Erkekler bu habere dikkat!
Bugün 15 Eylül Dünya Prostat Günü... Erkeklerin adeta korkulu rüyası hâline gelen prostat hastalıklarına karşı alınacak ufak önemlerle, öngörülen olası riskler azaltılabiliyor. Hastalık sürecinde uygulanan doğru tedavi yöntemleriyle de olumsuz tabloların önüne geçilebiliyor. Gelin Prof. Dr. Ateş Kadıoğlu'nın söylediklerine kulak verin
SENİM TANAY KARAKUŞ
senim.tanay@posta.com.tr
Erkeklerde en sık görülen ikinci kanser türü olan prostat kanseri, kansere bağlı ölümlerin önde gelen nedenlerinden biri olarak biliniyor. Ancak her prostat büyümesi, prostat kanseri demek de değil.
15 Eylül Dünya Prostat Günü'nde, erkeklerin korkulu rüyası hâline gelen prostat hastalıkları hakkında merak edilenleri anlatan İstanbul Tıp Fakültesi Üroloji Anabilim Dalı'ndan Prof. Dr. Ateş Kadıoğlu "Doğru bir yaşam tarzı ve düzenli bir beslenme sistemiyle olası riskleri azaltmanız mümkün" diyor ve ekliyor: "Teşhis konar konmaz uygulanmaya başlanan etkin tedavi yöntemleriyle prostat büyümesiyle vedalaşabilirsiniz."
Prostat nedir?
Prostat, sadece erkeklerde bulunan ve idrar yolunun etrafını saran bir salgı bezidir. Prostat; mesanenin altında, makatın önünde, içinden mesaneden idrarı boşaltmaya yarayan kanalın (uretra) geçtiği, testisten ve meni torbasından gelen meninin boşaldığı organdır. Salgıladığı sıvıyla meniye sperm fonksiyonunda önemli rol oynayan bazı maddeleri ekler. Genç erkeklerde ortalama 18-20 gram ölçülen prostat bezi 40 yaşlarına kadar bu boyutta kalır, bu yaşlardan itibaren büyümeye başlar.
Prostat büyümesi nedir, prostat neden büyür?
Prostat büyümesi, prostatın en sık görülen hastalığıdır. İyi huylu prostat büyümesi ya da hekimlerin deyişiyle 'Benign Prostat Hiperplazisi' (BPH), prostat bezinin büyüyerek içinden geçen idrar yolunu sıkıştırması ve buna bağlı idrar yakınmalarının ortaya çıktığı durumdur.
Hastalık genellikle 50 yaşından büyük erkeklerde görülmektedir. Yaşla birlikte şikayetlerde artma gözlenir. Türkiye'de yapılan bir çalışmada bu oran yaklaşık olarak yüzde 24 olarak bildirildi. TÜİK verilerine göre; Türkiye'de yaklaşık 3.2 milyon BPH hastası olduğu tahmin ediliyor. Uluslararası çalışmalarda BPH oranı yüzde 24-35 arası olarak gösteriliyor.
Prostat büyümesinin nedeni, kesin olarak bilinmemekle beraber en iyi bilinen nedeni yaşlanmadır. Prostatın büyümesi ve gelişimi erkeklik hormonlarının etkisi altındadır. Ergenlik döneminden önce erkeklik hormonu salgılaması duran hastalarda prostat büyümesi olur. İlerleyen yaşlarda erkeklik hormonu konsantrasyonu azalmasına rağmen BPH sıklığı artmaktadır. Bu yaşlarda yüksek östrodiol/testosteron seviyelerinin de prostat büyümesine neden olabileceği belirtiliyor. Hastalığın nasıl oluştuğu net olarak bilinmese de ilerleyen yaşın ve erkeklik hormonu maruziyetinin ana etkenler olduğu düşünülmektedir. İleri yaş, erkeklik hormonu, genetik gibi değiştirilemeyen nedenler ile birlikte bazı çevresel ve diyet faktörlerinin de prostat büyümesinde etken olabileceği gösterilmiştir.
Prostat büyümesinin belirtileri nelerdir?
Prostatın iyi huylu büyümesine bağlı olarak Alt Üriner Sistem Semptomları denilen işemenin depolama ve boşaltım evreleriyle ilgili sorunlar ortaya çıkar. Depolama belirtileri; sık idrara çıkma, gece idrar yapma, idrar kaçırma, ani sıkışma hissi olarak bilinmektedir. Boşaltım belirtileri ise; idrara başlama gecikme, aralıklı (kesik kesik) idrar yapma, idrar yapmakta zorlanma, idrar yaparken yanma, idrarı tam boşaltamama şikayetleri olarak tanımlanmaktadır. Prostat büyümesi için gerekli tedavi almayan hastalarda ise hastalığın ilerlemesine bağlı olarak ciddi sorunlar ortaya çıkar. Prostat büyümesi ilerledikçe idrar akımında kademeli olarak azalma görülürken idrar torbasının tam olarak boşalmamasına bağlı olarak mesanede kalan idrar miktarı artar bunun sonucu olarak idrar torbasının ve idrar yollarının yapısında birtakım değişikler olur. İlerleyen dönemlerde ani idrar kesilmesine ve sonda takılmasına gerek duyulabilir.
Uzun dönem tedavisiz kalan hastalarda:
- İdrar torbasında taş oluşumu
- İdrar torbasının yapısının bozulması ve içinde cep oluşması (divertikül).
- Tekrarlayan idrar yolu enfeksiyonları
- Kronik böbrek yetersizliği oluşabilir.
İyi huylu prostat büyümesinin erken tanısı için neler yapmak gerekir?
Prostat büyümesini erken teşhis etmek için bilinen bir tetkik yok. Genel olarak hastanın şikayetleri teşhis koymak için yeterli. Ayrıca hastaların şikayetlerinin şiddetinin belirlenmesinde IPSS adı verilen sorgulama formları kullanılır.Tedavi başlanacak hastalarda idrar tahlili ve idrar akım testi (üroflowmetri) tedavinin takibi açısından yapılması gereken tetkiklerdendir. Ancak prostat büyümesine eşlik eden prostat kanseri ihtimaline karşın tüm hastalar, yıllık olarak kandan prostat spesifik antijen (PSA:prostattan salgılanan ve kana belli oranda geçen bir protein) testi ve parmakla rektal muayene ile değerlendirilmelidir.
HER PROSTAT BÜYÜMESİ KANSERE DÖNÜŞÜR MÜ?
(Haberin devamını okumak için diğer sayfaya geçiniz.)
Prostat büyümesi olan hastalar nasıl tedavi edilir?
BPH tedavi temel olarak 3 kısma ayrılmaktadır:
1-İzlem: Hafif şikayetleri olan veya orta derece şikayetleri olup hayat kalitesinde bozulma olmayan hastalarda hayat tarzı değişikliği çoğu zaman yeterli oluyor. Sıvı alımının kısıtlanması, kafein ve alkol alımının azaltılması gibi önlemler şikayetlerin gerilmesinde etkili. Bu hasta grubunun periyodik olarak doktor kontrolünde olması gerekir.
2-İlaç ile tedavi: Orta-ağır şikayetleri olan hastalarda ise ilk basamak tedavi seçeneğidir. Medikal tedavide kullanılan ilaçlar alfa blokerler, 5 alfa redüktaz inhibitörleri, antikolinerjik ilaçlar ve PDE 5 inhibitörleridir.
a- Alfa bloker ilaçlar: İyi huylu prostat büyümesi tedavisinde şikayetleri gidermek amacıyla kullanılan ilk basamak tedavi şeklidir. Bu ilaçlar prostat çevresindeki kasların kasılmasını engelleyerek ve mesane boynunu gevşeterek idrar akımında düzelme sağlamaktadır. Alfa blokerlerin etkisi 1-2 gün içinde ortaya çıkmaktadır. Bu ilaçların kullanımında tansiyon düşüklüğü, baş dönmesi gibi yan etkiler ortaya çıkabilirken özellikle kullanılan alfa bloker tipine bağlı olarak bazı hastalarda meni azalması sorunu ortaya çıkabilir.
b- Beş alfa redüktaz inhibitörleri: BPH tedavisinde kullanılacak ilaçlardan sadece 5 alfa redüktaz inhibitörleri prostat hacmini küçültürken diğer ilaçlar sadece şikayetlerin gerilemesini sağlamaktadır. Bu ilaçlar prostat 30-40 gramdan büyükse daha etkin olup ani idrar kesilme riskini ve cerrahi müdahale gereksinimini azaltır. Belirtileri düzeltmesi çok uzun zaman alacağı için 1 yıldan uzun süren tedavilerde önerilir. 5 alfa redüktaz inhibitörleri 1 yıl kullanım sonucunda prostat boyutunda yüzde 30 oranında küçülme sağlamaktadır.
Bu ilaçlar tek başlarına kullanılabilir veya bazı hastalarda kombinasyon tedavileri gündeme gelebilir.
Tedavide cerrahi yöntemleri ne zaman öneriyorsunuz?
• İlaç tedavisine rağmen şikayetlerin kötüleşmesi
• Tekrarlayan idrar yolu enfeksiyonu varlığı
• Tekrarlayan idrardan kan gelme öyküsü
• İdrar torbasında taş oluşması
• Kronik böbrek yetersizliği
• Tekrarlayan ani idrar kesilmesi olan hastalarda cerrahi tedavi önerilmelidir.
Cerrahi Tedavi: Tekrarlayan idrar yolu enfeksiyonu, idrardan kan gelmesi, mesane taşı, kronik böbrek yetersizliği gelişen ve tekrarlayan ani idrar kesilmesi olan hastalarda cerrahi tedavi önerilmelidir. İki şekilde yapılmaktadır:
1- Kapalı yöntem olarak bilinen prostatın endoskopik cerrahisi
a-TUR-P: İyi huylu prostat büyümesinin tedavisinde altın standart yöntemdir. İdrar yolundan girilerek prostatın idrar yolunu kapatan kısımları elektrik enerjisi kullanılarak kesilmektedir. Prostat hacmi 80 gramın altında olan hastalarda tercih edilmektedir.
b-Minimal İnvaziv Tedaviler: Trans Uretral Mikrodalga Tedavileri(TUMT), iğne ablasyon tedavisi(TUNA) ve lazer tedavi bu başlık altında sayılabilmektedir. Bu işlemler cerrahi açıdan yüksek riskli hastalarda, kan sulandırıcı ilaç kullananlarda narkoz ihtiyacı olmadığından avantajdır.
Yakın zamanda geliştirilen lazer tedavilerden biri olan Holmium Lazer'in (HoLEP) özellikle büyük prostatı olan hastalarda açık prostat ameliyatı kadar etkin olduğu görülmüştür.
2-Prostatın açık ameliyatla çıkartılması: Açık prostatektomi, prostat büyümesi 80-100 ml üzerinde olan hastalarda yapılmaktadır. İyi huylu prostat büyümesi için yapılan tüm operasyonlardan sonra meninin boşaltımında sorunlar ve nadiren idrar yolunda darlık ortaya çıkabilir.
Her prostat büyümesi kansere dönüşür mü?
İyi huylu prostat büyümesi ve prostat kanseri farklı hastalıklardır. Bu iki hastalık birbirine dönüşmez; fakat aynı hasta da hem iyi huylu prostat büyümesi hem de prostat kanseri bulunabilir. Bu nedenle iyi huylu prostat büyümesi olan hastalarda prostat kanseri taraması mutlaka yapılmalıdır. İyi huylu prostat büyümesi, prostatın transisyonel zon denilen idrar yollarının etrafındaki dokuların büyümesi sonucu oluşmaktadır. Prostat kanserlerinin ise yüzde 20'si bu alandan kaynaklanmaktadır. Bu nedenle iyi huylu prostat hastalığı olan bir hastada prostat kanseri eşlik edebilir. Hatta iyi huylu prostat büyümesi nedeniyle ameliyat olan hastalarda bile prostat kanseri gelişebilir.
Prostat kanseri gelişme riskleri açısından nelere dikkat edilmeli?
Prostat kanseri erken teşhis etmek için 40 yaşından sonra tarama yapılmalıdır. Prostat kanser taraması PSA takibi ve makattan yapılan prostat muayenesinden oluşmaktadır. PSA taraması 40 yaşından sonra bir kez bakılmalı ve 1 ng/ml altında olan hastalarda 8 yıl sonra yıllık olarak kontrol edilmelidir. PSA seviyesi 1 ng/ml üzerinde olan hastalarda ise yakın takibe alınmalıdır. PSA taramasının 75 yaşından sonra bakılması önerilmez. Prostatın parmakla makattan muayenesi gerekir.
Ayrıca etnik köken ve çevresel faktörlerde prostat kanseri açısından risk oluşturmaktadır. Dünyada özellikle Amerika ve Kuzey Avrupa'da prostat kanseri daha sık görülürken, Güney Doğu Asya'da bu risk daha düşüktür. Bu çevresel faktörlerin, beslenme alışkanlığının prostat kanseri gelişiminde rol alabileceğini göstermektedir.
Yaşam tarzı ve beslenme ile hastalık seyrini yavaşlatmak mümkün mü?
İyi huylu prostat büyümesi yaşlanmanın doğal bir sonucu olarak görünse de bazı çevresel ve hayat tarzı faktörleri hastalığın klinik gidişatını etkiliyor.
Özellikle obezite ile iyi huylu prostat büyümesi arasında ilişki olduğu belirtiliyor. Yapılan çalışmalarda artmış vücut ağırlığı, vücut kitle indeksi ve göbek çevresi ile prostat hacmindeki artış doğru orantıda birbirini etkiliyor. İyi huylu prostat büyümesi ve obezite ilişkisini ortaya koyan bir araştırmada, göbek çevresi artmış olanlarda BPH cerrahisi geçirme olasılığının, göbek çevresi normal olanlara göre 2.5 kat artmış olduğu gösterilmiştir. Artmış total enerji alımı, total protein tüketimi, kırmızı et, yağ, tahıllar, ekmek, kümes hayvanları ve nişasta ile beslenme klinik BPH gelişimi ve prostat cerrahisi riskini artırırken sebzeler, meyveler, çoklu doymamış yağ asitleri, linoleik asit ve D vitamini BPH gelişimi riskini azaltmaktadır. Domateste yüksek oranda bulunan likopenin antioksidan etkisi nedeniyle prostat kanserinden koruyucu etkisi olabileceği gösterilmiştir.
Aşırı derece alkol tüketimi BPH bağlı şikayetlerin şiddetlenmesine neden olurken orta derece alkol tüketiminin ise iyi huylu prostat büyümesi için koruyucu özellik taşıdığı bilinmektedir.
Genel olarak obezite, şeker hastalığı kırmızı et ve yağlı diyet BPH oluşmasına neden olurken egzersiz, orta derece alkol tüketimi ve bitkisel kaynaklı gıdalar BPH açısından koruyucu özellik taşımaktadır. Sigaranın BPH ile ilişkisi ise, net olarak bilinmiyor.
Prostat ameliyatı geçiren birinin çocuğu olur mu?
Hem iyi huylu prostat büyümesi ile ilgili şikayetlerin başlama hem de prostat kanseri görülme yaşının ileri olması nedeniyle prostat cerrahisine aday hastalarda çocuk sahibi olma isteği çok sık görülen bir durum değil.
Prostata yönelik ameliyatlar hastalığın iyi ya da kötü huylu olmasına göre farklılıklar gösterir. Kötü huylu yani prostat kanseri nedeniyle yapılan ameliyatlarda prostat kapsülü ile beraber meni yapımına katkıda bulunan 'vesikula seminalis' denilen salgı bezleriyle beraber tamamen çıkarılmaktadır. Bu nedenden dolayı bu hastalarda ameliyattan sonra sperm yapımı olmasına rağmen meni çıkışı olmaz. Bu hastalar ancak yumurtalıktan sperm elde etme yöntemleriyle tüp bebek yöntemi sayesinde çocuk sahibi olabilir.
İyi huylu prostat büyümesi nedeniyle yapılan ameliyatlarda ise sadece prostatın 'adenom' denilen büyüyüp idrar yollarında tıkanıklığa neden olan iç kısmına yönelik bir girişim uygulanır. Bu nedenle bu hastalarda meni yapımında herhangi bir sorun olmaz. Fakat meninin idrar yollarından atılmasını sağlayan prostat yapısının olmaması nedeniyle bu hastaların yaklaşık yüzde 75'inde meni mesaneye kaçar. Bu durum hastaların normal yoldan çocuk sahibi olma ihtimalini oldukça düşürüyor. O nedenle bu hastalarda da üremeye yardımcı yöntemler kullanılarak çocuk sahibi olması sağlanır.
Testosteron tedavileri prostat kanseri riskini artırır mı?
Bilinenin aksine testosteron tedavileri prostat kanseri riskini artırmaz. Hatta yakın zamanda prostat kanseri nedeniyle tedavi olan ve testosteron düşüklüğü saptanan hastalarda bile kullanımı gündeme geldi.. Yapılan çalışmalarda, bu hastalarda bile kanserin tekrarlamasına ya da ilerlemesine yol açmadığı ortaya çıktı. Ancak bu konudaki çalışmaların daha yeni ve uzun dönem sonuçları henüz net olarak bilinmiyor. Tüm bu bilgilere rağmen testosteron tedavisi altındaki hastalarda rutin olarak 3., 6. ve 12. aylarda PSA ve rektal muayene ile prostat değerlendirilmesi yapılması önerilir.
- Elektronik sigara tuzağı! Aroması nedeniyle bağımlılık riski daha yüksek
- Hormon değişimleri kadınlarda idrar kaçırma problemine yol açabilir!
- Kadınlarda idrar kaçırma problemine dikkat!
- Rahim ağzı kanserinin belirtileri nelerdir?
- Kadınların sabah akşam konuşmak istediği 5 cinsel konu! Partnerinizle konuşabilirsiniz