Dikkat! Göz torbaları tiroid belirtisi olabilir
Günümüzde birçok kişi yaştan bağımsız olarak gözlerinin yorgun görünümünden şikayetçi" diyen Estetik ve Plastik Cerrahi Uzmanı Op.Dr. Aysun Bölükbaşı Mamak, göz çevresi gençleştirmede tedavi şeklini ve sonuçlarını etkileyen önemli noktalar hakkında bilgi verdi. Mamak’a göre genç yaşlarda göz altında görülen torbalanma sorunu da tiroid hastalığı belirtisi olabiliyor. Ayrıca hashimato hastalığı veya tiroid nodülü varlığından özellikle alt göz kapağı etkileniyor
Göz altlarındaki koyu halkalar ve torbalanmalar, 30'lu yaşlarla birlikte belirmeye başlayan kaz ayağı çizgileri ve göz kapağındaki sarkmalar yüzde yorgun bir ifadeye neden oluyor. Bu sorunlarla vedalaşmak isteyenler ise son dönemlerde botoks, somon DNA, highlight gibi uygulamalara ve estetik operasyonlara yoğun ilgi gösteriyor.
"Günümüzde birçok kişi yaştan bağımsız olarak gözlerinin yorgun görünümünden şikayetçi" diyen Estetik ve Plastik Cerrahi Uzmanı Op.Dr. Aysun Bölükbaşı Mamak, göz çevresi gençleştirmede tedavi şekli ve sonuçlarını etkileyen önemli noktalar hakkında bilgi verdi.
TİROİD ALT GÖZ KAPAĞINI VURUYOR
20'li yaşlardan 70 yaşlarına dek değişik yaş gruplarının benzer sorunla karşı karşıya kaldığını ancak çözüm önerilerinin yaşa ve soruna bağlı olarak değişiklik gösterdiğini belirten Op.Dr. Aysun Mamak, "Genç ve orta yaşlarda göz altlarında meydana gelen koyu halkalar ve torbalanma sorununda ülkemizde çok sık görülen tiroid hastalığının sorgulanması çok büyük önem taşır. Hashimato hastalığı veya tiroid nodülü varlığında özellikle alt göz kapağı etkilenmektedir" dedi. Bu durumun tedavi şeklini ve sonuçlarını da etkilediğini söyledi.
HANGİ YAŞTA HANGİ UYGULAMA DAHA DOĞRU?
-Estetik ve Plastik Cerrahi Uzmanı Op. Dr. Aysun Bölükbaşı Mamak’a göre “ailesel bir koyu halkalanma” durumu varsa özellikle cilt kalitesini artıracak ve aydınlanma sağlayacak hyalüronik asit içerikli mezoterapi, ışık ve aydınlatma sağlayacak ürünler, somon DNA aşısı ve polinükleotid enjeksiyonları gibi işlemler 20’li yaşlardan itibaren uygulanabiliyor.
-30’lu yaşlardan itibaren göz çevresinde kaz ayağı çizgileri belirmeye başlıyor. Bu çizgilerin belirginleşmesi hem kaşın aşağı düşmesine hem de göz çevresinin yaşlı ve kırışık görünmesine sebep oluyor. Dozunda ve yerinde yapılan botoks uygulaması ile hem çizgiler açılıyor hem de düşen kaş tekrar eski seviyesine dönüyor. Botoks alın bölgesine de uygulandığında ise istenilen kaş şekli de sağlanmış oluyor. Özellikle bu yaşlarda botoks uygulanmaya başlanması çizgilerin derinleşmesini de önlüyor.
-PRP enjeksiyonu göz çevresi aydınlatmada son derece başarılı olsa da 40’lı yaşlardan itibaren yapılması daha uygun bir işlem. 40’lı yaşlarda üst göz kapağında düşme ve fazla derinin olmaya başlaması bir diğer yaşlanma şekli. Bu bazen beraberinde göz altlarında torbalanma da meydana getirebiliyor. Bazı durumlarda bu torbalanma göz altı dolgusu ve botoks uygulaması yaparak azaltılabiliyor. Özellikle dolgu uygulamaları arasında en popüler olan highlight uygulaması olarak bilinen elmacık kemiğinin belirginleştirilmesi alt göz kapağında belirgin bir düzelme sağlıyor. Bunun dışında daha belirgin olan göz altı torbalarının alınması küçük bir operasyonla mümkün. Son zamanlarda sıkça uygulanan bu ameliyat ile hem göz altı torbaları azalmış oluyor hem de ameliyat sonrası morarma ve şişme çok daha az görülüyor.
ÜST GÖZ KAPAĞI DA GENÇLEŞTİRİLEBİLİR
Üst göz kapağı ameliyatının da göz çevresi gençleştirmede etkisi oldukça fazla. Üst göz kapağı etli yapıya sahip olup far veya kalem çekme problemi olanlarda ise hem göz kapağındaki fazla yağ hem de fazla deri uzaklaştırılarak gözlerin daha çok ortaya çıkması sağlanıyor.
Estetik ve Plastik Cerrahi Uzmanı Op.Dr. Aysun Bölükbaşı Mamak, "Göz kapağı ameliyatı esnasında yüze ve göz çevresine yapılacak yağ ve kök hücre enjeksiyonu ise bence bu ameliyatın bonusu gibi düşünülebilir. Yağ dokusu içerisinde bulunan kök hücre hem cilt dokusunu besler, gözeneklerin sıkılaşmasını sağlar hem de kanlanma artışı yaparak ciltte aydınlanmaya sebep olur" diye konuştu.