Cumhurbaşkanı Erdoğan, AK Parti genel merkezinde Genişletilmiş İl Başkanları Toplantısı'nda açıklamalarda bulundu. Cumhurbaşkanı Erdoğan, CHP lideri Kılıçdaroğlu'na tepki göstererek "Dün Meclis'te 'Tayyip Erdoğan, Suriye meselesini BM'de hiç gündeme getirdi mi?' diye soruyor. Eline dizine sorsun. Defeatle.. Bu zat hiçbir BM toplantısını takip etmemiş. 'Tayyip Erdoğan, bu meseleyi Avrupalılarla hiç konuşmadı' diyor. Müzakere yürüttüğümüzden muhakkak haberi yok. Gerçi bu adamın neyden haberi var ki..." dedi. Sığınmacılarla ilgili tartışmalara da değinen Erdoğan, "Ülkemizde şu anda muhacir olarak bulunan insanları biz görevde olduğumuz sürece geri itmeyiz, ötelemeyiz" ifadelerini kullandı.
Cumhurbaşkanı ve AK Parti Genel Başkanı Recep Tayyip Erdoğan, partisinin genel merkezinde Genişletilmiş İl Başkanları Toplantısı'nda konuştu.
Erdoğan'ın açıklamasından satırbaşları şöyle:
"Genel merkezimizle il ve ilçe teşkilatlarımızla seferberlik ruhuyla çalıştığımızda milletimizin gönül kapılarının bize açık olduğunu gördük. Bu tempoyu düşürmeden yeni araç ve yöntemlerle sürdürerek çalışmalarımızı 2023 Haziranı'na kadar sürdüreceğiz. 1 yıllık süreyi en güzel şekilde değerlendirerek 16'ncı zaferimize ulaşacağız.
2023 SEÇİMİ MESAJI
Her seçim önemlidir, her seçim tarihidir, her seçim kritiktir. 2002 Kasım seçimleri tarihi bir dönüm noktasıydı. 2007 seçimleri vesayetle mücadelemizde yeni bir safhaya geçmemizi sağlamıştı. 2011 seçimleri eser ve hizmet siyasetimizi zirveye taşımıştı. 2015 seçimleri eski günlere dönmek isteyenlerle hesaplaşmaya dönüşmüştü. 2018 seçimler darbe teşebbüsü ve yeni yönetim anlayışıyla girdiğimiz imtihandı. 2023 seçimleri de hem ülkemizin AK Parti hükümetleri dönemindeki kazanımlarının muhasebesi hem de 2053 vizyonumuzun habercisi olarak tarihe nakşedilecektir.
İlk işareti 2008 finans kriziyle başlayan, salgınla büyük merhaleye ulaşan sarsıntıya Rusya-Ukrayna savaşı da katıldı. Tehditler yanında önemli fırsatlar da çıkardı. Ülkemize kazandırdığımız demokrasi ve kalkınma sayesinde pek çok sınavı verdik. Milli iradenin üstünlüğünü tesis ettik. Ülkemizin geri kalmışlığını kaldıracak eser ve hizmetleri hayata geçirdik. Kimi küresel dengesizliklerden, kimi ülkemize kurulan ekonomik tuzaklara rağmen milletimizin refah seviyesini geçmişle mukayese edilemeyecek düzeyde yükselttik. Şimdi tüm bu emeklerin, fedakarlıkların asıl meyvesini toplayacağımız büyük ve güçlü Türkiye'nin inşasını tamamlayacağımız bir dönemin eşiğindeyiz.
KILIÇDAROĞLU'NA BM TEPKİSİ
Bu seçim AK Parti için, Tayyip Erdoğan için değil Türkiye için önemlidir. Türkiye'nin dünyanın en büyük 10 ekonomisi arasına girmesi 2023'te yapılacak tercihe bağlıdır. Çünkü bu bizim çabamız. Muhalefetin tek taahhüdü Türkiye'yi 20 yıl öncesine götürmektedir. Kılıçdaroğlu, muhalefet adına yeni ve daha iddialı bir hedef ortaya koydu. Kavga etmeye geldiğini açıkça söyledi. Uzunca zamandır bu zatın söylediklerinin yarısı yalan, yarısı yanlış. Dün Meclis'te 'Tayyip Erdoğan, Suriye meselesini BM'de hiç gündeme getirdi mi?' diye soruyor. Eline dizine sorsun. Defeatle.. Bu zat hiçbir BM toplantısını takip etmemiş. 'Tayyip Erdoğan, bu meseleyi Avrupalılarla hiç konuşmadı' diyor. Müzakere yürüttüğümüzden muhakkak haberi yok. Gerçi bu adamın neyden haberi var ki...
Sürekli örnek verdiği bürokratik kariyeri ülkemizin en büyük utanç sayfalarından biridir. Kendisinin ülkenin ve milletin herhangi bir meselesi hakkında dişe dokunur bir teklifine rastlamadık. Pek çok terör örgütünün maşalığını yaptığının şahidiyiz. Bu adamı nerede görürsünüz? Ankara'dan İstanbul'a teröristlerle kol kola yürüdüğünü görürsünüz. Teröristlere, yandaşlarıyla beraber onların cenaze törenlerine katıldığını görürsünüz. Hiç bir terör örgütüne kullanmadığı ifadelerle bizi saldırana parti sözcümüz gereken cevabı verdi.
"BİZ KAVGA ETTİK, SEN EDEMEZSİN"
'Kavga etmeye gelirim', 'Ya bana katılın ya önümden çekilin' meydan okumasını ben farklı bir yere koyuyorum. Siyasette meydan okuma vardır. Bu FETÖ'cüler bizi, kaldığımız yeri bombalamadılar mı? Biz Atatürk Havalimanı'na geldiğimizde on binler oradaydı, ama bu Bay Kemal tankların arasından FETÖ'cülerin desteğiyle çıkıp Bakırköy Belediye Başkanı'nın evine gitti. Böyle ürkek, korkak, pısırık, zavallı birisidir. Daha sonra da utanmadan 'Haberim olsaydı ben de beklerdim' diyor. Orada on binler neyi bekliyor. Sende öyle bir yürek yok. Yeri geldi vesayet odakları ile biz kavga ettik. Biz ettik, sen edemezsin. Göreve geldiğimizden bu yana terörün kökünü kazıdık mı? Kazıdık. Kazımaya devam ediyor muyuz? Ediyoruz. Sınır içinde, sınır dışında her şeye rağmen, başta Amerika olmak üzere Avrupa'nın değişik ülkeleri binlerce TIR dolusu silah, mühimmat her şeyi teröristlere gönderdiler. Kendileri ile Bay Kemal bunun mücadelesini verdik. Bu silahları kime gönderiyorsunuz? Onlarla mücadeleyi biz veriyoruz, vermeye de devam edeceğiz. Bunların sözlerine güven olmaz. Bizim bu işlerle alakamız yok derler, tehdit oluştururlar.
Son olarak 15 Temmuz gecesi korkaklar TV karşısında kahvesini yudumlarken, biz Türkiye'yi teslim almak isteyen hainlerle mücadele ettik. Vatanımızın bekasına, insanımızın birlik ve beraberliğine asla halel getirmedik. Bunlar kiminle kavga etmeye geliyor. CHP'nin geçmişine baktığımızda kiminle kavga etmeye geldiği açıkça görülüyor. Bunlar milletle, milletin hak ve özgürlük kazanımıyla kavga etmeye geliyor. Sefaleti hortlatmak için kavga etmeye geliyor. Ülkemizin başını bölgesinde eğecek kepazelikler sergilemeye geliyor. Bunlar milletin başına bela olmaya geliyor. Buna izin vermeyeceğiz. Bunların o yılan dillerinin, sahte söylemlerinin arkasındaki gerçek niyetlerini göstererek tamamını da sandığa gömeceğiz.
SIĞINMACI TARTIŞMASI
Masa diye kurdukları 6 benzemez ittifakı titremeye, dökülmeye başladı. Ortak aday belirleyemeyenlerin ülkenin kritik meselelerinde kararlı tutum koyamayacaklarını görmek için allame olmaya gerek yok. Kimi çıkıyor iftihar meselesi eserlere çatıyor, diğeri çıkıyor gençlerin kıyafet ve eğitim haklarına saldırıyor. Kimi çıkıyor sığınmacı düşmanlığı üzerinden nefret suçları işliyor. Kimi çıkıyor kibriyle, hırsıyla herkesi ötekileştiriyor. Kimi çıkıyor kabiliyetsizliğini başkalarına suç atarak gizlemeye çalışıyor. Kimi çıkıyor siyasi ve ekonomik krizlerin ateşiyle yanan dünyada ülkemize köstek oluyor. Ülkemizde şu anda muhacir olarak bulunan bu insanları biz ne Bay Kemal'in dedikleriyle ne yandaşlarıyla bu ülkeden bu görevde olduğumuz sürece asla geri itmeyiz. Bay Kemal senin dün söylediğin bugün yoktur. Ama biz farklı bir medeniyetten geliyoruz.
Bu medeniyette muhacirlik, ensarlık var. 'Ölümden ölüm beğen' diyenlerin kovduğu, bize sığınan kardeşlerimize kapılarımızı nasıl açtıysak bundan sonra da aynı şekilde korumaya devam edeceğiz. Bu kardeşlerimizden kendi tasarruflarıyla, insiyatifleriyle geri dönmek isteyenler olduğunda zaten onlar geri döneceklerdir. Ama biz onları asla silahla, silah sayayarak düşmana teslim etmeyiz Bay Kemal, bunu böyle bilesin. Biz bu görevde olduğumuz sürece bu kardeşlerimizi bu ülkeden geri gönderemeyeceksiniz. Bunu öğrenen, bunu bilen, bunu duyan Suriyeli, Afgan hepsi bir gönül huzuru içine giriyor. Onların ülkelerinden kaçışları hepsi sadece bir sığınmadır. Bizler bu muhacir kardeşlerimize ensar görevini yapıyoruz, yapmaya da devam edeceğiz.
"BİZ ESER ÜRETİYORUZ"
Rize - Artvin Havalimanı'nın açılışını cumartesi günü yapıyoruz. Biz eser üretiyoruz Bay Kemal. Ya bir dikili mumun var mı onu göster. Yapılanları hakaretle eleştirmektir. Bir taraftan otoyollarımızı, otobanlarımızı, tünellerimizi devam ettiriyoruz.
SIKINTILARIN HİÇBİRİ ÇÖZÜMSÜZ DEĞİLDİR, KALICI DEĞİLDİR
Enerji ve ham madde fiyatlarındaki artışlar, tedarik zincirindeki bozulmalar tüm dünyada enflasyonu azdırmıştır. Bu tablo fiyat artışları olarak karşımıza çıkmaktadır. Türkiye, uzunca süredir döviz kuru ve faiz oranları üzerinden maruz kaldığı bir saldırıyla mücadele etmektedir. Milletimiz ciddi bir hayat pahalılığı ile karşı karşıya kalmıştır. Ekonomi programımızın ilk ayağı ülkemizi dünyanın en büyük 10 ekonomisi arasına sokmaktan vazgeçmemektir. İkinci ayağı istihdama öncelik vermektir. Üçüncü olarak da fiyat artışlarını kontrol altına almak, diğer yandan gelirleri yükseltmektir. Türkiye'nin salgın ve ardından başlayan savaş sürecinde trilyonlarca kaynağı olanlardan daha iyi bir yönetim sergilediğini kimse inkar edemez. Sıkıntıların hiçbiri çözümsüz değildir, kalıcı değildir. Elbette bedeller ödüyoruz, sıkıntılar çekiyoruz. Hepsinin de karşılığını fazlasıyla alıyoruz, alacağız. Milletimizden sabırlı olmasını, bizi desteklemesini istiyorum. Kimi şükürsüzlerin, kimi kalbi kararmış yeminli ülke düşmanlarının çıkardıkları yaygaraların sebebi milletimizin derdi ile dertlenmek değildir. Bunlar kendi küçük çıkarlarının peşinde olan bencillerdir.