Lafa gelince mangalda kül bırakmayanlar için mangalın en sağlıklı hali

MANGAL NASIL YAKILIR?

• Mangal keyfiniz için mümkünse rüzgarsız bir gün seçin çünkü mangalın çaresiz kaldığı tek dış etken rüzgardır. Eğer “Mangaldan dönenin maşası kırılsın” dediyseniz de mangalı, rüzgarın kömür tozlarını ete yapıştırmayacak konumda tutmak gerekir.
• Mangal mümkün olduğunca sofradan uzakta olmalı.
• Olmazsa olmaz temizlik! Mangalda eskiden kalan küller olmamalı. Aksi takdirde o mangal saatlerce yanmaz.
• Sadede gelelim. Kağıt ve gazete parçalarını buruşturarak mangala dizin ve aralarına dal parçaları sıkıştırın. Kağıtların üzerine çıra ve kuru dal parçalarını dik olarak yerleştirin.
• Boş kalan yerlere kaliteli mangal kömürünü yayın ama çıraların altı boş kalsın. Rengi parlak, ağır ve yandığında uzun süre köz kalan kömür, kaliteli bir mangal kömürüdür. Ayrıca kömürün kuru ve iri parçalı olması gerekir. Kömür tozu ve kırıntı kömürler mangalda kullanılmamalı.
• Çıra ve dal parçalarını tutuşturun.
• Kömürün eşit şekilde yanmasını kolaylaştırmak için ateşi yelleyin. Kömürler kıpkırmızı köz haline geldiğinde iri kömürleri hafifçe vurarak kırın ve ateşi eşit şekilde yayın.
• Mangal telini yerleştirin ve teli, ikiye bölünmüş soğan ile kuvvetlice silin. Ardından pişirme işlemine geçebilirsiniz.

Gelelim ciddi meselelere... Mangalın sağlığa verebileceği zararlar nelerdir?

Uzun süre ateşe maruz kalan gıdalarda kanserojen maddeler açığa çıkabiliyor. Mangal sırasında, polisiklik aromatik hidrokarbon gibi kanser yapıcı maddeler yüksek düzeye çıkıyor.

Mangalda neler pişirebilirsiniz?

Mantar, patlıcan, biber, patates, domates, balık, mısır gibi sebzelerin yanında börek ve hellim peyniri de pişirebilirsiniz. Mangal keyfinden sonra bakır cezvede közde Türk kahvesi de hazırlayabilirsiniz. Közde mısır ve patates için kömürünüzün küle dönüşmesini, yani mangalın sona ermesini beklemelisiniz.

EN SIK YAPILAN HATALAR

Eti yağlı seçmek ve ateşe çok yakın yerleştirmek en büyük iki mangal hatası. Türk halkı, mangal yapmaya çok düşkün olduğundan seçilecek en iyi korunma yöntemi tabii ki tamamen vazgeçmek değil ancak mangal sıklığını azaltmak.

İSTANBUL’DA EN GÜZEL MANGAL ADRESLERİ

KAYMAKDONDURAN MESİRE ALANI/BEYKOZ

Suyunun soğukluğuyla ünlü Beykoz’a, Beykoz-Akbaba Köyü istikametinden üç kilometre sonra ulaşılabiliyor. 650 dönümlük mesire yerindeki 200 yaşındaki anıt ağaçlar hayranlık verici. Sonbaharda bol bol kestane toplayabileceğiniz bu alanda sincaplarla karşılaşmak mümkün.

ELMASBURNU TABİAT PARKI/RİVA

Buraya TEM bağlantılı Kavacık mevkiinden Riva’ya kadar uzanan otoyol ile 20 dakikada ulaşabilirsiniz. Karadeniz’in kenarındaki uzun kumsalı, çam ormanı ve sessizliğiyle birçok tatil merkezinin bile ötesinde bir yer olan Elmasburnu’nda denize de girebilirsiniz.

POLONEZKÖY TABİAT PARKI

1842’de bir grup Polonyalının kurduğu doğa parçası Polonezköy, binbir çeşit ağaç ve bitki türüyle gelenleri kendine hayran bırakıyor. Polonyalıların ağırlıkta olduğu köyde, farklı bir kültür ve hayat tarzının yansımaları da görülebiliyor. Bölgedeki kamping alanları, özellikle hafta sonları için ideal.

ÇİLİNGOZ MESİRE YERİ /ÇATALCA

Karadeniz kıyısında uzun, geniş, beyaz bir kumsal... Dalgaların şekillendirdiği kayalıkların arasından denize karışan bir dere ve bu güzel tabloyu tamamlayan yeşil bir örtü... Burası balık tutmaya meraklı olanlar için de ideal. Güneşin batışını çadır ve bungalovların önünden izlemek şahane oluyor.

İNCEĞİZ MESİRE YERİ/CATALCA

Mesire yeri içindeki yukarıdan süzülerek gelen su kaynağı keyfinize keyif katıyor. İstanbul’da tarihin ve tabiatın cömert davrandığı şirin bir vadi arıyorsanız, İnceğiz tam size göre. Bu bölgede, Cenevizlilerin 9. yüzyılda yüksek kayalara oyduğu üç büyük mağaraya rastlayabilirsiniz.

MARMARACIK MİLLİ PARKI/ SARIYER-RUMELİFENERİ

Karadeniz kıyısında, küçük bir koyda, sırtını çam ağaçlarına dayamış bir bölge olan Marmaracık, balık tutmak, yüzmek, doğa yürüyüşleri ve kamp yapmak için müthiş bir yer. Üstelik burada ahşap evler, kır kahvesi, lokanta, mini golf sahası ve yelken tesisleri de yer alıyor.

İMRAHOR MESİRE ALANI / ARNAVUTKÖY

Bitki ve canlı türleriyle neredeyse doğal bir park! Göl kıyısındaki oturma ve yürüyüş alanları, kaliteli bir hafta sonu geçirmeniz için tasarlanmış fakat İmrahor Göleti’ne girilmesine ve balık tutulmasına izin verilmiyor.

TAYAKADIN PİKNİK ALANI/ ARNAVUTKÖY

Serin ve sakin bir yerde piknik yapmak istiyorsanız burası size göre. Mangal ve yiyeceklerinizi yanınızda getirmelisiniz. Piknik alanının bulunduğu köy aynı zamanda bir manda yetiştiriciliği merkezi. Havası da harika. İlçe merkezine yedi kilometre uzaklıkta.

POLONEZ PARK/POLONEZKÖY

Havası da doğası da muntazam! Doğanın içinde kamelyalar, piknik masaları, çocuk parkı ve hamaklar var. Yiyecek ve içeceklerinizi kendiniz getirirseniz hafta içi, dört kişi için kişi başı 12 TL hafta sonu ise 20 TL ödemelisiniz. Ücretlere masa, gölgelik ve mangal dahil.

ŞAMLAR TABİAT PARKI /ARNAVUTKÖY

Fıstık çamlarının arasında, geniş düzlüklere yayılmış ahşap piknik masaları ve kuş sesleri... Park içerisinde tuvalet, lavabo, oyun parkı ve seyir kulesi de mevcut. Bireysel girişler ücretsiz, otomobilinizle giriş yapacaksanız 10 TL ödemeniz gerekiyor.

AYDOS MESİRE YERİ/KARTAL

537 metreyle İstanbul’un en yüksek tepesi olarak bilinen Aydos Tepesi, Prens Adaları’nı bile göreceğiniz manzarası ve ördeklerin yüzdüğü göletiyle piknikçilerin uğrak yeri. Koşu parkurlarında spor ve piknik yaparak haftanın yorgunluğunu atabilirsiniz. Otomobille giriş fiyatı 15 TL.

DEĞİRMENBURNU TABİAT PARKI/HEYBELİADA

Burası keşfedilmeyi bekleyen bir hazine! Bisiklet, hamak hatta mangalı bile kiralayabiliyorsunuz. Bir torba kömür, ızgara ve çıra 15 TL. Heybeliada İskelesi’nden indikten sonra yaklaşık 400 metre yürüyüş mesafesindeki park, keyifli bir piknik vaat ediyor.

SAFARİ LIFE İSTANBUL/ŞİLE

Burası tek değil çok şey yapabileceğiniz bir yer. İsterseniz çadırınızı alıp kampa da gidebilirsiniz. Eşsiz doğası ve serin havasının yanı sıra doğa sporları, yamaç paraşütü imkanı da var. Aynı zamanda şahane bir serpme kahvaltı seçeneği de var.

SAKLIGÖL/ŞİLE

Saklıgöl, İstanbul’a yakın bir doğa harikası. Karamandere Köyü içinde bulunan yer, adı gibi birçok güzelliği içinde saklıyor. Yeşilin tonları içindeki muhteşem gölü mutlaka görmelisiniz. Tesisleri muazzam. Masa ücretini ödeyerek restorana ait masaları da kullanabilirsiniz.