Türkiye'nin psikolojisini bozan adam: Behman! İzlediği filmle hayatı değişti
“Kuzuların Sessizliği” filmindeki gibi kurbanlarının derisini yüzen bir insan kasabı gerçekten var olabilir mi? Gerilim filmlerin senaryoları sadece bir hayal ürünü mü yoksa böyle vahşet dolu sahneler gerçekten yaşanıyor mu? O film sahneleri Türkiye'de adeta gerçek oldu. İnsan kasabı, 5 kişiyi acımasızca öldürdü. İşte katliamın korkunç detayları...
Barış Sözal - Posta.com.tr Kuzuların Sessizliği filminde seri cinayetler işleyen ve kurbanlarının derilerini yüzen cani ruhlu katil, polisi filmin sonuna kadar peşinde koşturuyordu. İzlenme rekorları kıran bu gerilim filmi izleyicileri dehşete düşürüyor, 'hiç kimse böylesine vahşi cinayetler işleyemez' dedirtiyordu.
KARISINI, KARDEŞİNİ VE BABASINI NEDEN ÖLDÜRDÜ?
Gerilim filmlerini andıran korkunç olayın hikayesi 1980 yılına dayanıyor. Behman Tarhan, namus davası olarak dosyalara geçen cinayetleri işlemiş, karısını, kayınpederini ve kayınbiraderini öldürmüş ve yakalandıktan sonra tutuklanarak cezaevine gönderilmişti. 11 yıl cezaevinde yattıktan sonra ceza infaz yasası gereğince serbest bırakıldı. Asıl hikaye bu süreçten sonra başladı...
Tarihler 11 Şubat 1995'i gösterdiğinde Türkiye daha önce hiç görüp duymadığı bir olaya tanık olacaktı. İzlediği ''Kuzuların sessizliği'' filminden esinlenen Behman Tarhan, işlediği cinayetleri büyük bir soğukkanlılıkla anlatmıştı. O dönem ülke gündemini uzunca süre meşgul etmiş ve dış basında da çok konuşulmuştu.
ÜLKE GÜNDEMİNDEN AYLARCA DÜŞMEDİ
Cezaevinden çıktıktan sonra Behman, normal bir yaşam sürmeye başlamıştı, ta ki Ayşe’yle tanışana kadar. Takvimler 1993’ü gösterdiğinde Ayşe’yi tanımış ve evlenmeye karar vermişlerdi. İlk 6 ay her şey güzeldi, Behman iyi bir eş gibi görünüyordu. Üstelik Ayşe’nin oğlunu da kendi oğlu gibi görmüş ve benimsemişti. Her şey güzel giderken Ayşe, bir gün annesinin emeklilik işlemleri için Bulgaristan’a gitmesi gerektiğini söyledi ve ertesi günü yola çıktı. İşte korkunç ve aylarca ülke gündeminden düşmeyen olaylar bu seyahatle birlikte başladı.
BEHMAN ÇILGINA DÖNDÜ
Aradan aylar geçmiş ve Ayşe Bulgaristan’dan dönmüştü. Behman’da eşini almaya kardeşlerinin evine gitti. Kardeşlerine gittiğinde eşinin yanında tanımadığı birini gördü. Ayşe, yanındaki Mustafa’yı akrabası olarak tanıttı ve beraber geldiklerini söyledi. Aradan aylar geçti ve Ayşe, hamile olduğunu bir çocuklarının olacağını söyledi. Behman çocuğunun olacağını duyduğunda çok mutlu oldu. Bir kaç gün sonra eşini de alarak doktora kontrole gittiler. Muayene eden doktor 6 aylık hamile olduğunu söylediğinde Behman’ın başından aşağı kaynar sular döküldü. Çünkü, 6 ay boyunca eşi Bulgaristan’daydı. Behman bu gerçekle birlikte adeta çılgına döndü. Hayat o günden sonra Ayşe’ye zindan oldu. Ayşe artık gerçekleri anlatmaya karar verdi ve Bulgaristan seyahati sırasında Mustafa’yla beraber olduklarını itiraf etti. Bu sırada hamile olan Ayşe için doğum vakti gelip çatmıştı.13 Mart 1994 tarihinde bir kız çocuğu oldu. Yeni doğan bebek 24 saat bile yaşamadı. Hastanede, bebeğin ölümü kayıtlara kan uyuşmazlığı olarak geçti.
CİNAYETİN KORKUNÇ DETAYLARI
Behman artık planını gerçekleştirmenin vaktinin geldiğini düşündü. Eşi Ayşe’yi ve Mustafa’yı telefonla arayarak eve gelmesini söyledi. Ayşe’de komşularına giderek Mustafa’yı aradı ve eşinin şehir dışına gittiğini birkaç hafta gelmeyeceğini söyledi. Bunun üzerine Mustafa, arabasına atlayıp resmen Azrail’ine doğru yola çıktı.
Mustafa gelmişti, arabadan indi ve Ayşe’nin evinin kapısını çaldı. Kapı açıldı, Mustafa yavaş adımlarla içeri girdi. Behman saklandığı kapının arkasından çıkarak Mustafa'yı yere yatırdı. Ağzını, ellerini ve ayaklarını bağladıktan sonra belinden çıkardığı bıçakla önce kulaklarını sonra burnunu kesti. Daha sonra, yerde sürükleyerek banyoya götürdü ve burada vahşice katletti. Cesedi parçalara ayırarak etlerini ayrı kemiklerini ayrı bir yere koydu. Kemiklerini sobaya atarak yaktı, diğer parçalarını bir dereye attı.
EŞİNİN PARÇALANMIŞ CESEDİNİ NE YAPTI…
Korkunç cinayetin üzerinden 11 ay geçtiği için Ayşe konunun kapanmış olduğunu düşünüyordu. Ama yanılıyordu. Behman kafasında kuruyor artık rüyasında bile eşinin aldattığını görüyordu. İnsan kasabının gazabı dinmemişti, eşi tekrar hamile olduğunu söyledi. Ve olan oldu. Ayşe, 5 Şubat 1995 tarihinde biranda ortadan kaybolmuştu. Aradan günler haftalar geçmiş kızından haber alamıyordu polise gitti anne, polis ekipleri soru sormak ve bilgi almak için Behman’ın iş yerine gitti. Polisleri karşısında gören insan kasabı herbir detayı anlatarak karısı ve sevgilisini öldürdüğünü itiraf etti. Polisle birlikte tatbikata katılan Behram yaptıklarını normal bir şekilde anlatıyordu. Gözü dönmüş soğuk kanlı katil, poşetlere koyduğu ceset parçalarını su kuyusuna atmıştı. Her şeyi tek tek anlatarak itiraf eden Behman, daha sonra çıkarıldığı mahkeme tarafından tutuklanarak cezaevine gönderildi.
'DIŞARIDAN ANLAŞILMALARI ÇOK ZOR'
Seri katillerin ruh hallerini değerlendiren Klinik Psikolog Berk Karaoğlu, bazı insanların yaşadığı deprem, sel, afet gibi travmatik durumlarda üzüntünün yerini öfkenin alabileceğini söyleyerek, "Seri katiller yaptıklarından genellikle pişmanlık duymazlar. Antisosyal kişilik yapısına ve bunun yanında sosyal içe dönüklük, dürtüsel bozukluklar gibi birçok bozukluğa sahip olabilirler. Dışarıdan anlaşılmaları çok zordur, genellikle bu yaptığı eylemleri rasyonalize ederek mantığa uydurabilirler” diye konuştu. Psikolog Karaoğlu, bu tarz insanların toplumdan ayrı tutulması gerektiğini vurgulayarak, "Gözetim altında piskoterapi, geçmişteki travmatik dürtülerin kaynağını ortaya çıkarabilir" dedi.