Röportaj: Seral CUMALI

seral.cumali@posta.com.tr

Serginin adı ‘Manipulation’... Neden?

‘Manipulation’ Latince kökenli bir kelime. Elle şekil vermek anlamına gelen bu kelime işlerimin özünü de anlatıyor.

İşlerinizin özü nedir?

Günlük hayatta her gün karşılaştığımız, dokunduğumuz, kullandığımız, kokladığımız objeleri farklı anlamlar yükleyip, birleştirerek ortaya çıkardığım işlerimin hem ironik, şaşırtıcı, hem de gizli ve saklı yanları var. Biraz esprili, biraz da düşündürücü...

Hiçbir şey göründüğü gibi değil; öyle mi?

Hazırladığım görsellerin bir amacı da kişileri sorgulatmak ve hatta belki de unuttukları hisleri tekrar gün ışığına çıkartmak. ‘Eşi, benzeri yok’ diye bir cümle vardır, ben işlerimde biraz onun aksini ispatlamaya çalışıyorum.

Her nesnenin bir görünen bir de görünmeyen tarafı olduğunu düşünenlerdenim, buzdağının görünen ve görünmeyen tarafı gibi.

Fırçası burgu makarna olan rimel, fırçası papatya tarlası diş fırçası...

Eğlenceli! Bizler dünyayı, etrafımızdakileri, olduğu gibi, bazen ise düz görüyoruz. Ama her hikayenin başka bir tarafı olduğu gibi, benim yarattığim objelerin de o eğlenceli tarafını görmek lazım...

Peki siz yaparken eğleniyor musunuz?

Yaptığım işleri eğlenerek, gülerek yapıyorum. Çünkü aslında bir çocuğun bulutu pamuğa benzetmesi kadar basit bir şey bu. Bazen çok sade, bazen ise markaları kullanarak işlerimde ‘Ya bu ürün aslında böyle bir şey olsaydı?’ sorusunu sormak hoşuma gidiyor.

Günlük hayatta kullandığımız, yediğimiz hatta dokunduklarımızın aslında bir eşi, benzeri vardır, onları görüp onlarla eğlenmek güzel bir şey.

Sergideki işleriniz dışında bugüne kadar neler yaptınız?

Üniversitede süren eğitimim boyunca yaklaşık 5 sene bir ajansta çalıştım. Londra’da birçok önemli markanın yaratıcı müşteri projelerinde yer aldım. Farklı iş tecrübeleri edinip deneyim kazandım. Bu tecrübeleri İstanbul’da da medya ve reklam sektörlerinde bulanan müşteri bazlı projelerimde uyguladım.

Eda Dürüst kimdir?

Eda Dürüst 24 yaşında. Sanata ilgisi küçük yaşta başlamış.

Daha yuvaya giderken, o yıllarda evinin alt katında çocukları sanatla tanıştıran Nermin Bezmen’in atölyesinde ders almış.

Onun ardından el sanatları, cam atölyeleri, tahta, çizim dersleri derken İstanbul’daki Pierre Loti Fransız Lisesi’ni bitirmiş.

Ardından Londra’daki ünlü sanat okulu Central Saint Martins’de ‘Moving Image’, özetle video bölümünde 4 yıl eğitim almış.

Bununla ilgili olarak reklam, fotoğraf, televizyon ve prodüksiyon ajanslarında staj yapmış.

Mezun olunca İstanbul’a dönüp video, illüstrasyon, fotoğraf ve animasyon gibi farklı konularda işler üretmiş.

‘Animasyon’ üzerine eğitimini daha da derinleştirmek için Londra’ya, Central Saint Martins’e geri dönmüş.

Eda Dürüst şu an Londra’da akademik çalışmalarına devam ediyor.

Fotografçı, yönetmen, prodüktör, görsel danışman ve illüstratör olarak birçok işe imza atıyor.