Gribin tedavisi için 6 öneri
Sonbaharla birlikte hava koşullarındaki ani değişimler vücut direncini düşürerek grip ve soğuk algınlığına neden olabiliyor. Grip ve soğuk algınlığı özellikle de kronik rahatsızlığı bulunan hastaları ve çocukları etkiliyor. Peki grip ve soğuk algınlığı için neler yapılmalı? Enfeksiyon Hastalıkları Uzmanı Doç. Dr. Elif Hakko grip ve soğuk algınlığı tedavi sürecini hızlandıran adımları anlattı.
Sık sık değişen hava koşulları grip ve soğuk algınlığı enfeksiyonlarına neden oluyor. Gribin seyrinin tahmin edilemeyen bir hastalık olduğunu ve ciddiyetinin yıldan yıla değişiklik gösterebildiğini belirten Enfeksiyon Hastalıkları Uzmanı Doç. Dr. Elif Hakko, “Grip virüsü 7 güne kadar bulaşıcı olabiliyor. Gripten korunmak için kapalı ve kalabalık alanlardan uzak durulmalı, sık sık el yıkanmalı ve kronik hastalığı olanlar ve 6 yaşından büyük çocuklar mutlaka grip aşısı yaptırmalı” açıklamasında bulundu.
ÇOCUKLAR, YAŞLILAR VE HAMİLELER DİKKAT!
Gripten korunmanın önemli olduğu kadar hastalığa yakalandıktan sonra en hızlı şekilde gribin atlatılmasının da bir o kadar önemli olduğunu vurgulayan Doç. Dr. Elif Hakko, “Grip, hafif seyredebildiği gibi hayati tehlikeye de yol açabilir. Bazı kişiler grip olduklarında daha ağır hastalık geçirirler. Bunlar, çocuklar, yaşlılar, gebeler, kronik hastalığı olan kişilerdir. Grip zatürre, kulak enfeksiyonları, sinüzit, kronik hastalığın kötüleşmesi gibi komplikasyonlara neden olabilir. Kalabalık ortamlardan uzak durmak, hasta olduğu bilinen kişilerle yakın temas etmemek, sık el yıkamak, hastayken kullanılan mendillerin ortada bırakılmaması ve sık el yıkama alınabilecek diğer önlemlerdir” dedi.
ANTİBİYOTİKLER ÜST SOLUNUM YOLU FLORASI ETKİLİYOR
Grip tedavisinin belirtileri azaltmaya yönelik olduğunu söyleyen Doç. Dr. Hakko, “Bağışıklığı tam olan kişilerde antiviral ilaçlar kullanılmaz. Ağrı kesiciler, ateş düşürücüler, öksürük kesiciler kullanılabilir. Hastanın istirahat etmesi ve bol sıvı alması önerilir” önerisinde bulundu. Diyabet, kalp, böbrek hastalıkları, kanser hastaları, gebeler, küçük çocuklar ve 65 yaş üstündeki kişilerin klinik durumları değerlendirilerek antiviral ilaçların kullanımının gündeme gelebildiğini belirten Doç. Dr. Hakko, “Grip bir virüs hastalığı olduğundan antibakteriyel olan antibiyotiklerin tedavide yeri yok. Kullanılması durumunda mevcut üst solunum yolu florası etkilenebilir, daha da kötüsü antibiyotik direncine neden olabilir” dedi. Enfeksiyon Hastalıkları Uzmanı Doç. Dr. Elif Hakko, gribin tedavi sürecini hızlandırmak için önerilerde bulundu.
GRİBİN TEDAVİ SÜRECİNİ HIZLANDIRAN 6 ÖNERİ
• Tedavinizi aksatmayın: Doktorunuzun verdiği tedaviyi aksatmadan uygulayın. Kendi teşhisinizi kendiniz koyup gelişigüzel ilaç kullanmayın. Özellikle tedavi amacıyla alınan antibiyotiklerin faydasından çok zararı olabilir. Grip için reçete edilen ilaçlar; doğrudan enfeksiyona yönelik olmayıp, belirtileri düzeltmeye, hastalığın daha kolay geçirilmesine ve komplikasyonların önlenmesine yardımcı olmak içindir. Antibiyotikler değil; doktorun reçete edeceği ateş düşürücüler, burun solunumunu rahatlatan spreyler, boğaz ağrısı ve yanması için gargaralar ve pastiller, vücut direncini artırmak amacıyla vitaminler kullanılmalı.
• İstirahat edin: Bu dönemde hasta kişi yatağında yatmasa bile kesinlikle vücudu yorucu-yıpratıcı egzersiz ve hareketlerden uzak durulmalı, mutlaka birkaç gün istirahat edilmeli. Grip ciddi derecede işgücü kaybı ve okul çağındaki çocuklarda da ders kaybına neden oluyor. İstirahat edilmezse hem tedavi süreci uzuyor hem de hastalığın oluşturacağı yan etki riskleri artırılmış oluyor. Hasta kişilerin istirahat etmesinin bir diğer avantajı da çalıştıkları kurumlarda başka kişileri hasta etmeyecek ve hastalığı yaymayacak olmalarıdır.
• Yeterli süre boyunca uyuyun: Uyku düzeni vücut sıhhati için en önemli detaylardan biridir. Uyku esnasında, özellikle çocuklarda, hücreler yenileniyor ve melatonin hormonu salgılanıyor. Günlük ortalama 7 saat uyunması organizmanın savunma sistemini güçlendirir.
• Sıvı tüketiminizi azaltmayın: Bol su için. Özellikle karışık bitki çayları da (ıhlamur, kuşburnu, ahududu, yasemin, papatya, böğürtlen...) tüketebilirsiniz. Elbette her fazla şeyin zararı olduğundan, aşırı sıvı tüketiminden de kaçınmalısınız.
• İyi beslenin: Sağlıklı beslenmek, hazır ve işlenmiş gıdalardan uzak durmak bağışıklık sisteminin güçlenmesi açısından önemli.
• Bağışıklık sisteminin güçlenmesi: Stresten uzak durmak, düzenli uyku, yeterli süre dinlenme ve sigaradan uzak durmak önemli.