Uzmanlardan Tatula bitkisi için ’çok zehirli’ uyarısı
Manisa’nın Kula ilçesinde, 2 inşaat işçisinin şifa niyetine yediği ’tatula’ bitkisinden zehirlendi. Uzmanlar tatula bitkisinin zehirli olduğunu şifaları ile ilgili söylentilere inanmamalarını istedi.
Manisa’nın Kula ilçesinde 2 inşaat işçisi şifalı olduğuna inandıkları Tatula bitkisinden zehirlendi. Bu haberlerin ardından uzmanlar vatandaşlara Tatula bitkisini tüketmemeleri uyarısında bulunuyor.
Halk arasındaki “şifalı” söylentilerine inanmayın
Ege Üniversitesi Eczacılık Fakültesi Farmakognozi Anabilim Dalı Öğretim Üyesi Prof. Dr. Hüsniye Kayalar, "Halk arasında, bazı hastalıklara iyi geldiği ve tüketilmesi gerektiği gibi söylentileri duysanız bile kesinlikle tüketmeyin. Çok zehirli bir bitki. Bunları belki hayvanlar bile yemiyor" dedi.
2 İnşaat işçisi tatula bitkisinden zehirlenmişti
Manisa Kula’ya bağlı Ayazören Mahallesi’nde önceki gün yaşanan olayda, İbrahim M. ve Ayhan K. isimli 2 inşaat işçisi, çeşitli rahatsızlıklara iyi geldiği gerekçesiyle tatula bitkisi yedi. Kısa süre sonra zehirlenen işçiler, kaldırıldıkları hastanede tedaviye alındı.
“Hayvanlar da bu bitkiyi tüketmiyor”
Ege Üniversitesi Eczacılık Fakültesi Farmakognozi Anabilim Dalı Öğretim Üyesi Prof. Dr. Hüsniye Kayalar, vatandaşları uyardı. Dikenli, dört bölmeli, meyveleri olan bu bitkinin zehirli olduğunu ifade eden Prof. Dr. Kayalar, birçok yerde yetişen bu tür otları hayvanların bile tüketmediğini ifade etti.
Banotu, beyaz çöpleme, tatula gibi yöresel isimlerle anılıyor
Eskiden zaman zaman bu tür otların tüketildiğini ifade eden Prof. Dr. Kayalar, tatula bitkisinin tohumlarının kavrulduğunu, kavrulurken açığa çıkan buhardan eskiden bronşları genişletmek için yararlanıldığını veya spazm giderici olarak kullanıldığını söyledi. Bu bitkinin içerisindeki etken maddelerin artık tanımlandığını söyleyen Prof. Dr. Kayalar, "Banotu, beyaz çöpleme, tatula gibi yöresel isimlerle anılan bitkiler, içerisinde aktif madde olarak alkaloitler taşır ve bunlardan dolayı da zehirlidir. Herhangi bir şekilde tüketilmemelidir. Bitkinin içerisindeki dozlarına kadar artık her şey biliniyor. O nedenle, ’Midem ağrıdı’ deyip de bu içilmez. Bunlar ilaç olarak kullanılıyor. Bu halk arasında yöresel kullanımını duysanız bile kesinlikle yapılmamalı. Bunlar eskide kalmış geleneksel uygulamalar. Ama artık ilaçlarımız var. Bunlar dozları ayarlanarak yapılan tablet, kapsül veya damla haline getirildi. Hatta antidotuna (panzehir) kadar biliniyor. O nedenle kesinlikle her duyduğunuza inanmayın" dedi.
Bu bitkilerin park ve bahçelerde süs bitkisi olarak yetiştirilecek bitkiler olmadığını da ifade eden Prof. Dr. Kayalar, sözlerini şöyle tamamladı:
"O nedenle kesinlikle bundan uzak durulmalı. Merak edilip ne tohumu ne yaprağı, herhangi bir şekilde çayı tüketilmemeli. Bilinçli veya bilinçsiz şekilde tükettiği zaman zehirlenme vakaları görülecektir. Ağızda, ağız içinde ve dilde kuruluk, zehirlenme belirtileridir. Ayrıca susuzluk hissi başlar. Görmede bulanıklık, göz bebeğinde büyüme sonucu ışığa karşı yoğun hassasiyet ve daha sonra da midede bulantı olur. Kişide duruş ve konuşma bozukluğu ile bilinç kaybına kadar gider. Çok düşük dozlarda bile bunlar görülebilir."