Her şey hayvanlar için

RÖPORTAJ

SİNEM YILDIRIM

sinem.yıldırım@posta.com.tr

Bu arada Yoncimik, Türkiye’nin ilk fantastik çocuk filmi ‘Kral Yolu’nda oynuyor. Yeni albümü yolda. Başbakan Recep Tayyip Erdoğan’la gerçekleştirdiği hayvan hakları projesi de cabası... Bu kadar yenilik varken Yonca Evcimik ile sohbet etmemiz kaçınılmaz oldu.

'Yallah sevgilim' şarkısına ve klibine yoğun ilgi oldu, değil mi?

Evet. İki günde ‘en çok dinlenenler’de 50 binin üstüne çıktı. ‘Yeni çıkanlar’da da 1 numaraya oturdu. 1.5 yıl önce 90’larda ünlenen beş şarkımdan oluşan bir koleksiyon yapmıştık. Bütün şarkıları cebimde olan yeni albümü de bu aralar çıkaracaktık. Ama tam yeni albüme yüklenmiştim ki Başbakanımız beni hayvan hakları meselesi için çağırdı. Herşeyi rafa kaldırdım tabii.

- Ne tetikledi seni hayvanlar konusunda? Oldum olası hayvanlar ve hayvan hakları konusunda çok hassasım. Tecavüze uğramış, işkence görmüş hayvanların resimlerini görünce Başbakan’ı aradım. Sonra onu ziyaret ettik ve süreç başlamış oldu. Defalarca Ankara’ya gidip geldim, toplantılar yapıldı, projeler hazırlandı... ‘Türlerarası Dayanışma’ adlı proje kapsamında yeni yasa tasarısı için çalışmalar başladı. Şu anda zaten televizyonlarda görüyorsunuzdur: Tüm sanatçılar kucaklarında hayvanlarla ekrana çıkıyor ‘Varolmak haktır’ sloganını vurguluyor. Sırası gelmişken aldığım bir tepkiye değineceğim: “Nasıl olur da Yonca Evcimik kafasına doldurulmuş bir kuş koyar?” dediler. Bu konuda böylesine uğraşan, işin peşine bu kadar ciddiyetle düşen birinin böyle bir şey yapabileceğini düşünenlerin zekasından ve şuurundan şüpheleniyorum. Onları esefle kınıyorum. Ama kabul etmeliyim; bu yorumlar konuya dikkatlerin çekilmesini sağladı. Bu da Allah’ın bana yardımıdır.

- Peki, klibe dönelim. Danslarınız Mevlevi dönüşlerini andırdı bana.

Sence ben işin içinde olursam bu olmaz mı? Bu arada size bir haber: Yakında hazır olacak bir şov hazırlıyorum. Klipte dansçıların o şekilde dönmesi o şov ile bağlantılı. Bunların hepsi çok önceden düşünülmüş şeyler.

- Nasıl bağlantı kuracaksın şov ve klipdeki danslar arasında? Anlatılacak bir şey değil, göreceksiniz. Mesajlarımız olacak: İÇİNE DÖN DERİN BAK, KURTAR RUHUNU KENDİNDEN, BİR HİÇ OL... Herşey din, ırk, dil gözetmeksizin birliği barındırıyor.

'AŞKINDAN MEMNUN OLMAYAN YENİ ŞARKIMI ÇOK BEĞENECEK'

- ‘Yallah Sevgilim’ kimlerin dilinden düşmeyecek? Sevgilisinden memnun olmayan herkesin... “Keşke yaz başında çıksaydı” dediler, çünkü şarkı sevgiliyi tatile gönderiyor. Ama bu yaz tatili değil, tamamen gönderiyor sevgiliyi... Uğurluyor...

- Acılı bir uğurlama mı? Hayır, çünkü olmayacağına artık kanaat getirmiş. Belli ki ortada bir uyumsuzluk var, belli ki aynı yerden bakılmıyor dünyaya... Hırpalamadan, mutlu bir uğurlama... Sen de söyleyecek misin bu şarkıyı sevgiline?

- Yok, ben uğurlayamıyorum onu şu an. Böyle iyiyiz biz. Yasa tasarısı hakkında neler söyleyebilirsin? Yakında çıkacak ama istediğimiz gibi olmayacağını düşünüyoruz.

'VAROLMAMIN SEBEBİ HAYVAN HAKLARIYMIŞ'

-Sence yasa nasıl olmalı? Hayvanlara karşı işlenen suçlar, Kabahatler Kanunu’ndan çıkıp Ceza Kanunu’na girmeli. Cezası 2 yerine, 3 yıl olacak. Pet shoplarda hayvan satışlarının yasaklanması, sınırdan geçirilmesi, merdiven altı yerine ehil ellerde üretilip kısırlaştırılması, alınan her hayvanın kişi üzerine zimmetlenmesi, kaybolması halinde sorumlusunun bulunması, toplumda yer edinemeyecek hayvanların doğal yaşamdaki merkezlere bırakılması... Bunları da sağlamak lazım. Şu anda hepsi toplatılacak gibi bir düşünce var, halbuki öyle değil. İnanıyorum ki bir doğru yol bulunacaktır.

-Hayvan hakları, klipte sufizmden izler... Felsefi anlamda neye yakınsın? Her şeye yakınım ve her şeyi öğrenmeye çalışıyorum. Uzun süredir görevimin ne olduğunu, neden yaşadığımı sorguluyordum. Dans et, şarkı söyle, dizi yap, insanları eğlendir, mutlu et, para kazan, daha çok ünlü ol... “Bu mudur benim görevim?” diyordum hep. Şimdi anlıyorum ki bunun sebebi hayvan haklarıymış. Milyonlara adımı duyurmam, insanlara sözümü dinletebilmem, kendimi ifade etme şansına sahip olmam, hep bu mesele içinmiş. Ben hazırlanmışım meğer bunca yıldır.

-Mutlu musun Yonca? Aşk var mı? Çok mutluyum ama “yallah sevgili” diyorum... Ne aşkı...

-Yeni mi bitti yani? Belki de öyledir... Özel hayatımı geride tutar, işimle ön planda olurum ben. Özel hayatımı korumaya çalışıyorum. Bugüne kadar özel ilişkilerim olmadı mı? Oldu. Senelerdir evde oturmuyorum, rahibe değilim... Şimdi var mı bilemem.

'ESTETİK YERİNE VİTAMİN İĞNESİ'

-Estetik operasyon geçirdin mi? Bir kaç vitamin iğnesi, kanın ayrıştırılarak cilde geri verilmesi gibi ufak tefek, operasyonsuz dokuşlar oldu yüzüme. Estetiğe karşı değilim, zamanı gelince yaptırırım. Kendime bakınca nasıl mutlu hissedeceksem öyle olmak istiyorum.

-Formunu nasıl koruyorsun? C vitamini alıyorum. Yemeyi severim, sigara kullanmam. Arada bir spor ve diyet yaparım. Robot gibi yaşayamam sonuçta. Günden keyif alarak yaşamak lazım, sürekli spor ve diyet olmaz. Yıllarca dans ettim, şimdi etmesem de alt yapım var, 2 gün sporla hemen toparlıyorum. Ailece yaşımızı göstermeyiz, genetik şifremiz böyle. Anı yaşama telaşım, etrafımda hep gençlerin olması, hayranlarım, dansçılarım, aşkım, hayallerimin peşinde olmak beni genç tutuyor.

'FANTASTİK ÇOCUK FİLMİNDEYİM'

-Başka projeler var mı işinle ilgili? Türkiye’nin ilk çocuk filminde oynuyorum. Adı ‘Kral Yolu-Olba Krallığı’. Başrolde çocuklar var. Fantastik hikayenin filmini Selvi Nişanyan yönetti. Ben, gerçek dünyayla fantastik dünya arasında çocuklara yol gösteren Yoncimik’im. Pır pır havalarda uçuyorum, omuzlarına konuyorum... Peter Pan’daki Tinkerbell gibi biriyim. Filmde korsanlar filan var... Bildiğin yabancı fantastik filmler gibi... Eylül’ün sonunda gösterime girecek.

-Ya dizi projesi?.. Çok teklif aldım. Ama ‘Çılgın Bediş’ kadar akıllarda kalacak bir dizi olacaksa isterim.

(22.09.2012 tarihli Cumartesi Postası'ndan alınmıştır.)