Belki de Kafka gibi öldükten sonra efsane olurum
Ondan hep melankolik şarkılar dinlemeye alışığız ama o bu kez sevenlerine Barbie stiliyle, neşeli bir şekilde göz kırpıyor. Seçil Gür, yeni single’ı ‘Sen Yakıştı’yı dinleyicisiyle buluşturdu. Yeni şarkısını ve daha fazlasını konuştuk.
Oya Çınar Röportajı
Yeni şarkınız ‘Sen Yakıştı’yla, sonbahar melankolisine kafa tutar gibisiniz. Şarkı da klip de yaz ruhu taşıyor. Nasıl buluştunuz şarkıyla?
Şarkının sözleri ve müziği Sezgi Erciyas’a ait. Sonbaharın gelişinden ziyade negatif tüm düşüncelere kafa tutan bir şarkı benim için. Bugüne kadar hep melankolik şarkılar yaptım. İlk kez pozitif bir şarkıyla insanlara dokunmak istedim. Sonuçtan da çok memnunum.
Klipte Barbie stilini kullanma fikri nasıl gelişti?
Ben şarkıyı dinlediğim anda neşeli bir şey hayal ettim. Günümüz dünyasında da Barbie çok anılmaya başlandı. Klip fikri çok spontane gelişti. Bir gün stüdyoya girdiğimde yönetmenimiz, “Hi Barbie!” diye seslendi bana. Bir anda herkes, “Evet ya!” kafasına geçti.
KLİPTE HAFİF KİLO ALMIŞ, BALIK ETLİ BİR BARBIE’YİM
Barbie, bir oyuncak figüründen daha fazlası. Hem bir güzellik ikonu hem mükemmel güzellik algısı yarattığı için eleştiriliyor. Siz kendinizi Barbie ruhuna yakın buluyor musunuz?
Hiç hissetmiyorum. Barbie’nin dünya genelindeki algısının mükemmellik algısı olduğunun farkındayım. Tam da bu nedenle benim doğrularıma, dünya görüşüme çok ters. Zaten klipte de biz Barbie’yi kendimize göre yorumladık. İzleyenler farkındadır ki orada hafif kilo almış, balık etli bir Barbie var. (Gülüyor)
BİTEN AŞKA ‘YALANDI’ DEMEK KENDİNİ İNKAR ETMEKTİR
Günümüzde artık hemen herkes aşkın bir yanılsama olduğu fikrinde. Katılıyor musunuz?
Her seferinde sanki daha önce hiç yaşamamış ya da bir daha hiç yaşamayacakmışız gibi kapılıyoruz o duyguya evet; ama yaşadığımız her şey andan ibaret ve yaşadığımız her şey o anın gerçeği. Bir şeyin bitmesi onu yalan haline getirmez. Kendini inkar etmek olur o.
Çok iyi bir müzik eğitiminiz varken, adınızın daha öne çıkmasının Serdar Ortaç ile birlikteliğinizden sonraya denk gelmesi size ne hissettiriyor?
Birinin sayesinde gibi düşünülüyorsa bu öyle değil. Öyle olsa, “Serdar Ortaç biriyle beraber” diye haber yapılırdı. Ama “Serdar Ortaç meslektaşı Seçil Gür ile beraber” diye yapıldı. Bu ne demek oluyor? Benim zaten bir müzisyen kimliğim var. O yüzden bunu çok önemsemiyorum.
‘SENİ KENDİMDEN ÇOK SEVİYORUM’ DİYENE SAYGI DUYMAM
Şarkıda, “Kendimden çok sevdim birini galiba” diyorsunuz. Gerçek hayatta hiç böyle hissettiniz mi?
Kendimden daha fazla kimseyi sevmedim hayatta. Doğrusu da bu bence. O şekilde sevilmeyi de istemem. Kaotik gelir ve inandırıcı bulmam. “Seni kendimden çok seviyorum” diyen bir insana saygı da duymam.
SERDAR, O KONUŞMAYI AĞIR İLAÇLARIN VE ALKOLÜN ETKİSİYLE YAPMIŞTIR ASLINDA KADINLARA NAZİKTİR
Serdar Ortaç ile arkadaşlığınız devam ediyor mu?
Aramızda düşmanlık da yok dostluk da ama birbirimize ihtiyacımız olduğunda telefonu açıp bir “Alo” diyecek saygımız hep var.
Serdar Ortaç’ın son dönemde kadınlara yönelik söyledikleri çok eleştirildi. “Kadın erkek eşitliği diye diye bunları tepemize çıkardınız” sözlerini duyduğunuzda hem eski sevgilisi hem bir kadın olarak ne hissettiniz?
Bence empati çok değerli bir şey. Serdar’ı eleştirenler bir gün kendilerinin de bu duruma düşebileceğini düşünmeliler. Serdar hasta ve çok ağır ilaçlar kullanıyor. O ilaçların alkolle etkileşimi insana bazen istemediği sözler sarf ettirebilir. Tabii ağır ilaçlar kullanırken alkol almak doğru değil ama hayat bu ve her şey insanlar için. Biz toplum olarak kötüden çok besleniyoruz. Biri 10 tane iyi şey yapsın, bir tane yaptığı kötü şeyde hemen onu aşağı çekmeye çalışıyoruz.
Yine de ben Serdar Ortaç’ın yakın arkadaşı olsam onu arar, “Bir kendine gel” derdim. Siz dediniz mi?
Serdar’ın çok güzel dostları var. Demediklerini nereden biliyorsunuz?
Seçil Gür ve Serdar Ortaç’ın birlikteliği bir buçuk yıl devam etmişti.
Şu an karşımda siz varsınız. Ben sizin ne dediğinizi merak ediyorum?
Ben o konuda müdahale edemem ama onun çok güzel dostları var. Emin olun ki onlar da arayıp, “Serdarcığım, ne yapıyorsun?” demiştir. Serdar kadınlara hayli nezaketli bir insandır. O tamamen o anlık, ilaçların ve alkolün etkisiyle yapılmış talihsiz bir açıklama diye düşünüyorum.
ARABESK YAPSAM BU KEZ DE ‘POPU TUTTURAMADI’ DİYECEKLER
Sizinle ilgili şöyle bir eleştiri duymuştum, “Sen konservatuar oku, opera eğitimin olsun ama sonra popüler kültüre hizmet eden şarkılar yap.” Bu tarz eleştirilerle sık karşılaşıyor musunuz?
Ben musiki mezunuyum. Kendi okulumdan çıktıktan sonra musiki yapsaydım, beni bu şekilde eleştirenler, eleştiremeyecekti bile çünkü benden bihaber olacaklardı. Maalesef musiki neredeyse hiç dinlenmiyor Türkiye’de. Mesela çoğu kişi de arabesk yapmam gerektiğini söylüyor ama onu yaparsam bu kez de “Popu denedi olmadı, arabeske yöneldi” diyecekler.
Şarkılarınızın uzun yıllar sonraya da kalacak şarkılar olduğunu düşünüyor musunuz?
Bugün müziğimi ne kadar insan dinliyorsa, ileride daha çok insanın dinleyeceğine çok eminim. Hep şu örneği veririm. Franz Kafka, dünyanın en iyi edebiyatçılarından biri ama yaşarken kim bunun farkındaydı? Yani öldükten sonra benim de Kafka gibi bir efsane olmayacağımı kim iddia edebilir? Belki de olurum!
- Japonlar bardak bardak içiyor! Metabolizma hızını yüzde 100'e çıkarıyor, potasyum, demir, kalsiyum ne ararsan onda! Doğanın antioksidan kralı
- Suyunu sıkıp bardak bardak içenin kolesterol seviyeleri anında yere çakılıyor, doğanın C vitamini kralı olarak biliniyor
- Kaşık kaşık yiyoruz ama kan şekerini 300'e fırlatıyor! Damarları tıkayıp mideyi şişiriyor, kabızlığın en büyük sebebi!
- Çay suyuna 1 parça ekleyin! Çayın lezzetini 10 kat artırıyor: Saatlerce taze kalmasını sağlıyor
- Tahinin içine kaşık kaşık ekleyin: Tıkalı damarları yağ çözücü gibi açıyor! Kemikleri beton gibi güçlendirip demir depolarını fullüyor!