Bir dönemin en yakışıklı isimlerindendi. Oyunculuk, sunuculuk ve mankenlik yapıyordu. Kariyerininin zirvesindeyken, 32 yaşında tası tarağı toplayıp “Doğa ile iç içe olacağım” dedi ve Antalya’ya yerleşti. Daha sakin bir hayatı seçti. Tarık Tarcan şimdi 62 yaşında. Onunla buluştuk ve hem geçmişi hem de dinginlik arayışının sebebini konuştuk. Diyor ki: “Şöhret bana acı verdi. Çok hızlı yaşadım, çok yoruldum. Basit yaşamayı seçtim.” Buyurun röportajımıza… Alev Gürsoy Cimin / alev.gursoy@posta.com.tr
Nasılsınız? Hayatınızda her şey yolunda mı?
Marmaris’te Bozburun’dayım. Pandemi yüzünden Antalya’ya gitmez oldum. Evim Antalya’da ama yazın sıcaklardan kaçıp buraya geliyorum 12 yıldır. Pandemi nedeniyle gitmeyeceğim Antalya’ya. Açıklanan sayıdan çok daha fazla hasta var. Çevremde çok hasta var. Zaten izole bir hayat yaşıyorum, topluluklara girmiyorum. Büyükşehirler sıkıntı, burada çok insan yok, rahatım.
Yalnızlığa devam mı yani?
Hayatı dolu dolu yaşadım ama artık yoruldum. Fransa, İspanya, Rusya… Hepsinde yaşadım ama artık dinginlik istiyorum. Yapı olarak da doğa ananın kucağında yaşamayı tercih ediyorum. Şehirleri sevmiyorum. Basit yaşamaya çalışıyorum. Göze batmamaya çalışıyorum. Şöhret bana acı verdi. Kendi hayatımı yaşayamadım. Bir yere gitsen rahat bırakmıyorlar. Ünlü olmak, halkla yan yana olmayı gerektiriyor. Kalabalıklar içinde yaşarken ben olmaktan çıktığım anlar olmuştu. O yüzden şöhret gömleğimi çıkardım. Kariyerimin zirvesindeyken bile menajerim, şoförüm, korumam hiç olmadı. Her yere dolmuşla giderdim, şimdikilerde şöhret budalalığı var. Eskiler öyle değil.
KISKANILACAK BİR HAYAT YAŞIYORUM AMA NAZAR DEĞMESİN DİYE ÇAKTIRMIYORUM
Ekonomik durumunuz nasıl?
Çok zengin olmasam da iyiyim. Abuk sabuk paralar harcamadım hiç. Üç beş evim var. Kira gelirim var. Aileden kalanları kardeşlerime verdim. Arabam, teknem var. Ben göze batmadan yaşamayı öğrendim. Rolex saatim vardı ama sattım. Büyük bir yatım, çok güzel bir evim olsun istemem çünkü o zaman düşmanlarınız çok olur. Kıskanılacak hayatım var ama nazar değmesin diye çaktırmıyorum.
BENİM GİBİ İNSANLARIN ÇOCUĞU OLMALI AMA BEN KENDİMİ BİR ÇOCUĞA ADAYAMAZDIM
“Keşke bir çocuğum olsaydı” dediniz mi hiç?
Benim gibi insanların çocuğu olmalı ama ben hiç çocuk istemedim. Biz bu ülke için, bu toplum için düzgün çocuklar yetiştirecek özelliklere sahibiz. Güzel yetişen bir nesle ihtiyacımız var. Özgürlüğüme çok düşkündüm. Hayatımı kimseye adayamazdım, bencil davrandım bu konuda.
DOĞADAKİ HİÇBİR ŞEYE ZARAR VEREMEM, KURBAN KESEMEM
Deist olduğunuzu söylemiştiniz, hâlâ aynı fikirde misiniz?
Ben hatim indirmiş insanım, annem ve babam dinine düşkündür. Ailemde herkes hacıdır ama son derece de çağdaştırlar. Aklım erdiğinde dinleri inceledim, araştırdım. Aklımın süzgecinden geçirdikçe dinlerin hepsinin yalan olduğu kanaatine vardım ama bu dünyayı bu evreni, bu sonsuzluğu yaratan gücün karşısında zayıfım. Allah’a inanırım ama doğada gördüğüm her şey ve bütün gezegen Allah’tır benim için. O yüzden doğadaki hiçbir şeye zarar vermem. Kurban Bayramı’nda kurban kesemem.
SANATÇI TARAF OLMAZ; BENİ HACI AMCAM DA, MİNİ ETEKLİ KARDEŞİM DE SEVMELİ
Eski günlerinizi hiç özlemiyor musunuz?
Tabii ki özlüyorum ama artık her yerde siyaset var ve ben bundan hiç hoşlanmıyorum. Biz Atatürk’e, çağdaşlığa inanan insanlarız. Medeniyiz ve demokrasinin yanındayız. Ben menfaat gömleği giyip sahtekarlık yapamam. Sanatçının görüşleri olur ama siyasi tarafı olamaz. Beni türbanlı bacım da, hacı amcam da, mini etekli kardeşim de sevmeli. Ben şu anki durumu reddettiğim için ortada kalıyorum. Bugün herkes konuşmaktan korkuyor çünkü ülkede hukuk yok. Akiller şimdi nerede? Hülya Koçyiğit’in serveti nereden nerelere geldi, gördük. Şimdi ben Umre’ye ya da Hacca gitsem, biraz sakal bıraksam bambaşka yerlerde olurdum. Bunu bilmeyecek kadar aptal değilim.
UZAN’LARIN BANA 100 BİN $ BORCU VAR
Sektöre kırgın mısınız?
Hayır, sadece hak etmedikleri halde çok para kazananları görüp üzülüyorum. Oyunculuğun çilesini biz çektik ama parayı yeni nesil kazanıyor. Bugünün parasıyla bölüm başı 1.000 lira alırdık biz. Sözleşme olmadığından paramı alamadığım çok oldu. Filmlerimin yarısının parasını almamışımdır. Uzan’ların bana 100 bin dolar borcu var. Sunduğum yarışma programının parasını hâlâ ödemediler. Benden sonra Neco Abi yaptı o programı ama o da parasını alamadı. Yönetmen ve senarist bizden fazla para alırdı, “Sizi zaten ünlü yaptık, ne parası istiyorsunuz?” derlerdi bize.
Kameraları özlüyor musunuz?
Kameraları özlüyorum tabii. O zamanlar dolarla maaş alıyordum. Bir dönem devalüasyon olduğu için maaşım artmıştı. Maaşım çok arttığı için dilekçe yazmıştım yönetime. Ben hep dürüsttüm. “Ferrari’sini satan bilge misin?” diyorlar bana. Öyleyim galiba, çünkü bir set işçisini düşünür ve kendimi kötü bir şey yapmış gibi hissederdim o parayı aldığımda. Sonra maaşımızı bile alamadığımız günler gördük.
AHU TUĞBA’YA AŞIK FİLAN DEĞİLDİM AMA ONUN BENİ SEÇMESİ GURURUMU OKŞAMIŞTI
Aşk hayatınız nasıldı? Çapkın biri miydiniz?
Hayatıma çok kadın girdi. Bugün o yüzden bekarım belki de. Yıllarca mankenlik yaptım. Etrafımda hep çok güzel kadınlar vardı ama yine de 32 yaşında Antalya’ya yerleştim. Bırakıp gittim bunları. Kimse inanmadı o renkli yaşama arkamı dönmeme. Delirdim zannettiler ama benimki bıkkınlıktı.
Evlenmeyi hiç mi düşünmediniz?
Düşündüklerim oldu ama kısmet olmadı. Mesela Serpil Çakmaklı ve Ahu Tuğba’yla uzun süren birlikteliklerim olmuştu. Film çekerken ister istemez yakınlaşıyorsunuz.
Ahu Tuğba’yla birlikte olduğunuzu bilmiyordum, şaşırdım.
Dört film çekiktik ve güzel bir birlikteliğimiz oldu.
Çok aşık mıydınız Ahu Tuğba’ya?
Yok canım. Aşık filan değildim ona. Popüler bir kadındı, herkes peşindeydi. Bütün erkekler onunla birlikte olmak için deliriyor, cüzdanlarını açıyordu. Ama onun beni seçmesi gururumu okşamıştı.
HEM ALDATTIM HEM DE ALDATILDIM, ARTIK GÜVENMEK İSTIYORUM AMA O KADAR ÇOK KADIN TANIDIM Kİ KİMSEYE İNANAMIYORUM
Şimdi bir birlikteliğiniz var mı?
Ben hayatımı hep yalnız yaşadım ama yaş ilerledikçe hayat arkadaşı istiyorsun tabii... Ama o kadar çok kadın tanıdım ki, artık inanamıyorum kimseye. Ben vücut dili uzmanıyım. Yalanı çok çabuk yakalarım. İsterse dünya güzeli olsun, yalan söyleyen kadın bende biter.
İnsan biriyle bir şeyleri paylaşmak ister, cinsellik ister!
Onları gençken o kadar çok yaşadım ki cinsellikten bıktım. Artık her yerim nasır tuttu, yüreğim dahil. Artık güzelliğe bakmam ben. Saygı ve sevgiye inanıyorum. Kaşı gözü güzele bakacak zamanı geçtim. Ben hem aldattım hem de aldatıldım. Bunun acılarını biliyorum. Artık güvenmek istiyorum.
Ünlü kadınlardan biri için aşk acısı çektiğiniz oldu mu?
Oldu tabii ama isim veremem. Büyük travmalar yaşadım. Mesela ilişkimiz süper giderken başka bir zengin adama tercih edildim. Bir İspanyol güzele aşık olup gittim, iki yıl İspanya’da onunla yaşadım, onunla evlenmek istedim ama olmadı.
EĞLENCE PROGRAMI SUNARKEN TARKAN’I ‘GEY KILIKLI’ DİYE SUNMAYA UTANIRDIM AMA ŞİMDİ MEGA STAR OLDU
Sizce sanatçı kimdir, nasıl olmalıdır?
Herkes şöhret olabilir ama herkes sanatçı olamaz. Zeki Müren bir sanatçıdır. Fakat üç dakikalık bir şarkı ile ünlü olanlar var. Komik! Bu ülkede Ajdar bile şöhret oldu. Ajda Pekkan’a “Siz çok önemli bir star’sınız, kadınlar sizin saçınızı bile taklit ediyor” dediğimde bana “Tarık’çığım ben öyleyim ama Tarkan’da çok ışık var. Benden daha büyük şöhret olacak bu ülkede, bak gör” dedi. Ben o zamanlar sanatçıları çıkardığım eğlence programları yapıyordum ama Tarkan ‘gey kılıklı’ diye sunmuyordum, utanırdım ama şimdi Mega Star oldu. Ajda Pekkan geleceği görmüş.
Homofobiksiniz sanırım...
Hayır, ben kimseye o gözle bakmam. Benim için gey de insandır. Ben yüreğe bakarım. O dönem farklıydı ve o zamanlar Serdar Ortaç, Mahsun Kırmızıgül, Özcan Deniz yeni yeni piyasaya sürülüyordu. Garip tiplerdi, ben de biraz Osmanlı kafalıydım, onları da sunmak istemiyordum. Kimlerle çalıştık kimlerle... Tarkan, o zaman tuhaf geliyordu bana. Küpeler falan... Leonardo Da Vinci de gey Büyük İskender de, ama adamlar müthiş! Mühim olan ahlaksız olmasın, vatan haini olmasın.
- Pekmezin içine kaşık kaşık ekleyin! Kemikleri beton gibi yapıyor, kolesterolün kökünü kurutuyor, vücuda demir yüklüyor
- Tahinin içine 1 kaşık ekleyin! Damarları çamaşır suyuyla temizlenmiş gibi yapıyor, hastalıklardan koruyor, kemikleri beton gibi yapıyor, C vitamini kralı
- Her gün çöp atmaya son! Çöp atmaktan bıktım diyenler denesin, mutfak atıklarını %60 azaltıyor
- Kömür gibi kararmış gözaltlarını beyazlatıyor! Gözaltına parlaklık ve canlılık katıyor, 5 dakikada hazırlanan gözaltı kremi
- Şifa mı tehlike mi? Gözlükten kurtarıyor diye biliniyordu meğerse körlüğe yol açabiliyormuş