Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, NATO toplantısına katılmak üzere Londra'ya gidiyor. Cumhurbaşkanı görüşme öncesinde önemli açıklamalarda bulundu.
Cumhurbaşkanı Erdoğan NATO toplantısına katılmak üzere Londra'ya gidiyor. Erdoğan, kritik görüşmeler yapacağı zirve öncesinde Esenboğa Havalimanı'nda önemli açıklamalar yaptı. Açıklamasında FETÖ firarisi Adil Öksüz hakkındaki soruya da cevap veren Erdoğan 'Şu anda ona benzer yüzlerce binlerce biliyorsunuz FETÖ’cü terörist buralarda yaşıyor. Biz bunların hepsini istedik. İstedik ama adreslerini vererek istedik. Buna rağmen buraların yönetimleri bu FETÖ’cü teröristleri bize bugüne kadar teslim etmedi. Edenler yok mu? Edilenler de var. Edildiği zaman açıklamasını da yapıyoruz. İçişleri Bakanlığı'mız yapılacak herhangi bir operasyonla karga tulumba alır gelir mi, o ayrı bir konu' ifadelerini kullandı.
Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın açıklamalarından satır başları:
Londra’da müttefiklerin NATO’ya vurgu yapması bizim için temel bir önceliktir. Toplantıda Çin ve Rusya ile ilişkilerin de gündeme gelmesi bekleniyor. Çin ile karşılıklı anlayışa dayalı yapıcı angajmanı destekliyoruz. Rusya ise uluslararası alanda önde gelen aktörlerden biridir. Türkiye coğrafi konumunun gereği olarak kendi öncelikleri çerçevesinde NATO ile işbirliği halinde çok yönlü bir dış politika yürütmektedir. Rusya ve diğer ülkelerle olan iyi ilişkilerimiz, müttefiklerimizle olan münasebetlerimizin alternatifi değil tam anlamıyla tamamlayıcısıdır.
NATO’nun sağladığı güvenlik şemsiyesi bizim için çok önemli. Ancak ittifakın bir yenilenme ihtiyacı içinde olduğu da açıktır. 2000’lerin bakış açısıyla bugünü kavrayamayız. NATO’nun bilhassa terör örgütlerinden kaynaklanan asimetrik tehditler karşısında çok daha kararlı, etkin davranması gerekiyor. Günümüzün tehdit önceliklerine göre NATO’nun kendini güncellemesi açıktır. Zira güvenliğin bölünmezliği, dayanışma ve beraberlik ruhu NATO ittifakını ayakta tutan taşıyıcı sütunlardır.
Alternatif aramak yerine NATO güçlendirilmeli
Aynı şekilde NATO’nun caydırıcılığını azaltacak popülist beyanlardan da uzak durulmalıdır. Alternatif aramak yerine NATO’yu daha güçlü kılacak çalışmalar içinde olmalarını bekliyoruz. NATO’nun da hududu olan güney sınırlarımızda ülkemizle beraber Avrupa’yı ve tüm müttefikleri etkileyen hadiseler yaşanıyor. Terör çatışma ve bunların tetiklediği düzensiz göç hareketleri Avrupa Atlantik coğrafyasının tamamında istikrarı tehdit ediyor. Türkiye göç akınlarının önlenmesi bağlamında kritik roller üstlenen bir ülkedir. Ülkemiz NATO’nun vazgeçilmez bir ortağıdır. Müttefiklerimizin bizimle sergileyecekleri samimi dayanışma ittifakımızı zayıflatmaz, tam tersine güçlendirir. Bu mesajımızı müttefiklerimize açıkça verecek, terör karşısında ilkeli bir tavır göstermelerini kendilerinden isteyeceğiz.
Terörle mücadelesinde ülkemize amasız fakatsız destek verilmesini istiyoruz. Londra toplantısı ittifakın 2020’li yıllara kendini uyarlamasının da ilk adımı olacaktır. Bazı çevreler art niyetli şekilde ülkemizin NATO’ya mensubiyetini gölgelemeye çalışsalar da bizim duruşumuz ve yerimiz bellidir. Ülkemizle ilgili kötü niyetli tartışmaları dikkate almadık, almıyoruz. Gittiğimiz Londra’da bazı devlet başkanlarıyla da görüşmelerimiz olacak. Bugün Fransa ve Almanya liderleriyle beraber bir dörtlü zirve toplantısını yapacağız. Suriye ve Libya başta olmak üzere bölgesel konuları ele alacağız. Hem barış pınarında gelinen son durumu hem de Suriyeli sığınmacıların geri dönüşleriyle ilgili projelerimizi anlatma fırsatı bulacağız. Türkiye’nin PKK YPG ile mücadele kararlılığını en üst düzeyde ifade edeceğiz.
SORU: Baca düzenlemesini veto ettiniz. Düzenlemeyle ilgili kararınızı değiştirmenizde ne etkili oldu? Santrallerle ilgili süreç nasıl işleyecek?
Her şeyden önce bu erteleme tabi ilk defa önümüze gelmiyor. Daha önce de bu talep geldi. Ve bu ertelemeler yapıldı. Ne yazık ki yüklenici firmalar maalesef buralardaki filtre çalışmalarını gerçekleştirmediler. Ve şimdi yeniden tekrar bir süre uzatımı talebinde bulunuyorlar. Biz tabi bir şeyde kararlılığımız var. Dünyada biliyorsunuz Paris sözleşmesiyle bir süreci yaşadık, yaşıyoruz. Orada da işte bu iklim değişikliğiyle ilgili önümüze teklifler geldi. Fakat bu teklifleri getirenler sözlerinde durmadılar. Biz imzayı atmadık. Dedik ki biz böyle bir teklifi zaten parlamentodan da geçiremeyiz. Kaldı ki şu anda Amerika da başta olmak üzere, Amerika da bunu imzalamış değil. Derdimiz ne? Yenilenebilir enerji konusunda bir defa havanın kirletilmesine, insanımızın temiz havayı solumasına fırsat vermeyen bu tür kuruluşları ilahiyane çalıştıramayız.
Yıl sonu itibariyle süre doluyor
Yapılacak olan neydi? Bu termik santrallerde, başta satışında bu filtrasyonun yapılması kaydı var, kararı var. Ama siz bu karara uymazsanız, siz çok daha fazla para kazanacaksınız diye biz halkımızın zehirlenmesine fırsat vermeyiz. Bu yıl sonu itibariyle süre doluyor. Yıl sonuna kadar kendileri ne gibi adımlar atarlar bilemem. Ama biz şu an itibariyle 2022 sonuna kadar buna imkan verelim, böyle bir şeyi kabul etmem mümkün değildi. Çünkü bir tarafta halkım var, bir tarafta da buradaki sermaye var. kusura bakmasınlar biz bu adımı attık. Büyük ihtimal bu yeniden bir ihaleye girer, bu işin başka bir çıkışı yoktur.
SORU: Termik santral düzenlemesi AK Parti’nindi. Kaygılarınızı AK Parti grubuna iletmiş miydiniz?
Tabi o dönemde de yine aynı şeyler gündemimizde oldu. Bunları hep söyledik, konuştuk. Bakın bu bacalara filtreleri yerleştirmezseniz bu işin süresi hemen anında kısıtlanır. Tabi verilen sözler ne demek? “Tabi ki biz bunu yapacağız, biz de insanımızı düşünüyoruz vesaire…” Maalesef verdikleri sözü tutmadılar. Şimdi kendileriyle görüştüğümüzde şöyle oldu böyle oldu hala bunları konuşuyorlar. Kardeşim istediğim kadar düşürdüm de, ben halkıma bakıyorum. Halkım diyor ki “yaşamakta sıkıntı çekiyoruz” Şu anda süre bitmek üzereyken geldik, kendileri de buna uymadılar. Uymadıkları için de benim bunu tekrar meclise göndermekten başka zaten adil olarak hiçbir çarem olamazdı. Şimdi yapılacak olan iş mecliste tartışmalar yapılır, bundan sonra büyük ihtimalle de bunun yolu bir ihaledir. Veyahut hemen oraya doğalgazı getirebiliriz, doğalgazlarla da enerji ihtiyacımızı gideririz. Burada istihdam noktasında bazı sıkıntılar yaşanabilir. Şimdi onu istismar ediyorlar çünkü.
SORU: Adil Öksüz, Avrupa ülkelerinden birinde midir?
Bakanımızın ifadesi tabi ki bu haddini bilmez, kendini bilmez malum kişi bu ülkeden kaçmıştır. Ama tabi sürekli olarak gittiği ülkelerin yönetimleri tarafından da bunlar koruma altında. Bakıyorsunuz işte çok farklı ülkelere; diyelim ki Belçika’ya kaçıyor, oradan Almanya’ya geçiyor vesaire. Şu anda ona benzer yüzlerce binlerce biliyorsunuz FETÖ’cü terörist buralarda yaşıyor. Biz bunların hepsini istedik. İstedik ama adreslerini vererek istedik. Buna rağmen buraların yönetimleri bu FETÖ’cü teröristleri bize bugüne kadar teslim etmedi. Edenler yok mu? Edilenler de var. Edildiği zaman açıklamasını da yapıyoruz. Burada içişleri bakanlığımız, yapılacak operasyonla karga tulumba alır gelir mi bunu da zaman içinde görürüz.
Liderler zirvede bir araya gelecek
Almanya nasıl yaklaşır, Fransa nasıl yaklaşır bilemiyorum. İngiltere nasıl yaklaşır bunu da bilemiyorum. Biz planlarımızı kendilerine sunacağız. İlgileri varsa dünyayla paylaşacağız, yoksa yine dünyayla paylaşacağız. Tabi burada özellikle Fransa’yı Doğu Akdeniz olayı ciddi manada rahatsız ediyor olabilir. Libya ile yaptığımız çalışma da rahatsız ediyor olabilir. Bu konuda kendilerinin bunu gündeme getirmeleri halinde, bu Türkiye’nin egemenlik hakkıdır biz bunu sizinle tartışmayız. Bunu kendilerine açıkça söyleyeceğiz. Egemenlik haklarımızla doğan hakkımızı da sizinle tekrar masaya yatırmayız.
Sayın Trump ile eğer gündeme gelirse zaten daha önceleri bu konuda görüşmelerimiz belli. Tekrar bunu müzakere eder konuşuruz. Temenni ederim ki neticesi hayırlı olsun.
SORU: Libya’ya baskı açıklamaları geliyor. Genel değerlendirmeniz ne olur? Yunanistan bazı adımlar atacağını ifade ediyor. NATO’da gündeme getirip çeşitli kararlar aldırmaya çalışacağını ifade ediyor. Somut adımlar atmaya çalışırsa hamleniz ne olur? Anlaşmanın ardından çalışmalar hemen başlayacak mı, başladı mı?
Arkadaşlar Yunanistan adımlarını atabilir. Bizim de adım atma hakkımız saklıdır. Gereği neyse gereğini de anında yaparız. Ve bu konuyla ilgili olarak yani şu anda büyük ihtimalle onu da görüyorum; Libya belki büyükelçisini dahi çekebilir. Şu anda onlar büyükelçiyle muhatap oluyorlar, kendilerine göre bazı şeyler söylüyorlar. Dün aldığım bir haberler de Yunanistan Başbakanı bizimle görüşme talebinde bulundu. Orada kendisiyle de bu görüşme zemininde bunların hepsini konuşacağız tabi. Bütün milletim bunu da bilsin. Yunanistan, Mısır öbür tarafta Güney Kıbrıs; böyle bir üçlü çalışmayı yapmaları bizim Libya ile ilgili attığımız adımı asla etkilemez. Çünkü biz Libya ile bu noktada yazılı anlaşmamızı yaptık, imzayı attık ve şimdi de Meclisimize gelecek ve kahir ekseriyetle geçecektir.
Dün Polonya cumhurbaşkanı ile görüşmem oldu. Nitekim acaba Polonya ve Baltık ülkeleri olarak bir araya gelemez miyiz dediler, ne demek memnuniyetle bir araya geliriz dedik. Ama bizim terör örgütü olarak telakki ettiğimiz ve kendileriyle terör mücadelesi verdiklerimizi NATO’daki dostlarımız terör örgütü olarak kabul etmezlerse atılacak her türlü adımın karşısında oluruz.