Babamın adına sığınmadım paraşütle yepeden inmedim

Sözleri Yıldız Tilbe’ye ait olan ‘Canın İsterse’ isimli yeni şarkısını dinleyicisiyle buluşturan Hilal Altın, oldukça iddialı. “Şarkılarım müzik sektörüne yeni bir soluk getirecek” diyor. Hilal Altın, 2016’da aramızdan ayrılan babası, usta sanatçı Hüseyin Altın’ın izinden gidiyor.

PARAŞÜTLE TEPEDEN İNMEDİM TIRNAKLARIMLA KAZIYA KAZIYA GELDİM

‘Canın isterse’ isimli yeni şarkını hayranlarınla buluşturdun. Nasıl tepkiler?

Her şey yolunda, çok sevildi yeni şarkım. Yola rahmetli babam Hüseyin Altın’ın eserlerini cover’layarak çıkmıştım. Zaten herkesin bildiği şarkılardı. Sonrasında da Yıldız Ablamın (Tilbe) büyük desteğiyle yeni eserler yorumlayarak devam ettim. Bu son şarkımın da zaten söz ve müziği Yıldız Tilbe’ye ait.

YILDIZ TİLBE ŞARKILARINDA KENDİMİ BULUYORUM

Yıldız Tilbe ile çok mu yakınsınız, bu büyük destek nereden geliyor?

Abla-kardeş gibiyiz. Her daim desteğini gördüm, görmeye devam ediyorum çok seviyorum kendisini, yaptığı şarkılarda kendimi buluyorum. O da sağ olsun. Şarkılarını veriyor, beni yönlendiriyor. Babamdan dolayı da özel bir sevgisi ve yakınlığı var bana. Kendimi çok şanslı hissediyorum, onun gibi bir insanın kardeşi gibi olmak bence bulunmaz bir nimet. Çok örnek alıp takdir ettiğim bir sanatçı. Dilerim yollarımız hiç ayrılmaz.

‘Canın İsterse’nin özel bir hikayesi var mı?

Yıldız Abla ile yeni şarkının nasıl olacağı konusunda konuşuyorduk. Duygusal bir andı, biz de çok özel ve çok duygusal olan bu şarkıya karar verdik. Hareketli şarkılarımın ardından bu eser daha farklı oldu. Yıldız Abla, zaten o kadar güzel yazmış ki dinler dinlemez etkilendim ve “Kesinlikle bunu okumalıyım” dedim.

Klip de farklı ve güzel olmuş, bu konuda nasıl ilerliyorsun? Tamamen senin seçimlerin mi yoksa o konuda da destek alıyor musun?

Çok güzel bir ekibimiz var. Musicom imzasıyla çıktı yeni şarkım. Müzik yönetmenliğini Ercan Bal yaptı ve her detayıyla kendisi özel ilgilendi. Klibi Karaköy Andrea’da Enes Bilal Taşçı yönetmenliğinde çektik. Acayip mistik bir havası olan tarihi bir yer olunca ortaya çok hoş bir klip çıktı. Şarkıya çok güveniyorum, gösterilen ilgiden de çok memnunum.

BU SEKTÖR İNSANA KENDİNİ YALNIZ HİSSETTİRİYOR

Bu meslekte gelmek istediğin nokta ne?

Kendi ayakları üzerinde duran ve bu işle parasını kazanmaya devam eden, sayılan, sevilen biri olmaktan başka bir hedefim yok. Çünkü işimi çok seviyorum. Çok yorucu bir yolculuk ve bir derya denizin içindesin, üzerine bir de kadınsın. Bazen kendimi çok yalnız hissediyorum. Belki babam hayatta olsaydı, onun deneyimleri ve yönlendirmesiyle çok daha büyüyebilirdim ama acele etmenin de anlamı yok. Tırnaklarınla kazıya kazıya bir yere gelmek, paraşütle, hızla bir yerlere tepeden inmekten çok daha kıymetli. Ben şu an olduğum yere kendi çabamla geldim.

SESİM OLMASA TORPİLİM OLSA ÇOKTAN ÇAKILIRDIM

Müzik sektöründe var olmak çok mu zorlayıcı?

Çok zor. Çünkü her gün yeni birileri dahil oluyor, her gün yeni şarkılar ve sesler geliyor. Rakibin çok fazla ve sen çok iyi işler yapmalısın ki onlardan bir farkın olsun. Yoksa herkesin yaptığını yapmanın çok da anlamı yok. Kimse de zaten sana “Aman sen sanatçı kızısın” diye öncelik vermiyor. Sonuçta ben de babamın ismiyle bir yerlere gelen biri olmadım. Elbette babamın adını sonsuza kadar yaşatacağım. Büyük bir sanatçıydı kendisi. Ama yeteneksiz olup da babasının ismine sığınarak bir şeyler yapmak isteyen biri olmadım, olmam.

Kendine güveniyorsun o zaman?

Allah vergisi bir sesim var, azmim var. Ve gerçekten inanılmaz emek veriyorum. Yedi yıldır bu sektördeyim, torpilim olsa çoktan çakılırdım. Bu işten ekmek yiyorum, çok büyük paralar kazanmasam da hayatımı idame ettiriyorum. Para kazandığım başka bir iş yok. Tiyatro geçmişim olduğu için ileride oyunculuk da yapabilirim.

Tarzın sanki biraz arabesk, yanılıyor muyum?

Ama ben babamın kızıyım, normal. Onun izinden gidiyorum. Hatta mezarına gidip dertleşiyorum bile. Her şarkımda o var zaten, onu çok özlüyorum…

Sanat dünyasında vefa var mı sence?

Babamın dönemindeki çoğu kişi rahmetli oldu. Mesela Müslüm Gürses çok yakın dostuydu hatta bekarken ev arkadaşlığı yapmışlar. Yaşayanlardan Orhan Gencebay çok destek oldu, hatta üç şarkısını hediye etti, çok babacan bir davranıştı.

YILDIZLAR İÇİNDE BÜYÜYEN GÜZEL BİR ÇOCUKTUM

Çocukluğun hep o dönemki sanatçılarla geçmiş. Var mı biriktirdiğin güzel anıların?

Olmaz mı! Müslüm Amca (Gürses) derin izler bıraktı bende. En sık gördüğüm insandı. Babamla yedikleri içtikleri ayrı gitmezdi. Bana da çok düşkündü. Müslüm Amca öldüğünde inanamadım. Çocukluğumda hep saçlarımı okşar ve “Bu kız, ileride ya Esengül ya da Bergen gibi olur Hüseyin bak gör, şimdiden belli, sesi güzel olacak” derdi. Yıldızlar içinde geçen güzel bir çocukluğum var. İçimdeki o yıldız hep parladı.