Türkiye Büyük Millet Meclisi (TBMM) Başkanı Mustafa Şentop, "Cumhurbaşkanımızın direktifleri ve sahiplenmesiyle ilk defa Konya'da hafızlık proje imam hatip fikri gelişti. Böylece okul başarısı yüksek öğrencileri ve ailelerini de kuran öğretiminin ezberini içine katabilmek mümkün olmuştur. Okul hayatıyla hafızlık birlikte yürütülmeye başlanmıştır. Bu çocuklarımız, aileleri ve milletimiz için büyük bir nimettir" dedi.
Karatay Spor ve Kongre Merkezi’nde Mustafa Büyükkaplan Anadolu İmam Hatip Lisesi’nin Hafızlık İcazet Merasimi düzenlendi. Merasimde 750 hafız icazet belgesini aldı. Törene TBMM Başkanı Mustafa Şentop ile Diyanet İşleri Başkanı Prof. Dr. Ali Erbaş ve İlim Yayma Vakfı Mütevelli Heyeti Başkanı Bilal Erdoğan ile protokol üyeleri ve hafızların aileleri katıldı.
‘ÇOCUKLARIMIZ SADECE HAFIZ DEĞİLLER AKADEMİK BAŞARILARI DA ÜST DÜZEYDE’
Törende konuşan İlim Yayma Vakfı Mütevelli Heyeti Başkanı Bilal Erdoğan, "Bir tane daha vatandaşımız, kardeşimiz peygamber sevgisiyle yetişirse, bir tane daha kardeşimiz içinde Allah sevgisini hissederek bir gününü daha geçirirse. Bir tane daha öğrencimiz, genç kardeşimiz, hayatında Kur’an-ı Kerim ile devamlı ve sağlıklı ilişki kurmayı başarır, onun mesajını anlamaya gayret gösterirse, bu toplum, bu ülke elbette ki daha güzel bir ülke olur, daha güzel bir toplum olur.
Ve elbette bu ülke, bu millet dünyaya daha fazla hizmet eder, daha fazla iyilikleri güzellikleri yayar. Buna ihtiyacı var bu dünyanın. Çok toplumsal, sosyal birçok sorunlarla bütün dünya boğuşuyor. Avrupa’sında da, Amerika’sında da, Asya’sında da; doğusunda, batısında kuzeyinde, güneyinde. Ve Türkiye’nin eğitim alanında kimileri tarafından maalesef anlaşılmadan tahkir ederek, küçük gördüğü bu büyük başarılar.
Buradaki çocuklarımız sadece hafız değiller. Akademik başarıları da üst düzeyde. Yabancı dil eğitimleri de ileri düzeyde, sınav başarıları da üst düzeyde. Robotik dene yap atölyelerinden tutun, TÜBİTAK ve Teknofest projelerinde başarıları da var. Ümit ediyorum ki, milletimiz bu çocukların ne yaptığını, hangi yolda gittiğini daha geniş kapsamlı daha doğru anlasınlar ki, daha çok vatandaşımız, hayırseverimiz, insanımız bu projelere bu okullara bu gençlere sahip çıksınlar inşallah" dedi.
'GÖNLÜM İSTİYOR Kİ HAFIZ TABİPLERİMİZ, MÜHENDİSLERİMİZ OLSUN'
Hafızlık icazeti alan öğrencilere seslenen Diyanet İşleri Başkanı Prof. Dr. Ali Erbaş, ülkenin her alanında hafızlara ihtiyaç duyulduğunu söyledi. Erbaş şöyle dedi:
"Kur’an-ı Kerim’i öğrenmemizdeki nihai hedef, insanları karanlıklardan aydınlıklara çıkarmaktır. Önce onla kalbimizi nurlandırmak. Onu hıfzederek zihnimizi, kalbimizi aydınlattık, nur haline geldi adeta. Şimdi hayatımıza tatbik ederek, ömrümüzün sonuna kadar, onu diğer insanlar da ondan daha fazla istifade etsinler, karanlıktan, cehaletten kurtulsunlar. Rabbimizin emirleri doğrultusunda yaşasınlar, nehiylerinden uzak dursunlar diye büyük bir mücadelenin içerisine gireceğiz. Sizler hafızlar olarak, İslam’ın her biriniz birer davetçisisiniz.
Çünkü sizler hafızlar olarak peygamber varisi olmayı en çok hak eden kardeşlerimizsiniz. İşte peygamber varisleri, peygamber efendimizin yerine getirmiş olduğu bu vazifeleri, yerine getirmeyi omuzlarına emanet almış kişilerdir. Sevgili gençler, gönlüm istiyor ki, eğitiminizi tamamladıktan sonra devam edin. Hangi üniversiteyi bitirirseniz, bitiriniz. Kur’an-ı Kerim’den hangi alanda olursanız olunuz istifade edeceksiniz inşallah.
Gönlüm ister ki, camilerimizin mihrapları hafızlarla süslensin, minberleri, kürsüleri. İmam hatip liselerimizin sınıflarında hafız öğretmenlerimiz olsun. İlahiyat fakültelerimizin kürsülerinde hafız doçentlerimiz, hafız profesörlerimiz ders versin. Yine gönlüm istiyor ki, diğer üniversitelerde akademisyenlerden, hafız tabiplerimiz olsun, hafız mühendislerimiz olsun. Hafız öğretmenlerimiz olsun. Ülkemizin her yerinde, her alanında sizlere ihtiyaç var. Sizler çok önemlisiniz, sizler çok değerlisiniz. Önemli olduğunuzu hiçbir zaman aklınızdan çıkarmayınız."
Törende konuşan TBMM Başkanı Mustafa Şentop da tarih boyunca hafızların toplumun en itibarlı insanları olduğunu belirtti. Şentop, "Tarih boyunca hafızlar toplumumuzun en itibarlı insanları olmuştur. Milletimiz her şart altında ve zorluklar içinde hafızlar yetiştirmeyi bir vazife olarak görmüştür. İslam'ı diğer semavi dinlerden ayıran en önemli vasıf dinin ilk ve en temel metni olan Kur'an'ın vahiyle geldiği, nazil olduğu şekliyle muhafaza edilmiş olmasıdır. Bu sadece Müslümanların inancı meselesi değildir. Bu bir tarihi hakikattir. Hiçbir yazılı ve sözlü metne nasip olmayan mazhariyet Kur'an-ı Kerim için vardır." diye konuştu.
'HAFIZLIK VE OKUL HAYATI BÜYÜK NİMETTİR'
Eğitim ve öğretimin farklı programlanmasıyla hafızlıkta bazı sınırlamalar olduğunu ifade eden Şentop, şöyle dedi: "Okul hayatı var, buna devam etmek icap ediyor. Bazı yerlerde zaman içinde zorunlu hale gelmiş. Hafızlık bu hayatın içinde değil. O zaman hafızlık yapabilmek için okul hayatı dışında yollar aramak gerekmiştir. Okul başarısını önemseyen aileler çok arzu etmelerine rağmen çocuklarını hafızlık için okuldan ayırıp başka bir yere gönderemiyorlardı.
Okul başarısı olan çocuklar hafızlık hayatında mahrum kalıyorlardı. Cumhurbaşkanımızın direktifleri ve sahiplenmesiyle ilk defa Konya'da hafızlık proje imam hatip fikri gelişti. Böylece okul başarısı yüksek öğrencileri ve ailelerini de kuran öğretiminin ezberini içine katabilmek mümkün olmuştur. Okul hayatıyla hafızlık birlikte yürütülmeye başlanmıştır. Bu çocuklarımız, aileleri ve milletimiz için büyük bir nimettir. "