Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, CHP'nin Irak-Suriye tezkeresine 'Hayır' oyu vermesiyle ilgili, 'CHP oylamaya saatler kala tezkereye hayır diyeceklerini ilan etti. Biz kimin kılıcını çaldığınızı biliyoruz da siz kendinizi bu kadar belli etmeyin. CHP'nin terör örgütünün oyuncağı HDP'ye boyun eğmesidir. ' ifadelerini kullandı. CHP'ye çağrı yapan Erdoğan, 'Onurlu bir liderin çıkıp 'Siz kim oluyorsunuz da bizi tehdit ediyorsunuz' deyip HDP'lilere ağızlarının payını vermesi beklenir. Ama karşımızda böyle bir CHP mevcut değildir' diye konuştu. Erdoğan ayrıca, 'Ülkemize, Yeşil İklim Fonu'ndan, 3 milyar 157 milyon dolar kaynak sağlanmasıyla ilgili mutabakat zaptının imzalandığının müjdesini paylaşmak istiyorum.' dedi.
Erdoğan'ın konuşmasından satır başları:
Bütçe hazırlıkları Haziran'da başlayan ve Aralık sonuna kadar devam eden zahmet gerektiren bir çalışmadır. Bakanlıklarımızın, STK'ların içinde yer aldığı uzun bir maratonun ardından hazırlanan bütçe teklifi ülkemizin yol haritasıdır.
BÜTÇEDE EN BÜYÜK PAY EĞİTİME
Merkezi yönetim bütçe giderleri 1 trilyon 751 milyon lira, bütçe açığı 278 milyar lira olarak ön görülmektedir. Yıl sonu gerçekleşmelerinin çok daha iyi olacağına inanıyoruz. Bütçede en büyük payı yine eğitim almaktadır. Sağlığa ayrılan paydada ciddi artış yaptık. Sosyal harcamalar için tahsis edilen kaynağı da bütçenin yüzde 6'sı seviyesine yükselttik. Savunma sanayimizi güçlendirecek kaynağı da ihmal etmedik.
Amacımız Koronavirüs salgını olarak başlayıp ekonomik sisteme sirayet eden küresel krizi ülkemiz için fırsata dönüştürmektir. Bu yılın ilk iki çeyreğinde de oldukça önemli bir büyüme performansı sergiledik. İhracatımız rekor üstüne rekor kırıyor. İnşa ettiğimiz eğitim kurumlarının, hastanelerin, barajların önemi bu süreçte çok daha iyi anlaşılmıştır. Önümüzdeki yılın bütçesini de krizlerin etkisine rağmen kalkınma hedefimizin çıtasını yükseltmek olarak şekillendirdik.
Milli tekonoloji hamlesi, orta-yüksek teknoloji gerektiren alanlarda önemli bir yere taşıdı. Ülkemize, yeşil iklim fonundan 3 milyar 157 milyon dolar kaynak sağlanmasıyla ilgili mutabakat zaptının imzalandığının müjdesini paylaşmak istiyorum. Bu mutabakatın imzalanmasıyla kamu ve özel sektörün iklim değişikliği ile ilgili projelerine finans desteği sağlanabilecektir.
"ÇİFTÇİMİZ İÇİN KURAKLIK KARŞISINDAKİ SİGORTALARDA DEVLET DESTEĞİNİ ARTIRDIK"
Bir yandan yangınlarla, sellerle boğuştuğumuz bir yılın ardından şimdi de kuraklık tehdidi ile karşı karşıyayız. Geçtiğimiz yıl da kuraklık pek çok yerde rekoltenin düşmesine yol açmıştı. Kendi çiftçimizi en güçlü şekilde destekliyoruz. Tarımsal destek rakamı 396 milyar lirayı bulmuştur. Gübre desteğinde yüzde 100 artış yaparken mazot maliyetinin yüzde 50'sini karşılamayı sürdürdük. Yağı tohumlu bitkilerin üretimi ve hayvancılık gibi alanlara özel önem veriyoruz. TMO'yu hem ürünlerin hak ettikleri fiyattan alımı, uygun fiyatlı hububat satışı konusunda etkin biçimde kullanıyoruz. Çiftçimizi kuraklık karşısındaki sigortalarda devlet desteğini primde yüzde 70'e yükselttik. Son dönemde çiftçilerimizin yaşadığı sıkıntıları yakından takip ediyoruz. Üreticilerden ricam tek karış boş arazi bırakmadan tarlalarını ve seralarını ekmeleri ve ahırlarını dolu tutmalarıdır. Dünyadaki dalgalanmanın bir süre daha süreceği anlaşılıyor. Açıkladığımız alım fiyatlarını bu anlayışla en yüksek seviyede belirliyoruz.
TARIM SEKTÖRÜ EN AZ SAVUNMA SANAYİ KADAR ÖNEMLİ
Bizim için tarım sektörü en az savunma sanayi kadar önemlidir. Çiftçilerimizin yanında yer almayı sürdüreceğiz. Meclisimizin de bu konuda üzerine düşeni yapacağından şüphe duymuyorum.
"CUMHURBAŞKANLIĞI SEÇİMLERİNDE İPİ GÖĞÜSLEYEN HEP BİZ OLDUK"
Bu gazi mekanın çatısı altında hayata geçirilen her bir faaliyet demokrasimizin güçlenmesine vesile oluyor. Yasama zorunluluklarınız yanında milletvekillerinin üzerlerindeki ağır yükün farkındayız. Her bir parlamenter için milleti temsil etme şerefinden daha değerli bir paye olamaz. Her bir milletvekili kendi karnesini kendi eliyle doldurmaktadır. Doğrudan halk tarafından belirlenmeye başlanan cumhurbaşkanlığı seçimlerinde ipi göğüsleyen hep biz olduk. Bu başarı zinciri kendi kendine ortaya çıkmamıştır. AK Parti'nin iktidarını da hala kabullenemeyenler var.
Bizim tüm başarılarımızın tek formülü milletimize güvenmektir. Karşımıza çıkan her engeli, arkamızdan yazılan her senaryoyu aşarak yolumuza devam ettik. Sürekli rejim tartışmaları yürütüldü. Aradan 20 yıl geçti, hala aynı tartışmanın ekmeğini yemeye çalışanlar olduğunu görüyoruz. Her alanda ülkenin çehresini biz değiştirdik. Kendisi siyasi ve şahsi ikbalini çalışmak yerine ülkenin felaketine bağlayanların çırpınışları hiç durmamıştır. Türkiye'ye husumet besleyenler terör örgütleri ile birlikte çalışmaktan çekinmeyecek kadar gözü dönen bir ekiple karşı karşıyayız. Sürekli olarak 'ülke çöktü' edebiyatı yapmaktadır. Kalbinin pusulası kendi ülkesini değil de başka yerleri gösterenler ile bu ülkenin asil evlatları arasındaki mücadele hiç bitmedi, bitmeyecek. Düşmanı fiziki olarak bu topraklardan attık, geride bıraktığı zihniyet kirinden hala kurtulamadık.
CHP'NİN TEZKEREYE HAYIR OYU VERMESİ
Dün Meclis'te bir tezkere oylandı. Esasen bu tezkere ülkemize yönelik terör tehditlerine karşı uzun yıllardır devam eden rutin bir uygulamadır. Son 71 yılda 76 ayrı tezkere görüşülüp kabul edilmiştir. Tehdit PKK/YPG yanında DEAŞ gibi terör tehditlerinden de kaynaklanmaktadır. HDP yöneticileri, CHP'ye çağrı yaptı. Siyasi ittifakın devamı CHP'nin tezkereye destek olmaması şartına bağlanıyordu, CHP açıkça tehdit ediliyordu. Onurlu bir liderin çıkıp 'Siz kim oluyorsunuz da bizi tehdit ediyorsunuz' deyip HDP'lilere ağızlarının payını vermesi beklenir. Ama karşımızda böyle bir CHP mevcut değildir. CHP oylamaya saatler kala tezkereye hayır diyeceklerini ilan etti. Biz kimin kılıcını çaldığınızı biliyoruz da siz kendinizi bu kadar belli etmeyin. CHP'nin terör örgütünün oyuncağı HDP'ye boyun eğmesidir. Yazıktır. Ne kadar hazin bir tablo.
"İYİ PARTİ'NİN DESTEKLEMESİNİ MEMNUNİYETLE KARŞILADIK"
CHP Genel Başkanı'nın askerliği çocuk oyuncağı sanan cehaletinid e milletin takdirine bırakıyorum. Bizim TSK'nın baş komutanı olduğumuz doğrudur. Asıl sorulması gereken soru Kılıçdaroğlu'nun nasıl olup da HDP'nin emir eri haline geldiğidir. CHP - HDP ortaklığı bvu tezkere oylaması ile resmiyet kazanmıştır. İYİ Parti'nin bu tezkereyi desteklemesini memnuniyetle karşıladık.
BÜYÜKELÇİLERİN ÖZÜR AÇIKLAMASI KARŞISINDA HAYAL KIRIKLIĞINA KAPILANLARIN BU TOPRAKLA GÖNÜL BAĞI YOKTUR
Büyükelçilere karşı sergilediğimiz onurlu duruş da Kılıçdaroğlu'nu rahatsız etmiş. Büyükelçilerin ağır gördüğümüz açıklamasının ardından kimin nerede durduğunu hep birlikte takip ettik. Özür açıklaması karşısında hayal kırıklığına kapılanların bu toprakla gönül bağı yoktur. Kılıçdaroğlu'nun bürokratlara yönelik sözlü saldırılarını son dönemde epey arttırdığını görüyoruz.
"SEN OSMANLI'YA NASIL HAKARET EDERSİN!"
Bu ülkenin her memuru, bireyi devletinin koruması ve güvencesi altındadır. Kılıçdaroğlu'nun hezeyanları kendisini rezil etmenin ötesinde bir anlama sahip değildir. Bu zavallının tababet ilminin görev alanına girdiğini daha önce söylemiştim. Lafı daha fazla uzatmaya gerek yok. Adama bak ya, Osmanlı'ya hakaret ediyor. Sen kimsin ya? Sen Osmanlı'ya nasıl hakaret edersin ya... 600 yıl dünyaya nam salmış Osmanlı'ya nasıl hakaret edersin. Bu ne saygısızlıktır. Buna bizim kitabımızda cibilliyet itibari ile bozuk derler. Böyle bir ecdada hakaret edeceksin. Bunu yedirmeyiz, buna fırsat vermeyiz. Sen kimlerle nerede, nasıl geçineeksen geçin. Bu kadar merak ettiğin Suriye... O topraklarda bile ecdadın ayak izleri var. Misak-ı Milli denilen anlaşmanın yerinde yine Osmanlı'nın mirası var. İnşallah 2023 Bay Kemal'in yeni bir ders aldığı yıl olacaktır. Fakat çok çalışacağız. Bu hafta Eskişehir'de hayet güzel açılışlarımız oldu. Bu açılışlarla birlikte toplu açılışlarda 52 adet fabrika açılışı, 106 adet ayrıca fabrika açılışları yaptık. Diyor ya, ne yapıyor? Daha yeni, Eskişehir'de olanları söylüyorum. Biz buyuz. Dün Azerbaycan'daydık. Yeni havalimanının açılışını yaptık.