Ünlü boşanma davalarının avukatı Aslı Çelik Hatemi: Son 2 yıldır boşanma sebepleri çığırından çıktı

En zor boşanma davalarının aranan avukatısınız. Herkes size koşuyor. Niye?

Ben her davayı onur meselesi olarak görürüm. İnanmadığım hiçbir davayı almam. İnandığım dava uğruna da her şeyi yaparım.

Neden boşanmalar bu kadar arttı?

İnsanların çoğu raydan çıktı. Evliliklerin bitiş sebepleri de çok değişti. Eskiden çok masum boşanma sebepleri vardı. İnsanlar geçinemiyordu, fikir ayrılığına düşüyordu. Daha medenice bitiyordu. Şimdi boşanma sebepleri ve aldatmanın şekilleri değişti. Çok daha korkunç hayal gücünü ve ahlaki sınırları zorlar nitelikte bir hal aldı maalesef.

Neler mesela?

Neler yok ki! Kadın-erkek hiç fark etmez. Hiç ummadığınız insanlar, “O bunu asla yapmaz” dediğiniz kişilerin her şeyi yapacak kadar kötü ve acımasız olduklarını görebiliyorsunuz. Üstelik sanıldığı gibi artık sadece erkekler aldatmıyor, kadınların da aldatma rakamı hayli yüksek. Hatta kadınlar aldatma konusunda çok daha cesur ve organize. Kadınlar aldattığında bu çok daha zor ve geç ortaya çıkıyor. Çünkü çok zeki ve akıllı varlıklar.

BEN DE BOŞANMIŞ BİR KADINIM BU SÜREÇLERDEN GEÇTİM

Ünlü kadın müvekkillerinizin bazıları ‘para avcısı’ gibi algılanıyor. Çok haksız görünebiliyorlar...

Ben öyle davaları almıyorum. Tabii ki böyle tipler var, ama onların evlilik ya da boşanma amaçları da bu zaten. Bu tip davalar vakit ve repütasyon kaybından başka bir anlam ifade etmez benim için. Yanıma da yanaşamazlar.

Gelmiyor mu size öyle ilginç talepler?

Tabii ki geliyor. Şöyle bir kavram gelişti. Proje evlilikleri ve proje çocukları var. Evliliği bir kazanç kapısı gören statü kazanmak için evlenen çok kişi var. Bunu kadın da yapıyor erkek de. Ama daha çok kadınlar... Böyle başlayan evliliğin ömrü de kısa oluyor. Bir ayda boşanmaya karar veren bile var.

Sizin psikolojiniz bu durumlardan nasıl etkileniyor?

Ben de bir anneyim. Kendi ayakları üzerinde durmaya çalışan, kariyer sahibi bir kadınım. İki tane çocuğum var. Ben de boşanmış bir kadınım, bu süreçlerden geçtim. Böyle olunca insanlara ve ilişkilere inancımız kalmıyor. Benim de psikolojim zaman zaman negatif etkileniyor.

Sizin boşanmanız da basına yansıdı. Nasıl bir dönemdi?

Bazen başımıza bir şeyler geliyor. O an dünyanın sonu geldi sanıyoruz. Aslında Allah bir şey için onları bizim başımıza getiriyor. “Her şerde bir hayır vardır” lafı çok doğru. Ülkemiz çok zor bir dönemden geçiyor. İnsanlar çok mutsuz, ama bunun da sonu iyi olacak, inanıyorum. Umutsuz değilim.

Ünlüler arasında aldığınız en zor dava hangisiydi?

İsim verme taraftarı değilim.

Nedir bu davaların kazancı?

Boşanma davalarında ya da mal paylaşımı gibi davalarda söylenildiği gibi korkunç paralar dönmüyor. Onların hepsi şehir efsanesi.

Kaybettiğiniz bir davanız oldu mu?

Olmadı şimdiye kadar.

Maddi gücü olmayan kadınlar size geldiğinde yardımcı oluyor musunuz?

Tabii, çok fazla var. Bana Instagram’dan ulaşan ve yardımcı olduğum çok kadın var. Bunu yapmak zorundayız, bu bizim işimizin sosyal tarafı. Çok mağdur olup da yardım ettiğimiz kadın ve erkekler var.

Boşanmaktan korkan kadınlara ne söylersiniz?

Boşanan kadın toplumda hâlâ önyargıyla karşılanıyor. İstanbul’da bunu çok sık görmeyebiliriz ama Anadolu’da çok var. Bu sadece toplum baskısı değil. Ekonomik faktörler de önemli. Kadın evli, dört çocuğu var, hiç çalışmamış. Ne yapacak? Burada devlet devreye girmeli. Çok zor bir şey sıfırdan başlamak. Ama başlayıp da mutlu olan kadınlar da var.

Son bir yılın özetini yapsak, bir avukat gözüyle ünlüler dünyasının boşanmalarını analiz edebilir misiniz?

Ünlüler dünyasındaki boşanmalar bu aralar biraz daha masum kaldı. Ben zaman zaman üzülüyorum, çünkü her şeyi göz önünde yaşamak zorunda kalıyorlar. Bu onlar için çok zor bir süreç. Ünlüler dünyası ünsüzler dünyası diye bir şey yok. Bu bir Türkiye fotoğrafı. Boşanmalar korkunç durumda.

Peki, evlilikler azaldı mı?

Yoo, ilginç bir şekilde evleniyor insanlar ama çok kısa süre sonra boşanıyorlar. Bu anlamda toplumsal bir geri gidiş var.

En yakın arkadaşınız Demet Şener’in davasını da aldınız…

Demet’in davasını Kezban Hatemi’yle birlikte aldık. Kezban Hatemi benim eski kayınvalidemdir. Bana çok şey katmıştır. Avukattır, bir deryadır. Demet benim davadan önce tanıdığım sevdiğim bir arkadaşımdı, fakat biz bu davayla birlikte Demet’le çok farklı bir boyuta ulaştık. Hayatımda gördüğüm en iyi kalpli insanlardan biri diyebilirim.

Zor bir davası vardı…

Evet, sebebi aldatma. Demet’e psikolojik açıdan yükü çok ağır oldu. Ben de her zaman onun yanında oldum.

Mustafa Ceceli davasına vakıfsınız. O davaya bakınca ne hissettiniz?

Kişi ve dava olarak konuşmaktansa şunu söyleyebilirim. Özellikle son iki yıldır boşanma sebepleri çığrından çıktı, çok uç konulara taşındı. Normal bir aldatma değil. Karısının, kocasının arkadaşıyla birlikte olanlar, değişen yönelimlerini evliyken yaşamaya çalışanlar... Oysa çocuk menfaati her şeyden önemli. Bir çocuğunuz varsa ahlakınıza, oturmanıza kalkmanıza, beraber olduğunuz insanlara, aşk hayatınıza çok dikkat etmeniz lazım. Türk toplumu düzgün, ciddi ahlaki değerleri olan, dinine bağlı, muhafazakâr bir toplum.

Murat Başoğlu ve Hande Bermek’i de tek celsede boşadınız…

Evet, anlaşmalı boşandılar.

Sıla ve Ahmet Kural olayıyla ilgili ne dersiniz?

Sıla’yı tebrik ediyorum cesaretinden dolayı. Bunu herkes yapamaz.

Şiddet gören ünlülerden size gelenler var mı?

Çok var. Nedense insanlar aldatılmaktan utanmıyor ama şiddete, tacize uğradığını söylemekten utanıyor. Bu acayip bir ikilem. Aldatıldığını bağırıyor herkes ama “Kocamdan, sevgilimden şiddet gördüm” diyemiyor. Bunun sonu cinayetlere kadar varıyor. Şiddetin hiçbir bahanesi olamaz.

POSTA/ALEV GÜRSOY CİMİN