Son Dakika... CHP lideri Kemal Kılıçdaroğlu'ndan Bahçeli'ye 100 bin imza yanıtı
CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu partisinin grup toplantısında konuştu. CHP lideri, "100 bin imzayla adaylıkta FETÖ taraması yapılmalı" şeklindeki açıklamasına yanıt verdi, "FETÖ'nün siyasi ayağıyla işbirliği yapanlar bugün seçmeni suçlama noktasına geldiler. Sen FETÖ'cü arıyorsan işbirliği yaptığın adama bakacaksın" dedi.
03 Mayıs 2018 , Perşembe 13:17
İşte Kılıçdaroğlu'nun konuşmasından satır başları...
Bütün gazeteci arkadaşlarım dinlesinler. 6 ilkemiz var. Bir, gazete sahibinin gazetecilik dışında başka bir iş olmamalı. İkinci kuralımız; gazetelerin dağıtılması bir kişinin eline bırakılamaz. Üçüncüsü, gazetecilikte sendikalaşma zorunlu olmalı. Dört basın ilan kurumu yeniden yapılandırılmalıdır. Beş, Basın İlan Kurumu aracılığıyla verilen kamu ilanları var. İlan fiyatları objektif kıstaslara bağlanmalıdır. Altıncı kuralımız şu olmalı; Televizyonda görüyorsunuz kendi reklamlarını yapıyorlar bunlar paralı olmalı.
"FETÖ'CÜ ARIYORSAN İŞBİRLİĞİ YAPTIĞIN ADAMA BAK"
Bu kürsüden defalarca FETÖ'nün siyasi ayağını açıkladım. Bir numaralı ayağı Saray'da oturan zattır. Devletin namusunu FETÖ terör örgütüne sen açmadın mı? Bundan büyük siyasi ayak mı olur? Şunu affedemiyorum; FETÖ'nün siyasi ayağıyla işbirliği yapanlar bugün seçmeni suçlama noktasına geldiler. Sen FETÖ'cü arıyorsan işbirliği yaptığın adama bakacaksın. Rahmetli Türkeş yaşasaydı kendi partisini satmazdı. Amaç 100 bin imzayı toplayamasınlar. Korku dağları sarmış. 25 Haziran'da Türkiye aydınlığa uyanacaktır. Bütün seçmenlere çağrımdır; O imzaları tamamlayınız.
Bütün seçmelere çağrımdır. Çocuklarınızı düşünüyorsanız seçmen listelerinde adınız var mı? Kontrol edin.
"MİLYONLARCA GENCİMİZ İŞSİZ"
İki gün önce 1 Mayıs'tı. Malı götürmeyen emeğinin hakkını alan işçilerin bayramı. İşçiler gerçekten bayram yaptı mı? Bir ülkede milyonlarca gencimiz işsizse hangi bayramı yapacaklar? Rahmetli Ecevit'in Başbakanlığı döneminde Başbakanlığın önüne yazar kasa atıldı diye kıyamet kopmuştur. Ama TBMM'nin önüne gelip işsizlik nedeniyle kendisini yakan vatandaş korkudan haber bile olmadı. Türkiye'nin geldiği nokta budur.
"BU ASKERİ VESAYET GİRİŞİMİDİR"
24 Nisan 2018 günü Genelkurmay Başkanı ile İbrahim Kalın'ın Abdullah Gül ziyareti...Kamuyoundan gizlendi sivil kıyafetle gittiler. Gül'e Erbakan'ın anma töreni var katılmayın diyorlar. İki Cumhurbaşkanı adayı olmayın diyorlar. Demokrasi üzerinde vesayet varsa o ülkede demokrasi yoktur. Ama bu konuda kimseden bir açıklama gelmedi. Gül'den de gelmedi. Suriye'yi görüşmüşler. Ne ilgisi var? Niye şimdi konuştular? Bu bir askeri vesayet girişimidir. Diğer vesayetlerden farkı şu; Askeri kullanarak Saray'ın vesayeti demokrasinin üzerine dikilmek istenmektedir. Bunu kabul etmiyoruz.
"ABDULLAH GÜL'DEN AÇIKLAMA BEKLİYORUZ"
Sayın Abdullah Gül'den de açık ve net açıklama bekliyoruz. Eğer silah zoruyla demokrasiyi yok etmek için çare arıyorsanız biz gösümüzü siper etmeye hazırız, buyurun gelin. Ayazağa giderler tehditlerini yapar çıkar giderler. 28 Şubat diye niye kıyamet kopardınız o zaman? Askeri kendin için kullanıyorsun. Ben merak ediyorum. Abdullah Gül'e tehditler yapıldı mı? Geldiğimiz nokta demokrasi açısından kara bir noktadır. Askeri arkana alarak demokrasiyi mi geliştireceksin? Bu ülkenin bütün muhafazakar demokratlarına sesleniyorum; Bütün darbelerden şikayetçiydin, karşı çıktın, mağdurlardan yana oldun şimdi aynı şekilde darbeler karşı çıkma zamanıdır. Darbeden yanaysan Erdoğan'a oy verirsin. Demokrasiden yanayım diyorsan farklı bir Cumhurbaşkanı seçeceksin. Bizim adayımız demokrasiden yana olacaktır, mazlumlardan yana olacaktır, tarafsız olacaktır. Biz çifte standart bilmeyiz.
"DİLLENDİRMESEYDİK BİR LİRA BİLE ALAMAZDINIZ"
Emekliye biner lira ikramiye veriyorlar. Biz vereceğiz dediğimiz zaman kıyameti koparmışlardı. Bu kardeşiniz bunu dillendirmeseydi siz bir lira bile alamazdınız. Daha fazlasını vereceksin. Hak ediyor emekli. Dünyanın parasını aldılar servetlerine servet kattılar emeklilere bin lira veriyorlar.
"ÖZÜR BEKLİYORUM"
Benden özür dilemelerini bekliyorum. Kimlerden bekliyorum? 'Kaynağı nereden buluyorsun?' diyordu Sayın Davutoğlu. Ondan bekliyorum. İki; Sayın Mehmet Şimşek 'Bunu yapsın CHP'ye oy veririrm' demişti. Şimdi senden oy bekliyorum.
"İSVİÇRE'DE CUMHURBAŞKANLIĞI YAPTIĞI İÇİN BİLMİYOR"
Hep dedim bunlar ekonomiyi tefecilere teslim ettiler...Tık çıkmıyor. Bu eleştiriye yönelik bir şey çıkmıyor ağızlarından. 31 Mart 2018'de Erdoğan konuşma yapıyor, ' Faiz belasından kurtaracağız' diyor. 15 yıldır kurtaramadın. Faizi artırıyorsun. 'Devletin bankaları da işin içinde' diyor. Tabi beyefendi İsviçre'de Cumhurbaşkanlığı yaptığı için bilmiyor. Sen neredesin?
"ÇOCUKLAR ÖLMESİN DEMEK SUÇ DEĞİLDİR"
Ayşe öğretmen dedi ki 'Çocuklar ölmesin' Sen misin 'Çocuklar ölmesin' diyen aldılar küçük çocuğuyla hapse attılar. 'Çocuklar ölmesin' demek suç değildir.
"ER KOMUTAN NE DERSE ONU YAPMAK ZORUNDADIR"
33 er 7 kez müebbete mahkum edildi. Komutanları emretmiş 15 Temmuz'da çıkmşlar. Hadi komutan olsa anlarım. Ya bu er. Askerlik yapan herkes bilir ki komutan ne derse onu yapmak zorundadır. Er diyor ki, "Neden buradayım bilmiyorum. Babam ziyaretime gelmek için telefonunu satmış." Bunlar yargılanıyor ama FETÖ'ye "Ne istediniz de vermedik diyen adam Saray'da oturuyor."
"EZBERLERİ BOZDUK"
Sözde baskın seçim yapacaklar. Ama iyi ki bu ülkede CHP var. Bütün kumpaslar bozduk. Bütün ezberleri bozduk. Gidin 100 bin imzayı tamamlayın o genel başkanlar gelsin seçimlere girsinler.
Diline hakim olmak önemli bir şeydir. Dilinize hakim olamıyorsanız ülkeyi yönetemezsiniz. Siyaset yapanların ölçüp tartması sonra konuşması lazım. Erdoğan 'CHP demek tezek demek' dedi. Isınmak için doğuda tek şey var tezek. Ben bugüne kadar hiç bir kurumu doğrudan hedef alıp eleştirmedim. Hangi partiden olursa olsun. Diyeceksiniz ki ne cevap vereceksin? Bir atasözüyle cevap vereceğim. Diyorlar ki atalarımız, "Testinin içinde ne varsa dilinden o dökülür"