Gece ağrısı ve sabah tutukluğu iltihaplı romatizma habercisi
Gece yatakta ağrı hissediyorsanız ve ağrı sizi uykunuzdan uyandırıyorsa bu iltihaplı romatizmanın habercisi olabilir
18 Ekim 2017 , Çarşamba 09:42
Fizik Tedavi ve Rehabilitasyon Uzmanı Prof. Dr. Cengiz Bahadır, "Ağrı duyusu gerçekten çok önemli ama insanlar ağrılara gerekli önemi vermeyip hastalık ilerlediğinde doktora başvuruyor. Omurga ağrıları yani sırt-bel-boyun ağrıları günlük yaşamda en sık karşılaştığımız ağrılar olup aynı zamanda 'Nasıl olsa geçer' mantığıyla en çok ihmal edilenler. Omurga ağrıları içinde kesinlikle önemsenmesi gereken ağrılar gece ağrıları. Kişi gece yatakta ağrı hissediyor ve bu ağrı onu uykusundan uyandırıyorsa o zaman bir şeyler ters gidiyor demektir" şeklinde konuştu.
SABAH TUTUKLUĞUNUZ VARSA DOKTORA BAŞVURUN
Gece ağrıları içinde en önemli olanların kanser ağrıları olduğunu fakat bu ağrıların nadir olup ileri yaşlarda rastlandığını aktaran Prof. Dr. Cengiz Bahadır "Daha sık rastladığımız gece ağrısı genellikle genç ve orta yaşlarda görülen, sabaha doğru artan ağrılardır. Eğer bu ağrıya birde sabah tutukluğu ekleniyorsa iltihaplı omurga romatizması yani bilinen adıyla ankilozan spondilit hastalığı olma riski çok yüksek. Ankilozan spondilit, genelde omurgayı bazen omurgaya ek olarak kalça ve diz gibi büyük eklemleri tutan sakatlayıcı bir hastalık. Yıllar içinde tüm omurga kemiklerini birbirine yapıştırıp hastayı öne doğru iki büklüm eğer. En önemli özelliği genelde çok sinsi ilerlemesidir. Ağrı ve hareket kısıtlılığı çok yavaş ilerlediğinden kişiler bunu pek önemsemez. Bu sinsi ilerleme yüzünden ilk ağrı şikayetlerinin başlamasından sonra ortalama tanı konma süresi 4-5 yılı bulur. Bu nedenle ankilozan spondilit hastalığının en önemli ve erken bulgusu olan gece omurga ağrısı olanlar, hele hele bu ağrıyla beraber sabah tutukluğu şikayeti de olan hastalar çok geç olmadan doktora başvurmalı" açıklamasında bulundu.EN AZ 30 DAKİKA SÜRÜYOR
"Yalnız burada bahsettiğimiz sabah tutukluğu herkeste olabilen birkaç dakikalık sabah hamlığı değildir. En az 30 dakika omurga hareketlerini istense de tam yapılamaması ve omurgasının etrafında aşırı bir sertlik hissedilmesi halidir" diyen Prof. Dr. Cengiz Bahadır sözlerini şöyle sürdürdü: "Genelde birkaç saat içinde bazen öğlene doğru bu sertlik gider ve hasta normal hareket etmeye başlar. Ertesi sabah aynı senaryo tekrarlanır."NASIL TEDAVİ EDİLİYOR?
Ankilozan spondilit hastalığının tedavisinde tıbbın artık 15 yıl öncesinde olduğu gibi çaresiz olmadığına dikkat çeken Prof. Dr. Cengiz Bahadır "Yeni çıkan biyolojik tedaviler ile son 10 yılda hastalığın tedavisinde büyük ilerlemeler kaydedildi. Bu hastaların en büyük sorunu olan ve omurga hareketine izin vermeyen dirençli ağrılar artık bu ilaçlar ile kontrol altına alınabiliyor. Ankilozan spondilitte omurga hareketlerinin kısıtlanmasını önleyen en önemli tedavi ilaç değil egzersizdir. İlaçlar ile ağrı düzeltildikten sonra hastaların düzenli egzersiz yapması ile omurganın eğilmesi engellenebiliyor. Ancak asıl problem hastalığın tanısını erken koymak ve omurga kemikleştikten sonra ne ilaç ne egzersiz bunu düzeltemez" şeklinde konuştu.Haberin Devamı