Utanılacak bir durum değil! Her dört kadından birinde görülüyor

‘Pelvik taban kasları’, leğen kemiği olarak bilinen pelvis kemiğinin tabanında yer alan öndeki kasık kemiğinden arkadaki kuyruk sokumuna uzanan, işeme, dışkılama ve cinsel fonksiyonlarda önemli görevleri bulunan kas grubu olarak karşımıza çıkıyor. Bu kaslar aynı zamanda pelvis bölgesinde bulunan organlarımızdan mesane(idrarınızı tutan torba), rahim – prostat ve rektumu(vücudunuzun katı atıkları depoladığı kalın bağırsağın sonundaki alan) da aşağıdan hamak gibi destekliyor. Normalde, vücudunuz pelvik taban kaslarını sıkıp gevşettiği için tuvalete sorunsuz bir şekilde gidebilirsiniz. Fakat, pelvik taban disfonksiyonunuz varsa, vücudunuz olması gerektiği gibi bu kasları kasıp gevşetemez.

Utanılacak bir durum değil!

Kaslarınız zayıflamışsa, öksürdüğünüzde, hapşırdığınızda veya zorlandığınızda idrar kaçırmanın oldukça yaygın ve utanmanıza gerek olmadığına vurgu yapan Fizyoterapist Yeşim Ergen, “Pelvik taban kaslarının gerginlik-gevşeyememe durumu veya zayıflığında pelvik taban problemleri ortaya çıkabilir. Semptomlar arasında kabızlık, dışkılamak için zorlanma, idrar veya dışkı kaçırma, kronik pelvik ağrı,ağrılı regl dönemi ve sık idrara çıkma ihtiyacı vardır. Kadınlar, cinsel ilişki sırasında ağrı hissedebilir, erkekler sertleşme sorunu yaşayabilir” dedi.

Bu kasların zayıflaması hangi sorunları ortaya çıkarıyor

Bu soruna birçok durumun neden olabileceğinin altını çizen Ergen, sözlerini şöyle sürdürdü: “Yaşlanma, hamilelik, doğum sayısı, zorlu doğum süreci, ameliyat geçmişi (rahim - bağırsak - idrar yolları ameliyatları), aşırı kilo (obezite), devamlı kabızlık - aşırı ıkınma - tuvalette uzun süreli oturma, sık sık ve uzun süre ağırlık kaldırmak ve kronik öksürük risk faktörlerinin başında geliyor. Pelvik taban kasları gerildiğinde ve gevşeyemediğinde “Hipertonik pelvik taban” ortaya çıkar.

Pelvik tabanı gergin olan birçok kişi kabızlık, ağrılı seks, idrara çıkmada aciliyet hissi ve pelvik ağrı yaşayabilir. Bu sorunların tedavi sürecinde ise rehabilitasyon süreçleri öne çıkıyor. Fizyoterapi programı manuel terapi, elektrik stimülasyonu, davranış değişiklikleri-mesane eğitimi ve detaylı bir muayeneden sonra kişinin ihtiyacına göre kuvvetlendirme ve/veya gevşeme egzersizlerini içerebilir. Bu program pelvik taban kas gücünü, dayanıklılığını, gevşemeyi ve bunların kombinasyonunu geliştirmek için kullanılır. “

Egzersizler nasıl fayda sağlıyor?

Ergen, “Hemen hemen tüm durumlarda, zayıflamış pelvik taban kasları pelvik taban egzersizleri ile güçlendirilebilir. Çünkü bu kaslar vücuttaki diğer kaslar gibidir - düzenli egzersizle güçlenirler. Bu hareketler acil olarak daha sık idrara çıkma ihtiyacı duyan kadınlar için de yararlı olabilir. Bu fiziksel aktiviteler hamile kadınlar için ise vücudun, büyüyen bebeği desteklemesine ve doğumdan sonra mesane veya bağırsak sorunu olma olasılığını azaltmasına yardımcı olacaktır.

Bebek doğmadan önceki güçlü kaslar, doğumdan sonra daha kolay normale dönecektir. Doğumdan sonra uygulanmasında ise ileride oluşabilecek idrar kaçırmaları, mesane ve bağırsak sarkmalarını önler, kadının cinsel fonksiyonlarını da düzeltir. Kadınlar yaşlandıkça, menopozdan sonraki hormon değişiklikleri mesane kontrolünü etkileyebilir ve pelvik taban kaslarını zayıflatabilir. Bu egzersizler, menopozun pelvik destek ve mesane kontrolü üzerindeki etkilerini azaltmaya yardımcı olabilir” diye konuştu.

Bu egzersizlerin cinsel ilişkiye etkisi nedir?

Güçlü pelvik taban kasları, cinsel ilişki sırasında artan his ve daha güçlü orgazmlar anlamına da gelebileceğini söyleyen Ergen, sözlerine şunları ekledi: “Pelvik taban kaslarını güçlendirmek ve eğitmek, erektil disfonksiyon semptomlarını da azaltmaya yardımcı olabilir. Ağrılı seks öyküsünde ise durum daha farklı ve karmaşık olabilir. Kişinin pelvik taban kasları normalden daha kasılı halde veya tetik noktaya sahipse öncelikle kasın normal tonusuna dönmesi sağlanmalıdır.”