Cumartesi PostasıYüzyılın hastalığı ÇÖLYAK

Yüzyılın hastalığı ÇÖLYAK

Paylaş
Yüzyılın hastalığı ÇÖLYAK

Bazı yiyeceklerde bulunan gluten adlı protein, bazı kişilerin vücudundaki savunma sistemini olumsuz etkiliyor. Kişiler, bu proteini aldıkları zaman hastalanıyorlar. Onlara 'çölyak hastası' deniyor. Son dönemde artış gösteren hastalık, Türkiye'de 700 bin kişinin kabusu. Tek çözüm: Glutensiz diyet. Aksi takdirde hastanın yaşam süresi kısalıyor ve bazı kanserlerin (sindirim sistemi kanserleri ve lenfoma yani lenf kanseri) görülme sıklığı artıyor

ÖZGÜR KÖYLÜ

Haberin Devamı

okoylu@posta.com.tr

Çölyak hastalığı, vücut savunma sisteminin, yiyeceklerle alınan gluten isimli proteine hassasiyeti. Bu yüzden bir kez çölyak teşhisi konmuş hastanın, glutensiz beslenmesi şart. Bu da demek oluyor ki aklınıza gelebilecek pek çok gıda maddesi, bu hastalara yasak. Hastanın diyet yapması ise çok önemli. Aksi takdirde kansere yakalanabiliyor, bu tehdite maruz kalmasa bile yaşam süresi kısalabiliyor. Çölyak ile ilgili soruları Türk Gastroenteroloji Derneği 2. Başkanı Prof. Dr. Cem Kalaycı yanıtladı.

- Çölyak nasıl teşhis ediliyor?

Belirtileri birçok hastalığınkine benzediği için teşhisi zor olabilir. Bazı testler ile tanı konabilir. Kan testleri, hastaların yüzde 90’ına tanı koymamızı sağlar. Eğer kan testi pozitif ise endoskopi yapılarak ince bağırsaktan örnek alınır ve tanı doğrulanır. Bazı hastalarda da kan testleri ve biyopsi sonucu çölyak ile uyumlu olduğu halde, kişilerde hiç bir belirti görülmeyebilir. Buna sessiz çölyak denir. Emilim bozukluğunu kontrol etmek için kan testleri yapılarak demir, folik asit, B12 vitamini ve D vitamini ölçülmelidir. Kemik yoğunluğu ölçümü de önemli olabilir. Testler genellikle yılda bir tekrarlanır.

Haberin Devamı

- Belirtileri nasıl?

Kişiden kişiye değişir. Hastaların çoğunda sadece halsizlik, hafif demir eksikliği, karaciğer testlerinde bozukluk olur veya hiçbir belirti olmaz. Bazı kişilerde ise pek çok belirti aynı anda görülebilir: İshal, kilo kaybı, karında rahatsızlık, çocuklarda büyüme geriliği, gaz, vitamin eksikliği... Son yıllarda kabızlık bile çölyak belirtileri arasında sayılıyor. Ağır durumlarda görülen belirtiler ise şunlar:

- Kansızlık

- Diş minesinde sorunlar

- Ağızda, dilde kızarıklık ve yanma

- D Vitamini ve kalsiyum eksikliği

- Kemik erimesi, kas güçsüzlüğü

- Romatizmal hastalıklar, eklem iltihapları

- Ellerde uyuşma, yanma ve karıncalanma

- Karaciğer testlerinde bozukluk

- Sinir sistemi belirtileri (depresyon, migren, sara gibi)

- Kısırlık

- Geç adet görme, erken menopoz, tekrarlayan düşük...

Çölyak hastalarında daha sık görülen bazı hastalıklar da belirti yerine geçebilir:

Haberin Devamı

- Şeker hastalığı

- Tiroid problemleri

- Cilt hastalığı (dermatitis herpetiformis)

- Sinir sistemi bozuklukları

- Karaciğer hastalığı

- Down sendromu.

- Çölyak teşhisi alan kişi ne yemeli, ne yememeli?

Kesinlikle glutensiz diyete devam etmesi gerekir. Çünkü glutenin çok küçük miktarları bile hastalığı alevlendirmeye yeter. Buğday, çavdar, arpa, malt ve yulaf yenemez. Pirinç, mısır, patates, soya yenebilir.

- Tedavi edilmezse ne olur?

Hastalara bir yakınma vermese bile bazı besin gıdalarının eksikliği gelişerek önemli zararlar verebilir. Mesela D vitamini eksikliğine bağlı olarak kemik kaybı oluşabilir. Bazı çalışmalara göre glutensiz diyete uyulmadığı zaman yaşam süresi kısaıyor ve bazı kanserlerin (sindirim sistemi ve lenf kanserleri) görülme sıklığı artıyor. Buna karşılık, glutensiz diyetle bu riskin azaldığını gösteren çalışmalar var. Glutensiz diyet uygulanmazsa, bağışıklık sisteminin yaptığı tip 1 şeker hastalığı (diyabet), tiroid hastalıkları (Hashimato ve Graves) gibi problemlerin oluşma riski de artıyor. Hastalığı tedavi edilmeyen annelerde erken doğum, düşük doğum gibi sorunlar yaşanabiliyor.

Haberin Devamı

- Bu hastalığın Türkiye’de görülme sıklığı ne?

Çölyak hastalığı her yaştaki kadın ve erkekte görülebilir. Günümüzde en sık 10-40 yaşları arasında görülüyor. Türkiye’de görülme oranı 100-200’de bir. Ortalama bir hesapla ülkemizde 500-700 bin çölyak hastası olduğu tahmin ediliyor. Bu hastaların çok küçük bir kısmı (tahminen 10.000) kayıtlı.

- Çölyak hayatı olumsuz etkiliyor mu?

Tanıda gecikildiği zaman ishal, karın ağrısı, kabızlık, kansızlık gibi sorunlalr çıkabiliyor. Bunlar da günlük hayatı ve hayat kalitesini olumsuz etkileyebilir. Tanı konduktan sonraki zorluk ise, glutensiz gıdaları temin etmek. Bu durum, özellikle çocukları okulda çok etkilemekte.

- Glutensiz beslenerek kişi iyileşebilir mi? Bu diyet hayat boyu mu sürer?

Çölyak hastalarının yüzde 95’i sadece glutensiz diyet ile tam düzelir. Sadece yüzde 5 hasta glutensiz diyete yanıt vermez. Bu hastalarda, kortizon gibi bağışıklık sistemini baskılayıcı ilaçlar gerekebilir. Bazı ilaçlar da kullanılabilir ama glutensiz diyet, en önemli tedavidir. Diyeti öneriyoruz, çünkü:

Haberin Devamı

- Glutensiz diyet genellikle kişinin kendisini daha iyi hissetmesini sağlar.

- Bazı vitamin ve besin eksiklikleri, örneğin demir, kalsiyum ve D vitamini kişinin kendini hasta hissetmesine yol açmaz. Ancak uzun dönemde ciddi sonuçlara yol açar.

- Tedavisiz bırakılan çölyak bazı sindirim sistemi kanserleri riskini arttırır. Glutensiz diyetle bu risk düşer.

- Diyet yapmayan, bağışıklık sisteminin oluşturduğu diğer hastalıklara yatkın hale gelir.

Küçük hastalara özel bisküvi

ETİ Yönetim Kurulu Üyesi Gülden Kanatlı Derbil şöyle konuştu: “Glutensiz gıdalarla beslenmek zorunda olan çölyak hastalarının işi zor. Hele bu hastalar çocuksa... Bisküvi markası Eti, küçük çölyak hastaları için glutensiz bisküvi geliştirdi. Türkiye’nin ilk ve tek glutensiz bisküvisi, glutene aşırı duyarlı olan çölyak hastalarının beslenmesinde önemli bir ihtiyacı karşılıyor. Ayrıca hastalara rehber olması için www.colyaklayasamak.com.tr adlı siteyi kurduk. Hastalıkla ilgili en çok sorulan soruların cevaplarından uzman doktor desteğine, yemek tariflerinden glutensiz mönüsü olan restoranlara ve hastalıkla ilgili derneklere kadar ihtiyaç duyulan pek çok bilgi bu sitede var.”

(24.11.2012 tarihli Cumartesi Postası'ndan alınmıştır.)