Yedi aydır Londra’daki Wandsworth Hapishanesi’nde bulunan, 12 yıldır da Türkiye’ye dönmeyen 55 yaşındaki işadamı Orhan Aslıtürk, dün çıkarıldığı Westminster Asli Ceza Mahkemesi’nde, Türkiye’ye iadesini istedi.

Oldukça kilo verdiği görülen, saçları beyazlaşan Aslıtürk’ün, son 7 ay içinde 2 defa temyize başvurduğu, ancak artık ülkesine dönmeye karar verdiği bildirildi. Hakkında Türkiye tarafından İngiltere’den iadesi isteği bulunan Orhan Aslıtürk’le ilgili Türkiye’de tutuklama kararı bulunmadığı, sadece ‘yakalanma’ emri olduğunu kaydeden avukatı Simon Rose “Müvekkilim hakkında Türkiye’den suçlu iadesi istemi vardı.

Bu, 2001 yılında yapılmıştı, Ancak iş resmiyete dökülmemişti. Bu nedenle yıllardır İngiltere’de serbestçe yaşıyordu. Türkiye’nin isteğinin 25 Temmuz 2009 yılında resmiyete dönüşmesinden sonra bu durumlar meydana geldi. Aslıtürk, kendi isteğiyle İstanbul’a dönmeye karar verdi. 10 gün içinde Türkiye’den Adalet Bakanlığı’nın emriyle gönderilecek polisler eşliğinde İstanbul’a dönecek” bilgisini verdi.

İngiliz yargıç D.J Nicholas Evans, iade kararını Türk Ceza Kanunu’nun ‘Kaçakçılığın Men ve Takibine Dair’ 1918 sayılı kanunun, 6 ve 4’üncü fıkrasında yer alan hükmü gözönünde bulundurarak aldığını belirtti.

ADI: JOHN EDWARD COSTE

Aslıtürk’ün duruşma için İstanbul’dan gelen avukatı, 7’nci Ağır Ceza Mahkemesi eski başkanı Adil Güreşçi, müvekkili hakkında tutuklama kararı bulunmadığını, yakalanma kararı olduğunu belirterek, “Orhan Aslıtürk, 1’İnci Ağır Ceza Mahkemesi’nde yargılanmak üzere Türkiye’ye dönüyor. Kendi isteğiyle iadesini istedi. 1’inci Ağır Ceza Mahkemesi’nde kendisine tutuklanmamasıyla ilgili güvence verildi. Bu güvenceyle vatanına dönüyor. Uçaktan çıkınca tutuklanmadan, 1. Ağır Ceza Mahkemesi’ne gidecek” dedi. Mahkeme salonuna kadar kelepçeyle getirilen Orhan Aslıtürk’ün, ‘John Edward Coste’ adını kullandığı da ortaya çıktı.

HAKKINDA TEK DAVA KALDI

Orhan Aslıtürk hakkında İzmir, Bursa’da ve Bakırköy mahkemelerindeki 4 dava zaman aşımına uğradığı için düştü. Hakkındaki tek dava İstanbul’da kaçakçılıkla ilgili dava. Şişli eski belediye başkanı Gülay Çokay ile evliyken Türkiye’den ayrılan ve o tarihten bu yana ülkeye dönmeyen Aslıtürk, 12 yıllık ayrılıktan sonra en geç 2 haftaya kadar Türkiye’ye geliyor.

SORULARI İNGİLİZCE YANITLADI

Star gazetesinde yer alan habere göre, hapisaneden ellerinde kelepçeyle çıkarılan, özel hapisane aracıyla mahkemeye getirilen ve mahkeme salonuna kadar kelepçeyle gelen Orhan Aslıtürk’ün oldukça kilo verdiği, saçlarının beyazlandığı dikkati çekti. Yargıç Nicholas Evans’ın, adı ve doğum tarihiyle ilgili sorusuna, İngilizce yanıt veren işadamı, doğum tarihini 29 Mart 1955 olarak verdi. Yanına tercüman da verilen Aslıtürk’ün İngilizcesi’nin soruları anlamaya ve cevap vermeye yeterli olduğunu söyleyen Yargıç Evans, Savcı James Lewis Q.C. ve Aslıtürk’ün avukatı Simon Rose’un aralarındaki anlaşmazlıkları çözümlediklerini, bu nedenle duruşmanın kısa süreceğini belirtti.

Orhan Aslıtürk duruşmaya gri bir kazak, gri bir ceketle geldi. Oldukça heyecanlı olduğu görülen Aslıtürk, tercümanla birlikte iki bölüm halindeki duruşmayı kulağını cam bölmeye yapıştırarak izledi. Duruşmada Türkiye’ye iadesine ilişkin davayla ilgili tanığa gerek kalmadığı belirtilerek, işadamının iadesine karar verildi. İngiliz iddia makamında yer alan Savcı James Lewis, bu kararın Türkiye adına ‘zafer’ olduğunu belirtirken, Aslıtürk’ün İngiliz ve Türk avukatları müvekillerinin ‘kendi isteğiyle dönmek istediğini’ vurguladılar. Bir saate yakın süren duruşmada alınan kararla ilgili olarak Türk Ceza Kanunu’nun, Prof. Vahit Bıçak ve Edward Grieves tarafından İngilizce’ye çevrilen tercümesinden yararlanıldığı belirtildi