Sinan Aygün’ün Ankara Büyükşehir Belediyesi’ni hedef alarak ortaya attığı ‘Benden 25 milyon lira istediler’ iddiasıyla başlayan ‘rüşvet ‘ tartışması devam ediyor. Tartışmanın merkezindeki isim Sinan Aygün dün gece CNN Türk’te Ahmet Hakan’ın Tarafsız Bölge programındaydı. Aygün dün yaptığı basın toplantısında dile getirdiği iddia ve ithamlarını ve bunlara dayanak oluşturduğunu belirttiği belgeleriyle ilgili sorulara cevap verdi. Sinan Aygün, programa katılan gazetecilerden gazeteci Necdet Saraç’a 25 milyonu kabul etseydim, bir benim inşaatım mühürlenecek miydi?" diye sordu. Saraç da “Mühürlenmezdi büyük ihtimalle” yanıtını verdi. Aygün, ‘Büyükşehir Belediye Başkanı Mansur Yavaş’ın bu 25 milyondan haberi var mıydı?’ sorusuna da ‘Yüzde bir milyon vardı’ diye cevap verdi.

"Mansur Yavaş'ın bilgisi söz konusu değil"

Yayına iddiaların karşı tarafında yer alan isimlerden Ankara Büyükşehir Belediyesi Meclis Üyesi avukat Haydar Demir de katıldı. Demir Aygün’ün iddialarına cevap verdi. Demir, ilk olarak Aygün’ün ‘Benden 25 milyon lira istendi’ dediği ve kendi ofisinde yapıldığını söylediği görüşmenin ‘planlı’ olmadığını söyledi.

Sinan Aygün’ün kız kardeşi Sibel Aygün’ün de meclis üyesi olduğunu, onunla görüşmek için Sinan Aygün’ün de ofisinin bulunduğu binaya gittiklerini söyleyen Demir, ‘Oraya Sinan Aygün ile görüşmeye gitmedik. Sinan Aygün’ü orada göreceğimizi de bilmiyoruz. Kardeşi Sibel Hanım ile görüşmeye gittik. ‘ dedi. Burada Sinan Aygün ile karşılaştıklarını ve onun talebiyle ‘nezaketen’ ofisine gittiklerini anlattı. ‘Oraya gitmemiz için başkanımız Mansur Yavaş’ın bir talimatı veya bilgisi kesinlikle söz konusu değil’ diyen Demir diğer meclis üyesi arkadaşlarının da bilgisinin olmadığını belirtti.

“İmar konusunu Aygün açtı"

‘25 Milyon lira’ konusunun Aygün’ün yapmayı taahhüt ettiği okula dair olduğunu ve okulun ne kadara mal olabileceği konuşulurken yanındaki arkadaşı meclis üyesi Berkay Gökçınar tarafından telaffuz edildiğini de söyledi. Demir, bunun kesinlikle bir rüşvet veya benzer bir durumla alakası olmadığını da belirterek okul ve imar konusunun da Aygün tarafından açıldığını söyledi. Demir, kendilerine iftira atıldığını ve haksız yere itham edildiklerini de ekledi.

Mansur Yavaş'ın açıklaması

Okulun maliyetinin en fazla 7 milyon olabileceğini söyleyen Sinan Aygün de buna karşılık Ankara Büyükşehir Belediye Başkanı Mansur Yavaş’ın bir televizyon programında bu konuya dair yaptığı açıklamayı hatırlatarak, Yavaş’ın iki meclis üyesinin Sinan Aygün ile görüşmek için diğer meclis üyeleri tarafından gönderildiğini anlattığı bölümün kaydını dinletti. Daha sonra programa yine Sinan Aygün’ün anlatımlarında adı geçen CHP Genel Başkan Yardımcısı Bülent Kuşoğlu katıldı.

"Neden ismimi karıştırıyorsunuz"

Kuşoğlu da Aygün’e ‘Neden benim ismimi karıştırıyorsunuz?’ diye sordu. Aygün, CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu ile bu konuyu konuştuğunda kendisini Kuşoğlu’na yönlendirdiğini söyledi. Kuşoğlu da Kılıçdaroğlu’nun bu konuda kendisiyle bir görüşme yapmadığını, kendisine herhangi bir bilgi vermediğini söyledi. Kuşoğlu, kendisinin Ankara dışında olduğu için Kılıçdaroğlu’nun kendisine ulaşamamış olabileceğini de sözlerine ekledi. Aygün, bunun üzerine Kuşoğlu’ndan özür diledi.

Aygün kendisiyle yapıldığını söylediği görüşmeye dair kayıtları da konu savcılıkta olduğu için açıklayamayacağını söyledi. Mansur Yavaş’ın Ankara Büyükşehir Belediye Başkanlığı’na CHP’den aday olması için ‘FETÖ imamı’ olduğunu söylediği bir kişi tarafından ikna edildiği iddiasını ortaya atan Aygün bu kişinin şimdi firari olduğunu da söyledi.

“25 milyonu kabul etseydim inşaatım mühürlenir miydi?"

Sinan Aygün, "Necdet bey size bir şey sorayım mı? Ben bu okul işini halletseydim, 25 milyonu kabul etseydim, bir benim inşaatım mühürlenecek miydi?" diye sordu. Necdet Saraç ise "Mühürlenmezdi büyük ihtimalle." dedi.