MagazinHayatımda kara sevdalık aşk yaşamadım

Hayatımda kara sevdalık aşk yaşamadım

Paylaş
Hayatımda kara sevdalık aşk yaşamadım

Selvi Boylum Al Yazmalım’ın Cemşit’i, 92 yaşındaki usta oyuncu Ahmet Mekin, "Günümüzdeki oyuncuların o set aşkları hepsi palavra. Bir günde aşık olan bir günde de terk eder" diyor. "Siz hiç aşık olmadınız mı?" sorusuna ise "Hayatımda aşk diye bir şey tanımadım. 65 senelik evliliğim vardı. Vallahi o da tam bir aşk değildi. Beraberdik, iyiydi, güzeldi. Hiç öyle kara sevda yaşayıp da ah vah çekmedik" cevabı veriyor.

‘ASYA’NIN O FİLMDE YAPTIĞINI BUGÜN BİRÇOK KADIN YAPAMAZ

Haberin Devamı

Selvi Boylum Al Yazmalım’ın Cemşit’i, 92 yaşındaki usta oyuncu Ahmet Mekin'le Yeşilcam'ı konuştuk ama günümüze de değindik. Türkan Şoray'ın canlandırdığı 'Asya' karakterinden söz ederken çok önemli bir şey söyledi: "Konu Asya'nın İlyas'ı mı Cemşit'i mi tercih etmesi değildi. Çok güçlü bir kadın vardı orada..."

Hayatımda kara sevdalık aşk yaşamadım

En son 1 yıl evvel röportaj yapmıştık. Eşiniz Kumral Şükran Kurteli’yi kaybetmiştiniz. Çok üzgündünüz. O günden bugüne neler değişti hayatınızda?

Sağlığım yerinde ve hayat devam ediyor. Hayat devam ettikçe de iyi olmak zorundayız. Kendimize ya da başkalarına küserek hayatı daha zor hale getiremeyiz. Bir de sürekli asık suratlı, problemli, çevreye negatif enerji saçan kişileri kimse sevmez. O nedenle kendime haksızlık etmiyorum.

Haberin Devamı

Eşinizin yokluğuna alışabildiniz mi?

Ne yazık ki hayır. O acı halen yüreğimin tam ortasında kocaman duruyor. Yokluğu çok zor. Bir de bugüne dek beni hiç yormamış, elimi sıcak sudan soğuk suya sokmamış, el üstünde tutmuş. Şimdi hiçbir şey bilmediğim için zor geliyor her şey. Ev işleri, yemek... Bunları öğrenmek zor geldi, hiçbirini de zaten öğrenmek istemiyorum.

Hayatımda kara sevdalık aşk yaşamadım

Kumral Şükran Kurteli

Keşke varlığında birlikte yapsaydınız...

Yaptırmadıki. Asla istemezdi. Ben asla onu bir hizmetçi olarak görmedim. Ama benim canım eşim, yıllarca yoğun şartlarda çalıştığımın bilincinde olduğu için bir bardak su almaya kalkmama bile izin vermedi. Bu da beni tembelliğe alıştırdı belki.

Belki bir daha evlenirsiniz?

Mümkün değil. 92 yaşındayım, ne yapacağım evlenip? Ne eşimin yerine birini koyabilirim, ne de işlerimi yapsın diye evlenirim. Ha yoldaş olsun dersen tamam ama bir ayak çukurda. Genç biriyle evlenmem zaten yakışmaz. Benim yaşımda birini nereden bulacağım? İstemem de eşimin üzerine asla. Ondan gerisi yalan. İhanete girer o. Düşüncesi bile hatta.

Erdek’te yaşıyorsunuz yıllardır. Peki İstanbul’da olsaydınız oynamaz mıydınız yine filmlerde, dizilerde?

Asla İstanbul’da yaşayamam. İstanbul eski İstanbul değil. O gürültü patırtı, anlamsız koşturmaca ve yarışları asla kaldıramam. Ve hiç özlemiyorum, nefret ettim oralardan. Benim İstanbul’um gitti, başka bir İstanbul geldi. Zaten benim yaşımda pek adam kalmadı. Tüm dostlarım öldü be!

Haberin Devamı

KARIM ARKAMDA MANEVI GÜÇMÜŞ

İnsanların size hayran olduğu oyunculuk günlerinizi özlediğiniz oluyor mu?

Hayır hiç özlemiyorum. Karım öleli 4 yıl oldu, o süreçte bir takım işler geldi ama kesinlikle istemedim, yapamadım. Karım bir manevi güçmüş benim arkamda. Onsuz bir anlamı yok. Hayata küsmedim ama eşimsiz içimde hiçbir şeyin heyecanı yok. Oyunculuğun bile. ‘Evet’ dediğim projelerden bile son anda vazgeçtim.

Hayatımda kara sevdalık aşk yaşamadım

KONU SADECE AŞK DEĞİLDİ INSANLAR ANLAYAMADI

‘Selvi Boylum Al Yazmalım’daki ‘Cemşit’ rolünüz unutulmaz. Kadın olsaydınız, Cemşit’i mi yoksa sevdiği kadını bırakan İlyas’ı mı tercih ederdiniz?

Kadın gibi hiç hissetmedim, çünkü erkek kafası daha düzdür. Ama bir kadın bence kendini savuranı değil; kendini koruyup sahipleneni, gerçekten değer vereni seçmeli. Aşk, sevgi hepsi zamanla bitiyor ama güven, saygı, sadakat hiç bitmiyor. Kadın gerçekten değer gördüğü yerde olmalı. Aman yakışıklı aman hoş diye değil; adam mı değil mi, buna bakmalı. Cemşit esaslı bir sevendi. Ve orada çok güçlü bir kadın imajı vardı ve Türkan bunu müthiş becerdi.

Haberin Devamı

Hayatımda kara sevdalık aşk yaşamadım

Yani sadece konu aşk değildi?

Değildi, insanlar anlayamadı. Bak bugün çalışan kadınlar bile şiddet görüyor. Ama eşlerini bırakmaya cesaret edemiyor. O ekonomik güce rağmen... Ama Asya köylü kızı, hiç çalışmamış ve köyüne gelen tanımadığı bir adama hemen aşık olmuş. Ama adam onu aldatıyor. ‘Parasız, pulsuz, kimsesiz ne yaparım?’ diye düşünmeyip hemen evi de, kocayı da terk ediyor. Bugün birçok kadın eşinin yaptığını görmezden gelebilir ya da affedebilir ama o yapmıyor. Güçlü bir kadın imajı var orada. Bunun kimse altını çizmedi. Konu hangi erkeği tercih eder değildi!

Hayatımda kara sevdalık aşk yaşamadım

ARTIK KİMSE BIRAKIN EMEĞİ MENDİLİNİ BİLE VERMİYOR

Filmdeki ‘Sevgi emektir’ sözü de çok etkileyiciydi. Sizce sevgi nedir?

Tabii ki sevgi emektir ama artık kimse kimseye bırakın emeği, mendilini bile vermiyor. Aşk mı kalmış? Ben zaten o filmi bir kere seyrettim. Bir daha da izlemedim. Zaten filmi çektikten 35 sene sonra izledim.

Haberin Devamı

Çok ilginç, neden ki?

Çünkü çektiğim hiçbir filmi bugüne dek izlemedim. Yapmışsam yapmış, yapmamışsam da yapmamışımdır. Beğenilir veya beğenilmez. Yönetmen, yapımcı itiraz etmediğine göre olmuştur.

‘Selvi Boylum Al Yazmalım’ hâlâ izleniyor ve ağlatıyor. Eskinin büyüsü neden yok?

O ruh başkaydı, bir daha yakalamak mümkün değil. Bir daha ne benzeri ne de yenisi yapılabilir. Denendi de ve olmadı. Ne büyük gururdur oradaki Cemşit’i oynamak. ‘Sevgi neydi? Sevgi emekti...’ Filmin en vurucu diyaloğu. Ama orada aslında bir sol propagandası vardı. Emek her şeyin üstündedir vurgusu... Pek kimse anlamadı, ıskalandı.

Hayatımda kara sevdalık aşk yaşamadım

GÜNÜMÜZDEKİ SET AŞKLARI PALAVRA

Hiç kadın meslektaşınıza aşık oldunuz mu?

Hiç olmadım. Dünya güzeli kadınlarla oynadım. Mesela Türkan (Şoray). Efsanedir. Çok severim. İnsan bakınca içi titrerdi, evet ben de onu çok sevdim ama dostça. Günümüzdeki oyuncuların o set aşkları falan da hepsi palavra. Öyle aşk mı olur ya! Bir günlük, bir aylık... Bir günde aşık olan bir günde de terk eder. Benim 65 senelik bir evliliğim vardı. Ama benim karım bana asla hiçbir konuda müdahale etmedi. Karışmadı. Biz evde de hiç bu konuları tartışmadık. Belki yaşadığım ufak çapkınlıklar olmuştur, göz çapkınlığı falan ama onları da hiç konuşmadık bile. Ben hayatımda aşk diye bir şey tanımadım.

Nasıl yani? 65 yılı bir kadınla aşık olmadan geçirmediniz herhalde?

Vallahi o da tam bir aşk değildi. Beraberdik, iyiydi, güzeldi o kadar. Hiç öyle kara sevda falan yaşayıp da ah vah çekmedik yani. Evet onu kaybedince çok üzüldüm. Ama bizimki de büyük emekti. O gidince çok ağladım. Yalnızlığıma, yokluğuna. Ona...

Hayatımda kara sevdalık aşk yaşamadım

FATMA VE TÜRKAN GİBİSİ YÜZ YIL GEÇSE ASLA GELMEZ

Türk sinemasında bugüne kadar gelmiş geçmiş en iyi kadın oyuncu kim sizce?

Fatma Girik ve Türkan Şoray. Yüz yıl geçse bir daha onlar gibisi gelmez. Çok takdir ediyorum. Türkan hâlâ dimdik ayakta. Ama erkek oyunculardan pek tercihim yok. Cüneyt Arkın, Tarık Akan, Kadir İnanır, Fikret Hakan, hepsi de çok iyiydi.

Yeni jenerasyondan kimi çok beğeniyorsunuz?

Avrupai tipiyle Kıvanç Tatlıtuğ iyi. Çok beğeniyorum Kıvanç’ı. Şahane oyuncu. ‘Gümüş’ diye bir dizide oynadı. İlk dizisiydi. Beraber oynayacaktık. Provalar bile yapıldı. Eşim hasta oldu, kısmet olmadı. Kendime çok benzetiyorum. Hatta kendisi de bana dedi ki ‘Biz birbirimize çok benziyoruz.’ Kadınlardan da Gökçe Bahadır muhteşem oyuncu. Aferin kıza, tek bir yerine estetik yaptırmadı. Doğal.

Yeşilçam’da ustalar hep gitti. Bu durum ölüm korkusu yaşamınıza sebep oluyor mu?

‘Sıra bende mi?’ der insan elbette ama ben ölümden hiç korkmuyorum. Çünkü topraktan geldik toprağa gideceğiz. Ben çok şeyler yaşadım onun için ölüm vız gelir. Halen yalnız yaşıyorum ben, bu ölümden daha korkunç değil mi?

Herhangi bir vasiyetiniz var mı?

Hiç yok. Yaptıklarımla anılayım yeter! İyi ansınlar. Kötüydü demesinler. İncitmedim kimseyi. Kimsenin kanadını kırmadım. Ünlü egosuna kapılmadım. Şöhret tuzağına düşmedim. Şımarıklık ve kapristen hep nefret ettim. İnsanlara hep iyi davrandım. Hayatı güzel yaşadım. Kötü yaşadığım şeyler de bende kaldı. Kimseyi ortak etmedim.

 

Yönetmen koltuğunda Atıf Yılmaz’ın oturduğu, başrollerinde Türkan Şoray, Kadir İnanır ve Ahmet Mekin’in yer aldığı 1978 yılında vizyona giren ‘Selvi Boylum Al Yazmalım’ filmi, 2014’te Kültür ve Turizm Bakanlığı tarafından gerçekleştirilen halk oylamasında ‘En İyi 100 Türk Filmi’ arasında 6’ncı seçilmişti.

YARIN: 
YILLARIN ESKİTEMEDİĞİ USTA OYUNCU HÜLYA KOÇYİĞİT