Cumartesi PostasıBir zamanların 'Küçük Ceylan'ı artık yorgun: 72 yaşında gibiyim

Bir zamanların 'Küçük Ceylan'ı artık yorgun: 72 yaşında gibiyim

Paylaş
Bir zamanların 'Küçük Ceylan'ı artık yorgun: 72 yaşında gibiyim

Ceylan’la eski günleri andık, bugünü değerlendirdik. Dostluklarını, pişmanlıklarını, kırgınlıklarını, pek çok şeyi konuştuk. İçini döktü, bakın neler anlattı…

RÖPORTAJ: ARMAĞAN ÇAĞLAYAN


■ 33 yıldır piyasadasın. Nasıl hissediyorsun?

Çok yorgun hissediyorum. Hayat beni çok yordu. 42 yaşındayım ama 72 yaşında gibi hissediyorum. İnsanların riyakarlığını görünce uzaklaşmaya başladım. Hayatımda parmakla sayılacak kadar az dostum var. Piyasanın dışında olmak en güzeli. Piyasaya 9 yaşında girdim, şimdi olsaydı intihar ederdim. Emrah ve benim dönemimde masumiyet vardı. Zoru başardık.


Bir zamanların Küçük Ceylanı artık yorgun: 72 yaşında gibiyim

BODRUM’A YERLEŞİYORUM

■ İstanbul da insanı yoruyor...

Artık Bodrum’a yerleşiyorum. Evim var. İşlerimi oradan yürütmek istiyorum. Bizim camiada sanatçı olarak yer almak zaten çok zor. İnanılmaz oyunlar dönüyor. Herkes kendine isim takmış. Zeki Müren için Sanat Güneşi, Bülent Ersoy için Diva diyorlar. Albümlerimde hiçbir zaman Küçük Ceylan yazmadı. O ismi bana halk verdi. Şimdi herkes kendine unvan veriyor. Bırakın da halk koysun.

■ Pişmanlıkların var mı?

En büyük pişmanlığım burnumu yaptırmam oldu. Sesimle para kazanıyorum. Burnumu çok küçülttükleri için nefes alma zorluğu yaşıyorum. Çok cahildim o zaman...

■ Nereden sardırdın estetiğe?

Kız arkadaşlarımın gazıyla… 18 yaşındaydım.

Bir zamanların Küçük Ceylanı artık yorgun: 72 yaşında gibiyim


‘PRESTİJ’İ HIRSI BİTİRDİ

■ Çok eğlenceli bir Prestij Müzik döneminiz oldu…

Aile hayatımızla sanat hayatımız birbirine girmişti. Çok eğleniyorduk. Mahsun Kırmızıgül ve rahmetli Hilmi Ağabey patronumuzdu. Daltonlar gibiydik. Orada da masumluk vardı ama büyüme hırsı olunca Prestij bitti. Öyle bir şirket daha gelmedi. Oradan Alişan ve Seda Abla’yla görüşüyorum. Mahsun’u da arada görüyorum. Belki müziğe döner.

■ Affetmeyeceğin kimse var mı?

Kırılıp, görüşmediğim insanlar var ama asla affetmeyeceğim kiylemem. Allah kulunu affeder, biz neden affetmeyelim.

60 KEZ TAŞINDIM

■ Çok evlenmişsin, kolay aşık oluyormuşsun gibi bir imajın var…

Bir imam nikahıyla birlikte dört evlilik yaptım. Erkek arkadaşlarımı saklamadığım için çok evlenmiş gibi göründüm.

■ Bir evde en uzun kaç sene oturdun?

İki sene. Bende yer değiştirme hastalığı var. Artık eskisi gibi değilim, taşınmaktan yoruldum. Bugüne kadar 50-60 farklı evde oturmuşumdur.

■ Her şeyden mi sıkılırsın?

Çok sıkıntılıyım. Fazla zeki olduğum için her şeyi ‘yemiyorum’. Hikâye dinlemek istemiyorum.

'TATLISES ‘BAŞKANIMIZDI’

■ Arabesk bir dönem yok oldu...

O dönem halk müziği yaptım. Halk müziği şimdi biraz geride kaldı. Bunu İbrahim Tatlıses’in gitmesine bağlıyorum. O bizim ‘başkanımızdı’. İbo Show vardı. Şimdi kim öyle program yapacak.0

■ Beyaz Show var…

Ona çok kırgınım. Programına hiç çağırmadı. Boncuklarım dökülmedi. Ben yine Ceylan’ım. 17 filmim var.

■ Eski filmlerinle yeni jenerasyon dalga geçiyor. Üzülüyor musun?

Ben bile gülüyorum. Kendimle barışığım.

'BENİ DİNİMLE VURMAYA ÇALIŞIYORLAR'

■ Neden dört kez Umre’ye gittin?

Orada ruhumu ve bedenimi temizliyorum. Her gidişimde ailemden birini de götürüyorum. Paris’e gitsem kimse sormaz!

■ Hep dindar mıydın?

İçimde hep vardı. 6 yaşındayken annem ve babamla gezmeye giderken bile arabanın arkasında namaz kılardım. Ortaokulda din dersi öğretmenime inanılmaz sevgim vardı. İçki içmem. Arada içerdim ama tamamen bıraktım.

■ Umre’den fotoğraf paylaşmıyorsun...

Çok küfür ediyorlar. “Bırakın bu ayakları. Oynuyorsunuz” diyorlar. Paylaşmayınca da “Hayat size güzel” diyorlar. İnsanlar bilmeden çok kul hakkı yiyor. Beni dinimle vurmaya çalışıyorlar. Hakkımda kim ne düşünüyorsa kalbine göre versin.

Haberin Devamı