Magusa limanının etkileyici hikayesi
Mağusa Limanı hüzünlü türküsü ve hikayesi ile dilden dile dolaşan destansı bir liman haline gelmiştir. Mağusa Limanı hikayesi, Kıbrıs kuzey ve güney olarak ikiye bölünmeden önce 1943 yılında gerçekleşmiş bir hüzünlü bir olayı konu almaktadır. Megusa limanı hikayesi türkülere konu olmuştur. Ayrıntıları Posta.com.tr okurları için derledik.
Posta.com.tr | Kıbrıs tarihi açıdan önemli olaylara tanıklık eden bir adadır. Birçok limanı olan Kıbrıs ticari ve turistik yönlerden dünyada son derece etkin bir konuma haizdir. Bu değerli limanlarından birisi de Mağusa Limanı'dır. Jeopolitik konumu ile ön plana çıkan Mağusa Limanı, çeşitli hikayelere ve türkülere de konu olan özel bir liman olmuştur. Özellikle yıllardır dilden dile dolaşan hamal Ali'nin yaşadığı olay nedeniyle megusa limanı hikayesi özel bir yere sahiptir.
Meğusa limanı türküsü, İngiliz sömürgesine ait 7 Hint askerinin süngüsüyle yaralandıktan sonra kanlar içinde Megusa limanına bıraktığı bir hamal için yakılan bir ağıttır. 1943 yılında Kıbrıs'ta gerçekleşen hüzünlü hikayenin ayrıntıları ise dilden dile senelerce dolanır ve günümüzde de sıklıkla dinlenen bu türküye konu olur. Megusa limanının etkileyici hikayesini Posta.com.tr okurları için derledik.
MAGUSA LİMANI HİKAYESİ ÖZETİ
Mağusa Limanı yürek burkan hikayesi ile büyük bir merak uyandırır. Mağusa Limanı türküsünü dinleyen pek çok kişi bu dokunaklı türküde değinilen hikayeyi detayları ile öğrenmek ister.
Bu dokunaklı hikaye Mağusa Limanında hamal olarak çalışan Ali'nin hikayesi olarak bilinmektedir. Ali, teninin esmerliğinden ötürü Arap lakabını almıştır. Arap Ali, genç yaşta severek evlenmiş ve 3 çocuk sahibi yürekli bir baba olmuştur. Güçlü ve kuvvetli bir delikanlı olan Ali, her akşam işi bittikten sonra çalıştığı limana yakın olan meyhaneye gider ve günün yorgunluğunu bu meyhanede bir şeyler içerek atarmış.
Arap Ali'nin yiğitlikleri o zamanda konuşur, farklı hikayelere konu olurmuş. Günlerden bir gün ise o korkunç olay yaşanmış.
Yıl 1943, Alman harbi devam ederken, bir yandan İngiliz teyakkuzda. Her yerde silahlı İngiliz askerleri kol gezmekte.
Arap Ali, o gün yine tüm gün çalıştıktan sonra meyhanenin yolunu tutmuş. Meyhanede halka eziyet eden saygısız tavırları ile kahkahalar atan olay çıkartan İngiliz sömürgesine ait 7 Hint askerini görmüştür. Sertliğinin yanında, yüreği insan sevgisi ile dolu olan Arap Ali, her zaman haklının yanında durması, haksızlıklara boyun eğmemesiyle bilinen yiğit bir delikanlıdır ve yaşanan bu olaya sessiz kalamaz.
Ertesi gün ise Arap Ali, iş çıkışı yine meyhaneye gider. Orada onu tüfeklerinde süngü takılı olanyine aynı 7 Hint askerinin beklediğini görür. İçlerinden birisi Ali'ye doğru bir hamle yapar. Arap Ali, gelen ilk askeri güçlü yapısı ile bir yumrukla yere indirir. Bu olayın akabinde üzerine doğru gelen 6 askerin ise süngü darbelerine direnemez. Ali bu askerlerle boğuşurken yumruğu ile yere serdiği ilk asker öfkesiyle ona süngüsünü saplar.
Vücuduna süngü saplanan Arap Ali, hızlı bir şekilde kan kaybetmeye başlar. Yedi Hint askeri, ağır yaralı olan Ali'yi sürükleyerek ibreti alem için Ali'nin hamal olarak çalıştığı ünlü Mağusa Limanına götürerek orada bırakırlar.
Bu acı olayı işiten Ali'nin eşi koşarak Mağusa Limanına varır ve kanlar içerisindeki eşinin yanı başına gider. O esnada Arap Ali'nin ağzından şu son sözler dökülmektedir:
"İskeleden çıktım yan basa basa, Magusa'ya vardım kan kusa kusa, Magusa limanı, limandır liman, beni öldüren de yoktur din iman."
Bu Ali'nin son sözleridir.
Ali'nin acılı eşi ise "Uyan Ali'm uyan uyanmaz oldun, yedi bıçak yarasına dayanmaz oldun." der. Bu sözleri duyup oldukça etkilenen çevre halkı ise bu sözlerden yola çıkarak bu üzücü olayın anısını nesillerden nesillere aktaran ünlü Mağusa Limanı türküsünü yaparlar.
Mağusa Limanı sözleri ile Arap Ali'nin hüzünlü hikayesini yüreklere dokunur şekilde aktarmaktadır.
MAGUSA LİMANI SÖZLERİ
Magusa limanı türküsünün sözleri incelendiğinde limanda ağır koşullarda elinin emeği ve alın teri ile çalışan, ekmeğini adeta taştan çıkaran bir yiğidin hain bir şekilde katledilişi anlatılmaktadır.
Türküde özellikle Arap Ali'nin İngiliz sömürge askerlerinin arkası kesilmeyen süngü darbeleri neticesinde yere yığılan ve vücudu kanlar içerisinde kalan Arap Ali'nin çektiği acı dokunaklı sözlerle ifade edilir. Kan kusarak Magusa limanına vardığına ilişkin sözler hem bu okuyanları hem de bu sözlerin geçtiği yanık Magusa limanı türküsünü dinleyenleri derinden yaralamaktadır.
Magusa Limanı türküsü pek çok değerli sanatçı tarafından geçmişten günümüze en güzel şekilde seslendirilmektedir. Bu türküyü yanık bir şekilde seslendiren sanatçılar da kuşkusuz bir acıklı gerçek yaşam hikayesini yüreklerinin içinde hissederek dinleyicilerine aktarmaktadır.
Magusa limanı Magusa limanı, limandır amman amman
Magusa limanı Magusa limanı, limandır amman amman
Beni öldürdende yoktur din iman
Beni öldürdende yoktur din iman
Uyan Alim uyan, uyanmaz oldun
Yedi bıraç yarasına dayanmaz oldun
Uyan Alim uyan, uyanmaz oldun
Yedi bıraç yarasına dayanmaz oldun
İskeleden çıktım yan basa basa
İskeleden çıktım yan basa basa
Magusaya vardım, kan kusa kusa
Magusaya vardım, kan kusa kusa
Uyan Alim uyan, uyanmaz oldun
Yedi bıraç yarasına dayanmaz oldun
Uyan Alim uyan, uyanmaz oldun
Yedi bıraç yarasına dayanmaz oldun
Söz & Müzik: Anonim
- Yiyen gençlik yıllarına dönüyor! Mutfağına sokmayan pişman oluyor: Kalbi saat gibi tıkır tıkır işletiyor
- Mutfağınızdan uzak tutun! Damarları tıkayıp organları çürütüyor: Kan şekerini tava yaptırıyor
- Ayranın içine ekleyenler gözlerine inanamıyor! Tansiyonu yere çakıyor, vücuda enerji verip buruş buruş damarları anında açıyor
- Doğal tonik tarifi! Cilde nefes aldırıyor: Gözeneklerin içini derinlemesine temizliyor
- Haşlayıp tüketince etkisi artıyor! Kansersavar besinler arasında yer alıyor: Damarları çamaşır suyuyla temizlemiş gibi yapıyor