Yasemin Evcim: 90'larda ülke daha moderndi, yaptığım işe herkes saygı duyuyordu
Bir döneme damgasını vuran, 90’larda gece yarısı televizyonda jimnastik yapan Yasemin Evcim, aşık oldu ve aşkı kariyerine tercih etti. Yurt dışına gitti, anne oldu. İki kız evlat yetiştirdi. Kısa süreliğine Türkiye’ye geldiğinde yakaladım onu. Artık uluslararası gayrimenkul danışmanlığı yapıyor. Kırmadı beni. Geçmişini ve bugünkü hayatını konuşmak için buluştuk. Haydi sizler de ortak olun bu keyifli söyleşiye. Alev Gürsoy Cimin / alev.gursoy@posta.com.tr
BİR ZAMANLAR HEPİMİZE GECE JİMNASTİĞİ YAPTIRIRDI ONU HATIRLADINIZ MI? YASEMİN EVCİM
Yıllar sonra sizi görmek ne güzel, nasılsınız?
İyiyim, her şey yolunda. 18 yıldır Fransa’da, Paris’e yakın bir yerde yaşıyorum. Son birkaç aydır da Türkiye’deyim.
Bir zamanların en popüler isimlerinden biriydiniz. “Jimnastik” deyince insanların aklına ilk gelen isimdiniz.
Güzel zamanlardı ama ülke açısından çalkantılı yıllardı. Uzun yıllar yurt dışında yaşadığımı düşünürsek benim dönemimi hatırlıyorum da gerçekten zormuş. Çocukluğum 80’li yıllara denk geldi ve o zamanlarda sporcu olmak, hayata tutunmak zordu. Ama dönüp baktığımda o zorlukların bana güç kattığını düşünüyorum.
KAPILARA TIRMANAN BİR ÇOCUKTUM
Jimnastikle buluşmanız nasıl olmuştu o dönem?
Sporcu kökenliyim ben. Jimnastik milli takımındaydım. Şimdiki sporcular çok şanslı çünkü çok destekleniyorlar. Bizlerin dönemi daha zordu. Ben işimi çok seviyordum. Zaten sporla ilişkim hep iyi olmuştur, evde kapılara dahi tırmanan bir çocuktum, TRT’de o dönem bu konuda izlenecek çok faydalı programlar vardı. Annem Arnavut kökenli babam Tatar. Vücudumda spora karşı bir kabiliyet vardı. Bunu ilk fark eden de beden eğitimi hocam oldu. Sonra da kendi kategorimde Türkiye şampiyonu oldum.
Nasıl bir aileniz vardı?
Ankara’da yaşıyorduk. Mütevazı bir aileydik. Babam asker, Kıbrıs gazisi. Ankara’dayken başladım spora. Tam da o hararetli sağ-sol çatışmalarının olduğu kardeşin kardeşe düşman olduğu kaoslu dönemlerdi. Biz bütün o engebeli yollardan geçtik ve tutunmaya çalıştık. Daha 10-12 yaşlardaydım, ne olup bittiğini anlamıyor ve üzülüyordum.
Buna rağmen başarıyı yakalamışsınız ama…
Evet, çok çalıştım ve ardından zaten TRT’de başladım. 16-17 yaşlarındaydım. Coşkun Evcim vardı genç yaşta kaybettik kendisi benim amcamın oğlu, onun teşvikiyle ‘Flash Dance’ grubuna katılmıştım ve ardından iş büyüdü.
ÖZLEM DUYGUSUNU KENDİME DERT ETMEM
Özlüyor musunuz o günleri?
Ben pratik düşünen bir insan olduğum için özlem duygusunu kendime dert etmem, ben yaşananları keyifle hatırlar mutluluk duyarım ama geçmişe değil şu an yaşadığım hayata ve önüme bakarım. Ben arkamda değil, geçmişteki şeylerim bana ne kattığına bakarım.
AÇIK GİYİNEN BİRİ DEĞİLDİM AMA JİMNASTİK MAYOSUYLA DA DANS EDEMEZDİM
O dönem sosyal medya yoktu, nasıl etkileşim alıyordunuz?
TRT’nin bayram programlarına çıkardık mesela. Çok izlenirdi. O zamanlar giyim kuşama dikkat ederdik TRT’de. Zaten çok açık giyinen biri değildim ben ama jimnastikçi mayosuyla da dans edemezdim, daha dikkat ederim kostüme. Zaten ben de açık giyinmeye çok meraklı değildim ama kalabalık fuarlara gittiğimizde giydiğimiz mayolar da kostümlere döndü.
90’LARDA İLGİ ÇEKMEMEK İÇİN SAÇLARIMI ERKEK GİBİ KESTİRMİŞTİM
Hissettiğiniz bir mahalle baskısı mıydı?
Yoo... Her insanın sana nasıl baktığını ve iç dünyasını bilemezsin. İnsanların sana nasıl zarar vereceğini de bilemezsin o sebeple yaşadığın ülkeye ve kente uygun, ölçülü giyinmek iyidir. Dikkat çekici giyinmek de bazen göze batabiliyor. 90’larda ilgi çekmemek için saçlarımı kısacık erkek gibi kestirmiştim.
CEM UZAN ÜLKENİN GÖRMEDİĞİ RADİKAL ŞEYLER YAPMAYA KARARLIYDI
‘Yasemin’le Gece Jimnastiği’ serüveni nasıl başladı?
Sevgili Cem Uzan fark etmişti sporun önemini ve beni davet etti. Uzan, ülkenin görmediği radikal şeyler yapmaya kararlıydı. Bu tanışmadığımız formatlardan biri de ‘Yasemin'le Gece Jimnastiği’ yani benim programımdı. Müzikten, renklere her şeye ben karar verirdim. Maksim Gazinosu’nda Hülya Avşar ile yaptığımız şovlar olurdu. Bülent Ersoy, Muazzez Abacı, İbrahim Tatlıses’le birlikte çalıştım.
SPOR EROTİK BİR UNSUR OLAMAZ
Fakat jimnastik, o dönem karşımıza erotik bir unsur olarak çıkmıştı.
Spor erotik bir unsur olamaz. Gece jimnastiğiydi. Renkler ve müzik belki öyle bir algı oluşturdu ama bana göre orada tatlı bir ambiyans vardı. Ben o genç kızlık hallerimde bunun çok farkında değildim. Belki şu an olsa o açılarda buna cesaret edemezdim ama hiç de pişman değilim. Belki daha kapalı kıyafetler giyerdim. Bir de yaşadığın çevreye ayak uydurmak lazım. Şu an ülke daha muhafazakar. Turgut Özal döneminde Türkiye daha moderndi. Yaptığım işe herkes saygı duyardı.
‘YASEMİN NERELERDESİN? SENİN YÜZÜNDEN NÜFUS PATLADI. BAK, TÜM BUNLAR SENİN ÇOCUKLARIN’
Sizden sonra kimse gece yarısı televizyonda tek başına dans etmedi. Neden acaba?
Aslında spor algısı gelişti. Pilates, yoga yapan insanlar arttı. Benim formatım özel ve farklıydı. O dönem için cesaret işiydi. Hatta Okan Bayülgen programında bahsetmiş benden, benim gibi dans etmeye çalışmış. “Yasemin nerelerdesin, senin yüzünden nüfus patladı. Bak tüm bunlar senin çocukların” diye… Ben çok güldüm ona.
AŞIK OLDUM VE MASALIM DEĞİŞTİ
Peki, işinizi bu kadar severken ne oldu da şanı şöhreti bırakıp gittiniz?
Çünkü aşık oldum. (Gülüyor) Masalımız burada değişti. Ülkede kalıp ünüme ün katabilirdim ama ben aşkı ve iyi evlatlar yetiştirmeyi seçtim. Evlendik ve iki kızım oldu ve yurt dışında yaşamaya başladık. 24 yaşında evlendim, 25 yaşında çocuğum oldu. Jimnastik yaparken en iyisini yapmaya çalışıyordum anne olunca da çok iyi bir anne olmak istedim. Her şeyin en iyisini yapmak istedim halen de öyle.
Evliliğiniz devam ediyor mu?
Hayır bitti. Kızlarımla ilk başta Los Angeles’ta yaşadım. Sonra bir süre Türkiye’de bulundum Bilkent Üniversitesi’nde İngiliz Dili ve Edebiyatı okudum. Sonra kızlarımla Fransa’ya gittim. Orada da üniversite eğitimi aldım, çocuklarım okula başladı. Türkiye’deki ünümü belki bıraktım ama eğitimimi hiç bırakmadım. Daha entelektüel oldum, felsefi olarak da ufkumu genişlettim. Benim için her şeyden önemlisi çocuklarımın iyi insan olarak yetişmesi ve dünyaya faydalı olmalarıydı.
KIZLARIMIN ARKADAŞLARI EVE GELDİĞİNDE ‘AMUDA KALKAR MISIN ANNE?’ DİYORLARDI
Eski görüntülerinizi izliyor mu onlar da?
Benim çok ünlü olduğumdan haberleri olmadı ama ara sıra arkadaşları eve geldiğinde “Amuda kalkar mısın anne” diyorlar. Ben de gülüyordum, “Bu kadar sporu çocuklarımın arkadaşı geldiğinde amuda kalkmak için mi yaptım” diyordum.
Şimdi ne iş yapıyorsunuz?
Uluslararası gayrimenkul danışmanlığı yapıyorum. Paris, Londra, İstanbul, Bodrum’da portföylerim var. Yasemin Evcim Luxury olarak global bir marka olma yolunda ilerliyorum. Çok da memnunum.
- Alt karın yağlarını mum gibi eritiyor! Göbek, bel ve simit bölgesini yok ediyor: Aç kalmadan zayıflatan karışım
- 1 hafta boyunca için! 7 günde 7 kilo verdiriyor, aç kalmadan zayıflatıyor, kaşık kaşık yiyince yağları cayır cayır yakıyor
- Çay suyuna 1 parça ekleyin! Çayın lezzetini 10 kat artırıyor: Saatlerce taze kalmasını sağlıyor
- Kışın favorisi, faydasını duyan kapış kapış alıyor! Kilosu 250 TL: Kemikleri beton gibi yapıp bağırsakları motora çeviriyor! Dünyanın en zengin magnezyum kaynağı
- Bardak bardak içince bağırsakları motor gibi çalıştırıyor! Vücudu C vitamini ve demirle dolduruyor, bağırsakları yumuşatıp kabızlığa son veriyor!