Eski Genelkurmay Başkanı emekli Orgeneral İlker Başbuğ, CHP milletvekilleri Mustafa Balbay ve Mehmet Haberal ile emekli Tuğgeneral Veli Küçük'ün de aralarında bulunduğu 67'si tutuklu 275 sanıklı “Ergenekon” davasının 281. duruşmasında, Cumhuriyet Savcısı Mehmet Ali Pekgüzel, davayla ilgili, esas hakkındaki mütalaayı tamamladıklarını bildirdi.



.


.

>> ALPARSLAN ARSLAN'A 4 MÜEBBET

>> DALAN VE ÇÖMEZ'İN DOSYASI AYRILDI

>>> 19 SANIK HAKKINDA YAKALAMA KARARI

.

ARA KARARLAR AÇIKLANDI

İstanbul 13. Ağır Ceza Mahkemesi'nde görülen Ergenekon Davası'nın 281. duruşması sona erdi. Duruşmaya verilen yaklaşık 5 saatlik aranın ardından ara kararlar Mahkeme Başkanı Hasan Hüseyin Özese tarafından açıklandı.

Avukatların reddi hakim taleplerini “davayı uzatma amaçlı" olduğu gerekçesiyle reddeden Mahkeme Heyeti, sanıkların ve avukatların esas hakkındaki mütalaaya, tanık beyanlarına ve dosyada bulunan delillere ilişkin son savunmasını yapmak için süre verilmesine hükmetti.

Mahkeme Heyeti, Avukat Serkan Günel'in duruşmadaki beyanlarına ilişkin Silivri Cumhuriyet Başsavcılığı'na suç duyursunda bulunulmasına karar verdi.

Eski YÖK Başkanı Prof. Dr. Kemal Gürüz, İstanbul Üniversitesi eski Rektörü Kemal Alemdaroğlu'nun da bulunduğu 20 tutuksuz sanık hakkında yakalama kararı çıkarılması talebini de değerlendiren Mahkeme Heyeti, yakalama kararının bu aşamada reddine karar vererek, 20 sanık hakkında yurtdışına çıkış yasağı konulmasına hükmetti.

Eski Genelkurmay Başkanı emekli Orgeneral İlker Başbuğ'unda aralarında bulunduğu 67 sanığın tutukluluk halinin devamına karar veren Mahkeme Heyeti duruşmayı 8 Nisan saat 09.30'a erteledi.




MÜTALAADA DİKKAT ÇEKEN AYRINTILAR

İstanbul 13. Ağır Ceza Mahkemesi'nde görülen Ergenekon Davası'nda savcılar esas hakkındaki mütalaasındaki ayrıntılar dikkat çekti. Cumhuriyet Gazetesi'ne 3 kez bomba atıldığı, Danıştay üyelerinin heyet halindeyken hedef alınıp bir üyenin öldürülüp, diğerlerinin öldürülmeye teşebbüs edildiği belirtilen mütalaada eylemlerin bireysel değil, örgütsel eylem olduğu ifade edildi.

"DEVLETE AİT GİZLİ BELGELER VE MÜHİMMATLAR İLGİLİ KURUMLARINA GÖNDERİLSİN"

Mütalanın sonuç bölümünde şu ifadelere yer verildi:

1-Soruşturmalar kapsamında el konulan suçun işlenmesinde kullanılan veya suçun işlenmesine tahsis edilen silah, telefon kartı, içinde suç teşkil eden belge, bilgiler bulunan hardisk, elektronik malzeme vb.. eşyalar ile suçun işlenmesinde kullanılmak üzere hazırlanan kamu güvenliği, kamu sağlığı açısından tehlikeli olan eşyaların müsaderesine,
2-Soruşturma kapsamında el konulan CD, DVD, flaş bellek vb. dijital veri depolama aygıtlarından içlerinde suç delili bulunanların dosyada delil olarak saklanmasına,
3-Sanıklardan alınan kan veya benzeri biyolojik örneklerle saç, tükürük, tırnak gibi örnekler ile parmak izlerinin dosyada delil olarak saklanmasına,
4- Soruşturmalar kapsamında el konulan devlete ait gizli belgeler, silah, mühimmat vb. malzemlerin ilgili kurumlarına gönderilmesine
5 - El konularak adli emanete alınan eşyaların karar kesinleştiğinde ilgililere iadesine karar verilmesi talep ve mütalaa olunur."

'ERGENEKON ÖRGÜTÜ SABİT'

Davada Cumhuriyet Savcısı Mehmet Ali Pekgüzel, 67'si tutuklu 275 sanıkla ilgili esas hakkındaki mütalaayı tamamladıklarını belirterek, mahkemeye sundu.

Mütaalada ''Ergenekon örgütünün sabit olduğu tespit edilmiştir'' denildi.

Savcı, Ümraniye'de bombaların bulunduğu evde oturan Ali Yiğit'in ve Danıştay saldırısıyla ilgili Süleyman Esen ile Salih Kunter'in beraatini istedi.

Savcı, esas hakkındaki mütalaasında aralarında Sedat Peker, Semih Tufan Gülaltay, Mehmet Bora Perinçek, Ali Yasak, Emin Şirin, Güler Kömürcü Öztürk ve Tanju Güvendiren'in de bulunduğu 96 sanığın “Ergenekon terör örgütüne üye olmak” suçundan 7.5 yıldan 15'er yıla kadar hapisle cezalandırılmalarını istedi.

DALAN VE ÇÖMEZ'İN DOSYASI AYRILDI

Bedrettin Dalan ve Turan Çömez'in de aralarında bulunduğu 5 firari sanığın dosyasının ayrılması istendi.

DURUŞMADA TARTIŞMA

Duruşmada mütalaa okunurken tartışmalar çıktı. Savcı Pekgüzel tarafından “Ergenekon örgütünün varlığı sabit olduğu” şeklinde sözlerinin ardından duruşma salonundaki sanıklar ve avukatları tepki gösterdi. Taleplerin karara bağlanmasını isteyen sanık ve avukatlara, Mahkeme Heyeti Başkanı Hasan Hüseyin Özese, mütalaanın okunacağı uyarısında bulundu.

TUNCAY ÖZKAN: İKİ İDAMDAN KURTULDUM. BİR İDAM KALDI

Bu sırada gazetecilere dönerek konuşan Tuncay Özkan, "Esas hakkında yazıkları her satırın, her sözün altında kalacaklar. İddianame bir diye bir şey kalmadı. Benim için bir kez ağırlaştırılmış müebbet istediler. 2 idamdan kurtuldum. Bir idam kaldı. Beni bir kere asacaklar. Böyle mütalaa olmaz. Olsa olsa komik vasat bir kitap olarak okutulur. Gerçek gerçektir. Gerçeğin hiçbir şeye ihtiyacı olmaz. Gerçeğin palavraya ihtiyacı olur mu? Alparslan Arslan, İlker Başbuğ ve 90 küsür sanık hakkında aynı şeyi istiyorlar. Böyle bir şey olmaz. Bunlar uydurma" dedi.