Cumhurbaşkanlığı’nda yürütülen çalışmada, belirli sayıda imzayla halkın yasama süreçlerine katılımına imkân tanınması, vatandaşlara halk vetosu ve referandum talep etme hakkının verilmesi gibi önemli başlıklar bulunuyor. Çalışmada, 'partili Cumhurbaşkanı'nın ardından, 'partili memur' döneminin de işareti verildi. İşte detaylar.
Cumhurbaşkanlığı’nda yürütülen ve mevcut politika kurullarının faaliyetleri ve hedeflerini içeren çalışmada, seçimlerden sonra gündeme gelmesi beklenen “yeni anayasanın” şifreleri de yer aldı.
Milliyet'ten Ayşegül Kahvecioğlu'nun haberine göre, belirli sayıda imzayla halkın yasama süreçlerine katılımına imkân tanınması, vatandaşlara halk vetosu ve referandum talep etme hakkının verilmesi gibi önemli başlıkların bulunduğu çalışmada, “partili Cumhurbaşkanı”nın ardından, “partili memur” döneminin de işareti verildi. Siyasi partilere üyelik bakımından memurlarla ilgili genel bir yasak getirilmemesi, tarafsız kamu hizmetinin yürütülmesini temin edecek önlemler alınmak suretiyle katılım hakkının güçlendirilmesi, anayasada yeni bir hak olarak “adalet hakkı”nın tanımlanması, anayasal hakların tamamı için bireysel başvuruya imkan tanınması, Yüce Divan kararlarına itiraz yolu açılması gibi öneriler sıralandı. Çalışmada kanun ve cumhurbaşkanlığı kararnamelerinin alanlarının netleştirilmesi gerektiğine de vurgu yapıldı.
Hükümetin yeni anayasa çalışmasını şekillendirmesi beklenen başlıklar özetle şöyle:
‘ŞEHİTLER ANILMALI’
Yeni anayasada “başlangıç” bölümüne yeniden yer verilmeli ancak söz konusu bölüm yürürlüktekinin aksine kapsayıcı, edebi ve özlü bir biçimde ele alınmalıdır. Bu bölümde vesayete karşı bir duruş sergilenerek kurucu değerlere referans verilmeli, demokrasi için şehit olanlar anılmalı, pozitif bir dil kullanılmalı, kapsayıcı bir Türk milleti tanımı yapılmalıdır.
Cumhuriyet, üniter yapı, adalet ve insan haklarına dayanan, demokratik, laik, sosyal ve hukuk devleti ilkeleri, yeni anayasanın da kaideleri olmalıdır. Ayrıca devletin resmi dilinin Türkçe olması, bayrağının ay yıldızlı al bayrak, milli marşının İstiklâl Marşı ve başkentinin Ankara olması da tartışmaya açık değildir.
Kuvvetler ayrılığı ilkesi, yapısal değil işlevsel olmalıdır. Yargı idaresi kurulu üyeleri, halkın seçtiklerine seçtirilmelidir.