasında o korkuluğun önemli bir rol oynadığı tespit edilirse tazminat hakkı doğar” ifadelerini kullandı.
BİR STANDART BULUNUYOR MU?
Pencere korkulukları için bir standart bulunup bulunmaması ilişkin açıklamada bulunan Güllü, “Aslında bunların hepsi olaylara göre farklı değerlendirilebilecek unsurlar oluyor. Bir olay için geçerli olan bir diğer olay için geçerli olmayabilir. Burada hakimin yorumu, kanaati ve takdiri çok önemli. Elde edilen bilgi, belge, delil ve keşifler çok önemli. Örneğin o korkulukların hırsızın oraya çıkmasında ciddi anlamda bir yardımı olduysa burada sorumluluk doğar. Ama standart normal planın içerisinde bir yapı ise bunların tespiti de ancak mahkeme yoluyla ve bilir kişi incelemesinde ortaya çıkacak şeyler.
Yeri geldiğinde klimaların motorlarının da aynı şekilde bazı eylemleri kolaylaştırma görevi olabilir. Bu noktada aslında yöneticilere de sorumluluk düşüyor. Yöneticiler bu tür dışarıdan binaya yapılacak müdahaleleri kolaylaştırıcı uygulamalara prim vermemeli. Örneğin klimaların hırsızlığı kolaylaştıracak, girişe yakın yerlerde değil farklı noktalarda takılmasını sağlayabilir. Bu da yöneticilerin hassasiyeti ve sorumluluğuna bağlı bir olay” şeklinde konuştu.
TAZMİNAT ÖDEMENİZ GEREKEBİLİR
Yaşanabilecek talihsiz olay sonrası mağduriyetlerin yaşanabileceğini belirten Güllü, “Kat Mülkiyeti Kanunu ve Borçlar Kanunu’nda da vardır komşuluk ilişkisi gereği komşular birbirlerinin can ve mal güvenliğini korumak durumundadır. Burada da hırsızlık eylemine karşılık mal güvenliğinden bahsediliyor. Bu noktada tazminat hakkı doğabilir. Ama cezai sorumluluk olacağını düşünmüyorum. Çünkü bu noktada fikir ve eylem birliği bulunmuyor. Ama daha önce yapılmış olan bir uyarıya, ihtara, mahkeme kararına rağmen korkuluklar kaldırılmadıysa veya uygun hale getirilmiyorsa o zaman uğranılan zarar ile ilgili hukuki sorumluluk doğabilir” dedi.
OTOMATİK KAPANAN APARTMAN KAPILARIN AÇIK BIRAKILMASI
Apartman kapılarına ilişkin de değerlendirmelerde bulunan Güllü, “Otomatik kapanan kapının kasıtlı bir şekilde bilerek açık bırakılması sonucu belki cezai sorumluluk doğurabilir. Burada önemli olan durum ihmal davranışı değil de kasıt olarak incelenmeli. Diğer korkuluk olayındaki gibi aslında belki cezai anlamda bir sorumluluğu yok fikir ve eylem birlikteliği olmadığı için ancak uğranılan zararın tazmini noktasında ihmali bir davranış ya da hırsızlık eylemine katkı sağladığı ortaya çıkarsa tazminat konusu da gündeme gelebilir” ifadelerini kullandı.
- Memur maaşı zammı ile sosyal destekler artıyor! 65 yaş aylığı, evde bakım maaşı, engelli yakını aylığı...
- Dünya havacılık tarihinde bir ilk! Bayraktar TB3'ün gemiden uçuş testi başarıyla tamamlandı
- TOKİ, 44 ilde 882 arsayı açık artırmayla satacak
- 'Afrika'yla ticaret hacmimiz 7 kat arttı'
- Bakan Bolat: Türk iş dünyası Basra ile yakın temaslarda olacak