İçişleri Bakanı Süleyman Soylu, İzmir'de deprem olduğu haberini aldıktan sonra Cumhurbaşkanı Erdoğan’ı saat 03.45-03.50 gibi aradığını belirterek, “Kendileri, 'Giderseniz iyi olur' dedi. 'Milletimiz, çocuklar ürkmüştür. Bu vesileyle orada devletin bulunmasında fayda vardır' dedi. Biz de, 1 saat içerisinde oraya intikal ettik” dedi.
DHA
İçişleri Bakanı Süleyman Soylu, Adalet eski Bakanı İsmail Müftüoğlu'nun Adapazarı'nda merhum eşinin adının yaşatılması amacıyla yaptırdığı Zümrüt Müftüoğlu Aile Sağlık Merkezi'nin açılışına katıldı. Törene Bakan Soylu ile birlikte Sakarya Valisi Çetin Oktay Kaldırım, Sakarya Büyükşehir Belediye Başkanı Ekrem Yüce, CHP Grup Başkanvekili Engin Özkoç, İsmail Müftüoğlu ve çok sayıda davetli katıldı. Törende konuşan İsmail Müftüoğlu, "Elbette insanlar fanidir, baki olan bıraktıkları eserlerdir. İnsanoğlu bu fani dünyada eline geçirdiği imkanları sadece kendi nefsi için değil, fırsat buldukça başkalarına da bu hizmetleri sunmakla mükellef olduğu inancına sahip bir ağabeyinizim ben. Dolayısıyla, bir eser meydana gelmiştir. Bunun sahibi biz değiliz, Cenabıhak lütfetti, biz vasıta olduk. Bugünkü bu eser, hepinizin gayreti ile bir araya geldi" dedi.
'1 SAAT İÇERİSİNDE İZMİR'E İNTİKAL ETTİK'
İzmir'de meydana gelen 4.9 büyüklüğündeki depremi haber almalarının ardından yaşananları anlatan İçişleri Bakanı Süleyman Soylu, "Bu gece sabaha karşı 03.29'da İzmir'de 4.9 büyüklüğünde bir deprem oldu. AFAD başkanımız aradılar, ben de hemen telefona cevap verdim. Genel durumu aldıktan sonra kıymetli Cumhurbaşkanımızı 03.45-03.50 gibi arayarak bilgi arz ettim. Dedim ki, 'Burada bir deprem oldu. İzmir'de' dedim.
Kendileri, 'Giderseniz iyi olur' dedi. 'Milletimiz, çocuklar ürkmüştür. Bu vesileyle orada devletin bulunmasında fayda vardır' dedi. Biz de, hem AFAD başkanımızla, hem ilgili genel müdür arkadaşlarımızla, ilgili milletvekili arkadaşlarımızla beraber 1 saat içerisinde oraya intikal ettik. Bu bir saati şunun için söylüyorum. Bu mesele çok kıymetli bir mesele. Türkiye o hale geldi ki, burası deprem geçiren, depremin acılarını yaşayan ve her afette şahit olduğum gibi depremi yaşadığı an insanların nereye koşuşturdukları belli olmayan, kıyametle dünya arasında bir hali hisseden ve aynı zamanda yüzündeki endişeyi ve ümitsizliği her haliyle anlayabildiğimiz bir tabloyla insanoğlu karşı karşıyadır. Çocukluğumuzdan beri hepimiz şunu duyduk.
Siyah beyaz televizyonlar olur, mikrofonlar uzanır. İnsanlar çaresizdir. Devlet günler sonra gider. Çünkü bazen tepkiden korkar, bazen bir sıkıntı oluşabileceğinden endişe eder. Türkiye özellikle bu tecrübeleri ve bu acıları yaşadıktan sonra, 21'inci yüzyılda Sayın Cumhurbaşkanımızın liderliğinde Simav ve Van depremleri dahil olmak üzere, 'Nerede bu devlet?' lafını söylettirmedi" diye konuştu.
'SON 4 YILDA DÜNYADA EN ÇOK İNSANİ YARDIM YAPAN ÜLKEYİZ'
Türkiye'nin yurt dışında yaptığı yardımlardan bahseden Bakan Soylu, "AFAD Başkanımız 2 ay önce Lübnan'a gitti. Lübnan'da birçok temasta bulundu. Milletimizi çok seviyorlar. Bizim onlarla başka bir kardeşliğimiz var. Orada bizi şöyle tarif ediyorlar. Denizin ardındaki iyilikler ülkesi, denizin ardındaki iyilikler milleti, denizin ardındaki iyilikler lideri. Bunlar kolay elde edilecek tarifler değil. Hiçbirisi değil. Geçen yıl Afganistan'da Taliban geldi. Yoksulluk var, kış var. Oturduk, tüm sivil toplum örgütleriyle 'Acaba bu insanlar bu kışı nasıl geçirecek?' diye düşünüyoruz.
Bir takım tartışmalar yapılabilir, ama şunu ifade edeyim, geçen yıl o tarihten itibaren sürekli Afganistan'a iyilik trenlerimiz gidiyor. Oradaki insanlara, orada bulunanlara, oradaki yoksullara. Filistin'den Yemen'e kadar dünyanın hiçbir yerini yalnız bırakmayan büyük bir milletin evlatlarıyız. Son 4 yılda dünyada en çok insani yardım yapan ülkeyiz. Biz Amerika'dan zengin değiliz. Almanya'dan da zengin değiliz. Ama hayrı, mazluma el uzatmayı bilen büyük bir milletiz. Bu bize ecdadımızın mirasıdır. Bu bize bırakılan büyük bir emanettir" dedi.