Türkiye'deki seçim dünyadan da büyük ilgi görüyor
Dünya Türkiye’de bugün yapılan cumhurbaşkanlığı ve genel seçimleri ilgiyle izliyor. Uluslararası ajanslar, görsel ve dijital medya yayınlarında Türkiye seçimleriyle ilgili son gelişmeler, analiz ve yorumlara geniş yer ayırıyor. Devlet yönetimleri ve uluslararası kurumlar da Türkiye seçimlerini yakından takip ediyor. ABD, Türkiye’nin demokrasi geleneğine vurgu yaparken, AB seçimlere çok boyutlu yaklaşıyor. Rus basını ise kim kazansa da ilişkilerin etkilenmeyeceği görüşünde.
Güven ÖZALP & Nerdun HACIOĞLU / Hürriyet
AB YAKIN TAKİPTE
Avrupa Birliği ve üye ülkeler Türkiye’de bugün yapılacak seçimleri yakın takibe aldı. Seçim kampanyalarını en ince detayına kadar izleyen Brüksel ve üye ülke başkentleri sandıktan çıkacak sonucun sadece Türkiye açısından değil AB ile ilişkiler açısından da önemli olduğu görüşündeler.
DEMOKRATİK SEÇİMLER
Başından bu yana seçimlerde herhangi bir tarafa destek veriyormuş gibi görünmemek için özel çaba gösteren AB’nin en önemli beklentisi seçimlerin özgür, adil, Türkiye’nin de bağlı olduğu demokratik standartlara uygun şekilde yapılması ve çıkan sonuca tarafların saygı göstermesi. “Bekle-gör” pozisyonunda olduğu izlenimi veren AB, seçimlere çok boyutlu bakıyor. Brüksel’de seçimlerin bölgesel ve küresel etkileri olacağı yorumlarına sıkça rastlanıyor. AB’de gelecek dönem için ilişkilerin mevcut boyutuyla devam edeceğinden, farklı bir raya geçileceğine kadar uzanan bol miktarda senaryo dillendirilse de bunlar çoğunlukla kapalı kapılar ardında kalıyor.
Uluslararası basın seçim kampanyasını sahaya inerek takip etti.
İŞBİRLİĞİNİ GELİŞTİRME
Brüksel’de, seçim sonuçlarından bağımsız olarak, ilişkilerin tam üyelik perspektifiyle canlandırılmasını kısa vadede mümkün görenlerin sayısı çok az. Bununla birlikte Türkiye’nin bu perspektif doğrultusunda somut adımlar atmasının Brüksel’in elini zorlayabileceği de biliniyor. Avrupa’nın güvenlik ve istikrarı açısından yaşamsal öneme sahip Türkiye’nin, AB’nin çok önemli bir stratejik ortağı olduğu, ilişkilerde karşılıklı yarar alanları bulunduğu ve bunlara yönelik işbirliğinin derinleştirilip geliştirilmesi gerektiği seçim sonuçlarına endeksli olmayan unsurlar arasında yer alıyor.
BEYAZ SARAY’DAN TÜRKİYE DEMOKRASİSİNE ÖVGÜ
ABD Ulusal Güvenlik Konseyi Stratejik İletişim Koordinatörü John Kirby, günlük basın brifinginde Türkiye ilgili soruya da yanıt verdi. Kirby gazetecilere yaptığı açıklamada, Türkiye’de takdir ettikleri bir demokrasi geleneği olduğunu ve ülkenin demokratik kurumlara sahip olduğunu vurguladı.
TÜRK HALKININ KARARI
VOA Türkçe’nin haberine göre Kirby, “Türkiye’nin gurur verici demokratik kurumları var ve geleceklerine karar vermeyi Türk halkına bırakacağız. Açıkçası seçimler ve adayların kendileri hakkında yorumlara kesinlikle girmiyoruz. Buna Türk halkı karar verecektir. Türkiye’de hepimizin takdir ettiği bir demokrasi geleneği var” ifadesini kullandı.
ÖZGÜR VE ADİL SEÇİMLER
Türk halkının kendi kararlarını verme ve bu kararlarını ifade etmelerine saygı göstereceklerini kaydeden John Kirby, “Daha önce de söylediğimiz gibi, orada (Türkiye’de) ve dünyanın her yerinde demokrasilerde elbette özgür ve adil seçimler görmek istiyoruz. Türk halkı sandığa giderken kararını kendisi verecektir. Bu konuda en uygun yaklaşım budur” dedi. ABD Dışişleri Bakanlığı’ndan geçen hafta yapılan açıklamada, Türkiye’de 14 Mayıs’ta yapılacak seçimlerden çıkacak sonucun ikili ilişkileri etkilemeyeceği kaydedilmişti.
RUSYA BASINI İLİŞKİLER ETKİLENMEZ
CumhurbaşkanlığIı ve genel seçimleri RUSYA da yakından takip ederken sandıktan kim çıkarsa çıksın Rusya ile Türkiye arasında ilişkilerin köklü değişim geçirmeyeceği görüşü ön plana çıktı.
Rusya’nın resmi TASS Haber ajansı, Kommersant gazetesi ve iş çevrelerine hitap eden RBC ajansı seçim arifesinde Türkiye uzmanlarının görüşlerine analiz haber şeklinde yayınlayarak, “Türkiye, temel dış siyasi çizgi olarak Batı ile birlikte. Bunu Moskova da gayet iyi biliyor, kabul ediyor ve göz önünde bulunduruyor. Ancak Rusya ile Türkiye arasında özellikle ekonomik alanda birbirini tamamlayan, karşılıklı menfaatlere dayalı bir dizi ilişkileri de var. Bunlar her iki taraf için önem taşıyor. İnşaatı devam eden Akkuyu nükleer santralı başta olmak üzere enerji kaynaklarındaki işbirliği, tarım ürünleri ticareti, ham madde, hafif sanayi ürünleri ticareti ve en önemlisi turizm. Bu kalemlerden hiçbiri göz ardı edilemez. Başka alternatifleri de yok. Dolayısıyla 14 Mayıs seçiminde sandıktan kim çıkarsa çıksın Ankara ile Moskova arasında ilişkilerin köklü değişim geçirmeden devam edecektir” yorumları yapıldı.