Tamamı yerli ve milli 'Yeni ALTAY'! İşte Alman ve ABD'li muadillerine göre farkı
Tamamı yerli ve milli üretim olan Yeni ALTAY tankının sahaya ineceği tarih belli olurken gözler, dünyaca ünlü Ana Muharebe Tankı (AMT) üreticileri ABD ve Almanya'nın M1 Abrams ve Leopard 2'den farklı olduğu noktalar oldukça dikkat çekti. Emekli Tankçı Albay Murat Kaymakçılar ise Yeni ALTAY'ın tarihi sürecini ve Türk ordusuna katacağı yenilikleri anlattı.
Ömer Faruk Ekinci | Yüzde 100 yerli ve milli üretimi gerçekleştirilen ALTAY tankı ile ilgili heyecanlandıran gelişmeler yaşanmaya devam ediyor. Motorlarının fikri mülkiyeti ve tasarımı Cumhurbaşkanlığı Savunma Sanayii Başkanlığı'na ait olan ALTAY tankının sahaya ineceği tarih belli oldu.
İkinci Dünya Savaşı’nda efektifliğinin zirvesinde kullanılan ve o günden itibaren savaş denilince akla gelen tanklar, günümüzde hala sıkça kullanılmaya devam ediyor.
23 NİSAN’DA TSK’YA TESLİM EDİLECEK
Türkiye’nin bu alanda en büyük atılımlarından biri de TSK’ya bağlı fabrikanın 25 yıllığına BMC şirketine kiralanması ile başladı. Fabrikada 21 Ağustos 2019 tarihinde başlayan ALTAY tankı üretiminde 120’si TSK personeli olmak üzere 1194 kişi çalışıyor.
Şu ana kadar BMC, Arifiye’de 5 adet ALTAY Tankı üretti. Halihazırda 2 adet Yeni ALTAY Ana Muharebe Tankı (AMT), teslimata hazırlanıyor. Güney Kore’den tedarik edilen güç grubu entegre edilen bu iki tankın, 23 Nisan 2023 tarihinde Türk Silahlı Kuvvetleri’ne teslim edilmesi planlanıyor.
SERİ ÜRETİME GEÇME SÜRECİ
23 Nisan’da TSK’ya teslim edilecek Yeni ALTAY tankları ile ilgili Posta.com.tr’ye açıklamalarda bulunan Emekli Tankçı Albay Murat Kaymakçılar, ALTAY tankı projesinin tarihi ile ilgili bilgiler verdi.
2008 yılında sözleşmesi imzalanan ALTAY tankı neredeyse seri üretime hazır hale geldiğinde 2019’da Almanya, Türkiye’nin terör ile mücadele kapsamında haklı harekatlarını bahane ederek ALTAY tankında kullanılan Alman sistemlerinin önüne engel koyma kararı aldı.
Bu prototipte çokça bulunan Alman sistemlerinin dışarı çıkartılması anlamına geliyordu. Hız azaltandan kule çember dişlisine kadar pek çok komponent Alman menşeiliydi. Bunların en önemlisi ise motor ve transmisyonun içinde bulunduğu güç grubuydu. Bunlar için alternatifler aranmaya başlandı.
Bu gelişmeler ışığında BMC Motor firması devreye girdi ve 1500 beygirlik yerli BATU motorunun üretimi için çalışmalar hızla başladı.
‘YENİ ALTAY’IN DOĞUŞU
Motorla ilgili gelişmeler yaşandığı dönemde diğer küçük komponentleri de yerlileştirilme çalışmalarının başladığını anlatan Kaymakçılar, “23 Nisan 2023’te TSK’ya teslim edileceği söyleniyor. Büyük ihtimalle 2024’te bunun testleri devam eder, belki biraz daha fazla sürebilir. BATU motorunun devreye girmesi için 2026 yılı gösteriliyor. Bununla birlikte çok büyük değişiklikler yapılmasına gerek kalmazsa kısa süre içinde seri üretime geçiş yapılır” ifadelerini kullandı.
Yapılan bu değişikliklerden dolayı üretilen tanka Yeni ALTAY ismi verildi.
BATILI MUADİLLERİNE GÖRE NE DURUMDA?
ALTAY tankının Batı ülkelerinde üretilen Abrams ve Leopard gibi AMT'ler ile karşılaştırıldığında ALTAY'ın en çok göze çarpan özelliği etkili olduğu menzil oldu. Batılı muadillerine kıyasla menzil konusunda farkını ortaya koyan ALTAY, 450 kilometre menzile sahipken M1 Abrams tankı 465 km, Alman Leopard 2 ise 450 km menzilde etkili oluyor.
ABD menşeili M1 Abrams tankı 63 ton seviyelerindeyken Almanya menşeili Leopard'lar 68 tona kadar çıkabiliyor. Zırh konusunda ikisinden de geri kalmayan ALTAY tankı ise 65 ton ağırlığında. Leopard 2 tankının zırhında 3. jenerasyon kompozit kullanılırken M1 Abrams'ın zırhında ise RHA ve çelikle seyreltilmiş uranyum uyumlu kaplama kullanılıyor. Türk yapımı ALTAY'ın zırhında ise Roketsan'ın ürettiği bor karbür olan Boron karpit plakalı kompozit kullanılmakta.
ALTAY'ın Batılı muadillerinden geri kalır bir yanı olmadığını ve dünyada tercih edilmesinin olası olduğunu söyleyen Kaymakçılar, bundan ziyade Türkiye’nin kendi tankını, maruz kaldığı tehditlere göre tasarlayıp düşünmesi gerektiğini ifade etti.
ALTAY tankının pasif güvenlik önlemleri (zırh) dışında yeni eklenen aktif güvenlik önlemleri tankı sadece karadan değil havadan gelecek saldırılara karşı da çok yönlü koruma sağlıyor. Önce içindeki personeli sonra da kendini korumak için dizayn özelliklerine sahip. Tüm bu özellikler ALTAY tankını muadillerinin bir adım önüne taşıyor.
"TEKNOLOJİSİ BİZDE OLAN HER SİLAH ÖNEMLİDİR"
Bunun en büyük sebebi de yurdumuz çeşitli bölgelerinde farklı zeminler, farklı savaş taktikleri kullanılma ihtimali. Mesela Trakya’da zemin, güneydoğudakine göre çok farklı ve bu şekilde baktığımızda ihtiyaç olabilecek alanlar, tankta çeşitli versiyonları gerektirecek.
Parçaların ve motorun yerli üretim olmasından dolayı bu tarz gerekli değişiklikler ve entegrasyonların kolayca yapılmasının oldukça önemli olduğuna dikkat çeken Kaymakçılar, “Teknolojisi sizde bulunan her silah sistemi değerlidir. ALTAY’da değişiklik yapma hakkının bizde olması olası krizlerin önüne geçecek ve elimizi rahatlatacaktır. Çeşitli değişiklikler yapma konusunda sağladığı özgürlük ise kayda değerdir” şeklinde konuştu.
İHA/SİHA ÜSTÜNLÜĞÜ SONA ERECEK Mİ?
Suriye, Libya, Karabağ ve Ukrayna gibi savaş sahalarında sadece tanklar değil tüm savaş sistemleri ile yükselen İHA/SİHA teknolojisine bir çare arandığını söyleyen Kaymakçılar, tanklar da dahil olmak üzere bütün platformlarda buna karşı önlemler alınmaya çalışılacağını, savaşın sürekli bir 'tedbir-karşı tedbir' şeklinde geliştiğini anlattı.
Türkiye'nin hem İHA/SİHA hem de tank konusunda oldukça tecrübeli olduğuna dikkat çeken Kaymakçılar, "Türk ordusunun, gerek Karabağ gerekse de Ukrayna savaşıyla çok yakından ilgilendiğini ve buralardan gerekli dersler çıkardığını düşünüyorum" şeklinde konuştu.
“PAZAR BULUP, ÇARKI DÖNDÜRMEK ZORUNDAYIZ”
Türkiye’nin kendi yerli tankını üretmesinin oldukça mutluluk verici olduğunu söyleyen Kaymakçılar, bunun idamesinin oldukça zor olduğunu söyleyerek, “Bu tankların 2-3 düşük modellerinin başka ülkelere ihraç edilip bir silah teknolojisi çarkının çalıştırılması gerekiyor. Hemen bir pazar bulmamız lazım. Silah sektöründe böyle bir çark kurmazsanız fabrikanın dönmesi zorlaşır” ifadelerini kullandı.
Murat Kaymakçılar, sözlerine son verirken şu şekilde konuştu:
Savunma Sanayiinde benzersiz yerli ürünlere sahip olmak, aktif bir ordusu olan bizim gibi ülkeler için her zaman yeni pazarlar anlamına geliyor. Ayrıca uluslararası arenada pazarlık imkanını arttıran bir faktör olarak karşımıza çıkıyor. Yabancı basında ‘Türkiye'nin Dron Diplomasisi’ başlığı altında çıkan yazılar bunun önemli bir göstergesidir. Altay, Türk Tankçılarının 30 yıllık beklentisidir. Tankçılar bu tankı envanterde görmek için sabırsızlanmaktadırlar.