Diyette en çok yapılan hatalar

Saat 21.30-22.00 gibi uyuyan bir insan 18.00’den sonra yemek yemeyebilir ancak çok daha geç saatlere kadar ayakta kalan kişiler için bu kesinlikle doğru bir yaklaşım değildir. Her insanın yaşama düzeni, besin tercihleri ve biyolojik ritmi farklıdır. Önemli olan uyumadan 3.5-4 saat önce akşam yemeğinin yenilmiş olması ve yenilecekse uyumadan 1.5-2 saat öncesinde son ara öğünün yapılmış olmasıdır.

MENOPOZA GİREN KADINLAR ONLARCA KİLO ALIRLAR!

Kadın için menopozla birlikte vücuttaki östrojen seviyelerinin ciddi derecede düşüyor olması metabolizmayı yavaşlatır; çünkü östrojen anabolik (doku gelişimini uyaran) bir hormondur. Vücutta azaldığı zaman da metabolizmada bunun etkileri görülür. Menopoz döneminde egzersiz yapan kadınlarda bile 2-3 kilo arası bir kilo artışı görülebilir. Yediklerine dikkat eden hareket eden kadınlar bu dönemi çok daha az hasarla atlatırlar.

VITAMİN-MİNERAL DESTEĞİ ALMAK KİLO ALDIRIR!

Vitamin ve minerallerin hiçbiri kilo aldırmaz. Tek başına ve yoğun bir şekilde B vitaminleri ve demir takviyesi kullanmak biraz iştah artırabilir. Ancak piyasadaki hiçbir multivitamin-mineral kompleksinin içeriğindeki B vitaminleri ve demir iştah artıracak kadar yüksek değildir. Vitamin-mineral kullanmak kilo aldırmaz. Hatta Türkiye Endokrinoloji ve Metabolizma Derneği obezite kılavuzunda 3 ay ve daha uzun süre 1200 kalori ve altı diyet yapanlara vitamin ve mineral desteği önerilir.

SADECE SPORLA KİLO VERMEYE ÇALIŞMAK!

Yaptığınız fiziksel aktivite ve egzersize aşırı anlam yüklemek, sadece yaptığınız sporun zayıflamanızı sağlayacağına inanmak maalesef sizi sadece hüsrana götürür. Spor salonları, yıllardır gelmesine rağmen bir türlü kilo veremeyen ve mutsuz bir sürü insana ev sahipliği yapar. Spor salonuna girip 300-400 kalori yaktıktan sonra çıkışta “Çok yoruldum”, “Çok acıktım” diyerek 500-600 kalorilik bir öğün yaparsanız yaptığınız egzersiz de, emeğiniz de, yorgunluğunuz da çöpe gitmiş demektir. Birçok insan, spor yapıyor olmayı vicdanen kendini rahatlama yöntemi olarak kullanır. Yaptığınız aktivitelere aşırı anlamlar yüklemekten kaçının ve ne yaparsanız yapın sağlıklı bir yaşamın ve sağlıklı bir vücut ağırlığının anahtarının beslenme olduğunu unutmayın.

AŞIRI EGZERSİZ YAPMAK!

Ne kadar çok ve ne kadar yoğun egzersiz yapılırsa o kadar kısa sürede ve fazla miktarda kilo verileceğinin sanılması en büyük diyet hatalarından birisidir. Çünkü yapılan egzersizin şiddeti değil, düzenli olması kilo kaybında daha etkilidir. Mesela haftada bir gün 3 saat egzersiz yapmak yerine haftada 5-6 kez 30-35 dakika egzersiz yapmak çok daha etkilidir. Beden, egzersizin şiddetinden çok düzenine cevap verir. Üstelik aşırı egzersiz yapmaya çalışmak sürdürülemez ve gerçekçi değildir.

SİGARA BIRAKMAK KİLO ALDIRIR!

Aslında bu önerme de kısmen yanlıştır. Neden mi? Sigaranın minimal düzeyde metabolizma hızlandırma özelliği vardır, ancak sigarayı bırakanlarda asıl kilo aldıran şey sigara alışkanlığının yerine koydukları atıştırma ve yanlış besin tercihleridir. Sigara bırakmanın metabolizmadaki etkileri maksimum 3-4 ay içerisinde yok olur. Dolayısıyla sigarayı bırakmasının üzerinden 1-2 yıl geçmiş kişiler sigarayı suçlamadan önce değişen beslenme alışkanlıklarına ve miktarlarına dikkat etmelidirler.

ZAYIFLAMA İLAÇLARI KULLANMAK!

Mucize zayıflama arayışları kimi zaman ne olduğu belli olmayan uzak doğudan ithal besin destekleri veya bazı medikal ilaçlarla zayıflamaya çalışmakla son bulur. Özellikle denetimin ve yasal süreçlerin çok yavaş ve yetersiz kaldığı internet ortamında satılan çaylar, biber hapları ve buna benzer ürünler karaciğer yetmezliği, böbrek ve kalp yetmezliği gibi çok ciddi sağlık sorunlarına yol açarak ölüme dahi neden olabilir. Ünlülerin promosyonda kullanıldığı bitki çayları, besin takviyeleri gibi ürünleri kesinlikle doktorunuza danışmadan kullanmayın. Sağlığınız için sakın internetten veya sosyal medya üzerinden reklam yapan ne olduğu belli olmayan denetimsiz ürünleri tüketmeyin.

AZ UYUMAK!

Gerekenden az miktarda uyku vücudun yeterince dinlenmemesine, yorgunluk ve halsizlik hissedilmesine neden olur. Hormonlarımızı etkileyerek daha mutsuz ve depresif hissetmemize neden olabilir. Bu mutsuzluk ve halsizlik hissi daha enerjik hissetmeye çalışmaya, bu da tatlı ve karbonhidrat krizlerine yol açabilir. Ayrıca değişen biyolojik ritim, değişen hormonlar ve stres düzeyinin artması kilo verme sürecini zorlaştırır.

SIFIR YAĞLI BESLENMEK!

Metabolizmamızda birçok hayati fonksiyonda yağlar etkin rol oynar. Birçok hormonun çalışması için yağ gereklidir. Çok düşük yağlı veya yağsız diyetler sağlık açısından tavsiye edilmez. Ayrıca özellikle salataları sıfır yağlı tüketmek yağda eriyen vitaminlerin (A, D, E, K) emilimini azaltır. Az yağlı veya yağsız beslenme bağırsak hareketlerini de yavaşlatır. Ayrıca yağlar tokluk hissinin sağlanması ve uzun süre tok hissedilmesini de sağladığı için abartılmadığı sürece zayıflama da yardımcı bile olurlar.

AŞIRI BİTKİ ÇAYI TÜKETMEK!

Çok fazla miktarda bitki çayı içmek diüretik (idrar söktürücü) etkisinden dolayı vücuttan su ile birlikte minerallerin atılmasını artırır. Bu da düşük tansiyon, halsizlik, yorgunluk gibi sonuçlara yol açabilir. Bitki çayları hiçbir şekilde sade suyun yerini tutmaz. Ne kadar bitki çayı içerseniz için mutlaka ortalama 2-2.5 litre su içmeye devam etmeniz gerekir.

YEMEK HIRSIZLIĞI YAPMAK!

Yemeniz gereken öğünü yedikten sonra etrafınızdaki tabaklardan bir parça tatmak, ortaya gelen tatlıdan 2-3 çatal almak, eşinizin patateslerinden 3-5 adet ağzınıza atmak gibi tipik yemek hırsızlığı davranışları tahmininizden çok daha fazla kilo vermenizi etkiler ve hatta zorlaştırır. Lütfen yemek hırsızlığı yapmak yerine özlediğiniz ve istediğiniz bir öğünü kendiniz alarak tüketin.