Hapşırmayı engellemek öldürebilir ancak böyle hapşırmak da hasta eder!
Sonbahar kış aylarının gelmesiyle nezle, grip gibi bulaşıcı hastalıkların da mevsimi açıldı. Maske kullanımının azaltılması, toplu taşımada yapılan bazı hatalar da viral hastalıkların daha hızlı yayılmasına yol açıyor. Uzmanlar hapşırığı tutmamak gerektiğini söylüyor ve "hapşırmayı önlemek öldürebilir" diyor ancak hem kendi sağlığımız hem de toplum sağlığı açısından hapşırırken bazı kurallara dikkat etmek gerekiyor.
Selen Serdaroğlu
Selen Serdaroğlu / Posta.com.tr | Hapşırık pek çok farklı nedenden kaynaklanabilir. Hapşırık nezle, girip gibi viral hastalıkların yanı sıra alerjiler, tozlu ortamda bulunma gibi nedenlerle oluşuyor. Burnumuza girerek mukozaya yapışan yabancı parçacıkları atmak için veya dış uyaranlardan dolayı hapşırıyoruz.
University Hospitals Case Medical Center'dan Alerji Uzmanı Dr. Dawn Zacharias mukozadaki yabancı parçacıkların veya dış uyarıcıların vücudumuzdaki histamin salınımını tetiklediğini ve bu histaminlerin de burnumuzda yoğun olarak bulunan sinir hücrelerinde oluşan rahatsızlık nedeniyle hapşırdığımızı söylüyor. Burnumuzda kaşıntı yapan şeyi vücut dışarı atmak istiyor ve sonucunda aniden gelen bir hapşırma isteği oluşuyor. Eğer bu yabancı cismi dışarı atamazsak, ikinci hapşırık geliyor. Kimileri arka arkaya birkaç defa daha hapşırıyor.
"Alerjik bir yapıya sahibim. Evim Mecidiyeköy merkeze çok yakın. İstanbul'da herkesin ulaşımda aktarma noktası olan Mecidiyeköy'e çıkar çıkmaz öksürük ve hapşırık krizi tutardı. 10 dakika öksüre hapşıra yürüdükten belli bir zaman sonra geçerdi. Sanırım zamanla havaya alışıyordum" - Büşra G.
Dr. Zachalias alerjik insanların daha fazla hapşırmasının sebebini ise çevredeki alerjenlerin çok olmasından kaynaklandığını belirtiyor. Örneğin kapalı ofis ortamlarında çok fazla alerjene maruz kalan kişiler ofise girer girmez hapşırabiliyorlar.
"Eski ofisim bir plaza katıydı. Yerler de halı kaplıydı. Bu nedenle ofise gelir gelmez hapşırık krizi tutuyordu. Tıpkı benim gibi alerjik olan iş arkadaşımla karşılıklı hapşırmak artık eğlencemiz haline gelmişti. Ofiste masalarımıza A4 kağıtlara büyük harflerle "çok yaşa" ve "sen de gör" yazdırmıştık ve biri hapşırdığında artık sadece kağıtları gösteriyorduk." - Gülru T.
HAPŞIRIĞI TUTMAK AKCİĞERLERE VE BEYNE ZARAR!
İç Hastalıkları Uzmanı Dr. Neslihan Can Sevil, hapşırma hissi geldiğinde ağzı tamamen kapatmanın, burnu veya nefesi tutarak hapşırığı engellemeye çalışmanın ciddi riskleri olduğundan bahsediyor.
"Hapşırma hissi geldiğinde ağzınızı tamamen kapatır ve nefesinizi tutarsanız akciğerleriniz yırtılabilir. Ayrıca ağzı ve burnu kapatmak, yüksek basıncın dışarı çıkarılamaması nedeniyle beyne zarar verebilir. Bu da felç olma riskiniz yüksek demektir."
Hapşırığın kesilmesi beyin kanamasının yanı sıra, oluşan yüksek basınç nedeniyle göz damarlarının çatlamasına yol açabiliyor veya kulak zarına hasar verebiliyor.
Hapşırığı tutmanın yüksek basınç nedeniyle kalbin durmasına bile yol açabileceğini belirten İç Hastalıkları Uzmanı Dr. Neslihan Can Sevil, "Nezle ve grip gibi viral hastalıkların daha fazla yayılmasını önlemek için özellikle toplum içinde hapşırırken ağzınızı ve burnunuzu kapatmak yerine bir mendile hapşırın veya başınızı başka yöne çevirin" diyor.
"VİRÜSLER EN ÇOK SOLUNUM YOLUYLA BULAŞIYOR"
Çocuk Sağlığı ve Hastalıkları Uzmanı Prof. Dr. Murat Yurdakök de virüslerin esas olarak solunum yolu ile bulaştığını belirtiyor ve bulaşmayı en az seviyede tutmak için öksürme ve hapşırma gibi olaylar sırasında tek kullanımlık kağıt mendil kullanılmasını, enfekte solunum salgılarının günlük kullanımdaki eşya yüzeylerine temasının engellenmesini, böyle bir temas var ise bu eşya yüzeylerinin mutlaka temizliğinin yapılması gerektiğini belirtiyor.
NASIL HAPŞIRILIR?
Bağışıklığı güçlü kişiler grip ya da nezle olsalar da bu hastalıkları ayakta atlatabilirler ancak hastalığı ayakta atlatmak, hasta kişilerin hastalığını bulaştırmayacağı anlamına gelmez. Bu nedenle ofis, okul, toplu taşıma gibi kalabalık ortamlarda öksürüp hapşırırken mikropların yayılmasını önlemek gerekir. Alerjik bir insansanız ve toz alerjisi nedeniyle sürekli hapşıran biriyseniz de yanınızda her zaman tek kullanımlık mendiller taşımalısınız.
Çünkü, ağzımızdan çıkan parçacıklar ne hızla çıkarsa çıksın, aerosol gibi çok küçük parçacıklar havada asılı kalarak metrelerce uzağa taşınabilir.
Aniden gelen hapşırma hissini kontrol etmek kolay değildir. Ayrıca haberimizin başında da bahsettiğimiz gibi hapşırığı tutmak ölümcül soruçlara bile yol açabilir ancak elimize veya çevremizdeki insanlara doğru değil, hapşırdığımızda yayılabilecek partiküllerin başkalarına bulaşmaması için tek kullanımlık bir mendile, mendilimiz yoksa dirsek içine hapşırmalıyız.
AVUÇ İÇİNE HAPŞIRMAYIN!
Avuç içlerimiz hapşırmak için en hatalı yerdir, çünkü hapşırdıktan hemen sonra ellerimizle bir yerlere dokunabilir, örneğin otobüste veya metroda tutunma askılarına dokunarak mikropların başka insanlara bulaşmasına yol açarız.
HASTA OLMAYANLAR VİRAL HASTALIKLARDAN NASIL KORUNABİLİR?
Kulak Burun Boğaz ve Baş Boyun Cerrahisi Uzmanı Doç. Dr. Seçkin Ulusoy, bulaşıcı hastalıklardan korunmanın etkili yollarını bizler için anlatıyor.
- 1. Elleri gün içerisinde sık sık antiseptik solüsyonlar veya sabunlu suyla yıkayın.
- 2. Bulaşıcı hastalıklardan korumak için eksik olan aşılar mevcutsa tamamlanmalı. (Bu haber ilginizi çekebilir: Grip aşısını kimler olabilir? Ne zaman yapılmalıdır?)
- 3. Evdeki odaları ve okul dönemi boyunca sınıfları, kısaca kapalı ortamları daima havalandırın.
- 4. Hastalarla temastan ve ortak eşya kullanımından kaçının.
- 5. Hasta olduğu bilinen kişilere bir metreden fazla yaklaşmayın. Hasta ile ilgilenmek durumundaysanız ağzınızı ve burnunuzu kapatacak maske kullanın.
- 6. Mevsim özelliklerine uygun giyinin. Halk arasında virüslerin çok soğuk havalarda veya karda yayılmayacağı inancı var ancak bu gerçekleri yansıtmıyor. Grip etkeni olan influenza virüsü, tüm hava koşullarında yaşayabiliyor. Çünkü virüsün soğukta yayılma hızı azalsa da vücuda girdiğinde vücut ısısıyla aktive oluyor ve hızlı biçimde çoğalıyor.
Bağışıklık sisteminin sağlam olmasında her türlü vitaminleri içeren meyve ve sebzelerin yanında minerallerin dengeli tüketilmesinin öneminden bahseden Doç. Dr. Seçkin Ulusoy, "Bağışıklık sistemi, sadece C vitamini-ekinezya gibi doğal ürünlere bağlı olmayıp tüm vitaminler ve güneş ışığının da uygun dozda alınmasıyla yeterince güçlü olacaktır." diyor.
- Diyabeti olanlarda göz muayenesi şart!
- Üşümenizin nedeni D vitamini eksikliği olabilir
- Gözünüzün önünde aniden şimşek çakıyorsa dikkat! Sinsice ilerleyip körlüğe neden olabiliyor, eğer böyle gözüküyorsa soluğu hastanede alın!
- Tedavi edilmeyen anal fissür hastalığına dikkat!
- Rahim ağzı kanserinin belirtileri nelerdir?