1-) Lucescu’nun istifası: 11 Şubat 2019

Türkiye Futbol Federasyonu yetkilileri, Fatih Terim ile yolları ayırdıktan sonra anlaştığı Rumen teknik adam Mircea Lucescu ile 11 Şubat 2019 tarihinde bir görüşme gerçekleştirdi. Bu görüşmenin sonucunda çıkan karar ise yolların ayrılması oldu. Lucescu’nun ayrılmasından sonra Türk futbol kamuoyu, yeni teknik patronunun kim olacağına dair kafa yormaya başladı.

2-) İkinci “Güneş” dönemi: 28 Şubat 2019

Türkiye Futbol Federasyonu, 2017 yılında Fatih Terim ile yolları ayırdıktan sonra Şenol Güneş ile görüştü ama bu görüşmeden bir sonuç çıkmadı. Şenol Güneş o dönem Beşiktaş ve A Milli Takımı aynı anda çalıştırmaya sıcak bakmadığını birçok kez dile getirdi. Lucescu sonrası yeniden Şenol Güneş’in kapısını çalan Yıldırım Demirören yönetimi, Beşiktaş’tan sene sonunda ayrılacağına kesin gözüyle bakılan tecrübeli isimden bu sefer olumlu yanıt aldı. Ve takvimler 28 Şubat 2019’u gösterirken TFF, Şenol Güneş ile anlaştığını ve sözleşmenin 1 Haziran 2019’dan itibaren başlayacağını duyurdu.

3-) 15 yıl sonra: 22 Mart 2019

Şenol Güneş’in sözleşmesinin 1 Haziran’da başlayacak olması sebebiyle Arnavutluk ve Moldova maçlarında takımın başında kimin olacağı merak ediliyordu. Bazıları Güneş’in yardımcılarının takımın başında çıkabileceğini dillendirirken; Şenol Güneş, Beşiktaş ve TFF üçlüsü bu sorunu çözdü. Tecrübeli teknik adam takımı yalnız bırakmayarak Arnavutluk maçında kulübede yer aldı. Bu karşılaşma Şenol Güneş’in Euro 2004 elemelerinde elendiğimiz Letonya karşılaşmasından tam 15 sene sonra milli takımın başına geçmesi anlamına geliyordu.

Arnavutluk maçında etkili bir oyunla 2-0’lık bir galibiyet elde eden milli takım uzun zaman sonra umut vermişti. Burak Yılmaz ve Hakan Çalhanoğlu’nun golleriyle Türkiye’ye dönen milli takım kağıt üstünde Arnavutluk maçına göre daha kolay bir maç olan Moldova karşılaşmasının hazırlıklarına başlamıştı.

Antalya’daki maç kağıt üstünde olduğu gibi saha içinde de kolay geçti ve millilerimiz ezici bir üstünlükle Moldova’yı 4-0 mağlup etmeyi başardı. Goller Hasan Ali, Cenk (2) ve Kaan Ayhan’dan geldi.

4-) Fransa zaferi: 8 Haziran 2019

Ligler bitmiş, Şenol Güneş’in resmi görev süresi başlamıştı. Fransa’yı konuk edecek Ay Yıldızlılar bu maça büyük bir konsantrasyonla hazırlanırken Şenol Güneş “Bizim asıl rakibimiz İzlanda. Fransa’yı yenersek iyi ama yenilirsek de yolun sonu değil” diyerek hem kamuoyundan hem futbolcuların üzerinden baskıyı almaya çalışıyordu.

8 Haziran’da Konya’da oynanan maçta son dünya şampiyonuna sahayı dar eden Türkiye, Kaan Ayhan ve Cengiz Ünder’in golleriyle maçı 2-0 kazanDI, birçok gol pozisyonundan da eli boş döndü. İşte bu maç ile birlikte uzun zamandır sönük olan milli takım ateşi tekrar alevlendi. İzleyenler bu gencecik milli takımı benimseyip bağrına basmaya başladı. Milli takım ruhu geri dönüyordu.

5-) Yine İzlanda, yine mağlubiyet: 11 Haziran 2019

İzlanda’ya gidilebilecek en güzel mevsimde gidiyorduk. Hem de arkamızda Fransa zaferinin verdiği coşkuyla birlikte... Fakat önce kafilemizi havalimanında beklettiler, sonra kaptanımız Emre Belözoğlu’na tuvalet fırçasıyla tacizde bulundular.

İzlanda’ya giderken yaşadığımız coşku, yaşanan olaylar sonucunda yerini gerginliğe bıraktı. İzlanda’ya karşı son yıllarda tutmayan şansımız yine kendini gösterdi. Fizik olarak ezildiğimiz maçta takımın yıldızlarından Cengiz Ünder de sakatlığı sebebiyle olmayınca İzlanda’ya karşı pek varlık gösteremedik. Son dakikalarda yüklensek de maçı 2-1 kaybetmekten kurtulamadık. Tek golümüz 40. dakikada Dorukhan Toköz’den geldi.

6-) Millilerin İstanbul’a dönüşü: 7 Eylül 2019

22 Temmuz 2019’da Şenol Güneş’in de talebiyle milli takımın kalan 3 iç saha maçının İstanbul’da oynanmasına karar verildi. Bu 16 Kasım 2014’te Türk Telekom Arena’da oynanan Kazakistan maçından tam 4,5 sene sonra İstanbul seyircisi önünde resmi maç oynamak demekti.

İlk maç Andorra maçıydı. Milli takım maça büyük coşkuyla başladı. İstanbul seyircisi de Ay Yıldızlılarla özlem giderdiği bu maçta kolay bir galibiyet bekliyordu. Fakat beklenen olmadı. Dakikalar geçtikçe hem seyircilerde hem futbolcularda o baskı hissedildi. Andorra gibi kolay gözüken ve garanti 3 puan gözüyle bakılan maçın büyük bir fiyaskoya dönüşmesini engelleyen isim Ozan Tufan oldu.

Yusuf Yazıcı’nın kornerden açtığı ortayı düzgün bir kafa vuruşuyla sonlandıran Ozan Tufan, teknik ekibin ve takım arkadaşlarının gününü kurtarıp kahramana dönüştü. 89’da atılan bu gol, belki de Euro 2020 demekti.

7-) İzlanda Arnavutluk’ta kayıp: 10 Eylül 2019

Millilerimiz son dakikaları korku filmi gibi geçen Andorra karşılaşmasının ardından Moldova deplasmanına gitti. İzleyenler “Ya yine Andorra maçı gibi olursa?” diye kuşkulanıyordu ki maç başlayınca bu endişelerin boşa olduğu görüldü. Andorra maçının aksine gol yollarında zorluk çekmeyen milli takım, 4-0’lık Moldova galibiyetiyle kendine geldi. Goller Cenk Tosun (2), Deniz Türüç ve Yusuf Yazıcı’dan geldi.

Fakat gecenin en önemli gelişmesi bizim kazanmamız değildi. İzlanda Arnavutluk karşısında ecel terleri döküyordu. Bizim 2-0’lık sonuçla galip geldiğimiz Arnavutluk deplasmanında iki kere beraberliği yakalamalarına rağmen 4-2 mağlup oldular. İzlanda’nın bu mağlubiyeti ile birlikte Andorra maçında atılan son dakika golünün önemi daha da arttı.

8-) 2008 ruhu geri mi geliyor?: 11 Ekim 2019

Milli takım bir önceki maçta kendi evinde konuk ettiği İzlanda’ya cehennemi yaşatan Arnavutluk’u Ülker Stadyumu’nda ağırladı. Bu maçı kazanmamız zorlu Fransa deplasmanı öncesinde bizi rahatlatacaktı. Maçın zor geçeceği tahmin ediliyordu. Çünkü Arnavutluk bize kaybettiği an Euro 2020 hayallerine büyük ölçüde veda edecekti.

Bir türlü Arnavutluk kalesinde istediğimiz pozisyonları yakalayamadık. Yakaladıklarımızı da gole çeviremedik. Son dakikalara panik havasına girerken Arnavutluk net bir gol pozisyonundan yararlanamadı. Derken kaleci ve savunmasının anlaşmazlığından doğan pozisyonda Cenk kafa vuruşuyla golü kaydetti. Millilerimiz yine son dakikada golü buldu. Son dakikalarda atılan goller Euro 2008’deki Türkiye’yi akıllara getiriyor. Sahada belki de uzun zaman sonra, son düdüğe kadar fırsat kovalayan, savaşan bir milli takım var...

Bu dakikalarda İzlanda’dan gelen Fransa’nın galibiyet haberi, son dakikada kazandığımız üç puanın değerini daha da arttırdı. Artık önümüz açıktı. Fransa deplasmanında yenilsek bile bu telafi edilmesi kolay bir mağlubiyet olacaktı.

9-) Paris’ten aldım 1 Puan, eve geldim Euro 2020: 14 Ekim 2019

Fransız Milli Takımı, mabedi Stade de France’ta millilerimizle karşılaştı. Maça iyi başlayan Fransa karşısında kalesini gole kapayan millilerimiz, oyunu ilk yarının ortalarına doğru dengelemeyi başardı. Golsüz geçen ilk yarının ardından iyi başladığımız ikinci yarıda ayağımıza gelen gol fırsatını Burak Yılmaz ile harcadık. 72. dakikada Ben Yedder yerine oyuna giren Giroud, girdikten 4 dakika sonra belki de en iyi yaptığı işi yaparak kornerden gelen topu kafasıyla ağlara gönderdi.

Fakat Fransızların bu sevinci uzun sürmedi. 6 dakika sonra gizli golcümüz Kaan Ayhan Konya’daki maçta olduğu gibi yine Fransa ağlarını sarsmayı başardı. 82. dakikada attığımız golden sonra iki takım da fileleri sarsamadı ve maç 1-1’lik beraberlikle sona erdi. Ay yıldızlılarımız son dünya şampiyonuna iki maç sonunda yenilmedi, sadece bir puan verdi. Hatta bu maçtan sonra “Liderlik olabilir mi acaba?” soruları dillendirilmeye başlandı.

10-) Ve Euro 2020!: 14 Kasım 2019

Takvimler 14 Kasım 2019’u gösterirken ay yıldızlılarımız Türk Telekom Arena’da son yıllardaki belalısı İzlanda’yı ağırladı. Fakat bu kez durum farklıydı. Diğer maçların neredeyse hepsinde kazanması gereken taraf Türkiye’ydi. Fakat bu sefer beraberlik de yetiyordu. İzlanda’nın ise ülkesine galip dönmekten başka çaresi yoktu. İlk yarı iki takım da fazla hücuma çıkmadı, Burak Yılmaz’ın kafa vuruşu haricinde gol pozisyonuna da giremedi.

Merih ve Çağlar’ın uyumu göz doldururken ilk maçta fiziken ezildiğimiz İzlanda’ya bu sefer fizik olarak karşılık vermiş, hatta maçın büyük bölümünde ezici bir üstünlük sağlayan taraf biz olmuştuk. Fakat bir türlü hücumda etkili olamıyorduk. Burak Yılmaz’ın orta-şut karışımı yaptığı vuruş üst direkten döndü. Ozan ve Cengiz birkaç kez kaleyi uzaktan denedi fakat bir türlü İzlanda kalesinde etkili olamadık.

Aynı dakikalarda Şenol Güneş sosyal medya üzerinden, tarihimizde ilk kez liderlik şansı ayağımıza gelmişken takımı bu kadar defansif oynatması yüzünden korkaklıkla suçlandı. İzlanda’nın 83. dakikada kullandığı kornerde kalemize gelen kafa topunu Merih çizgiden çıkardı.

Artık maçta son dakikalara geliniyordu. Zaman tükeniyordu ve millilerimiz Euro 2020’ye çok yakındı. İzlanda artık cephanesindeki son kurşunları da harcayıp gol için yüklenmek istiyordu. Fakat bu yüklenmenin cezası olarak kalelerinde kontra atak sonucu pozisyon da veriyorlardı. Dakika 90’da Yusuf Yazıcı’nın ortasında top Burak Yılmaz’ın pozisyonunda olduğu gibi bir kez daha üst direkten geri döndü. 90+2’de İzlanda savunması bir kez daha dengesiz yakalandı. Fakat pozisyonu yine iyi değerlendiremedik ve sonunda Zeki’nin şutunda top savunmadan geri döndü.

Ve İngiliz hakem Anthony Taylor’ın son düdüğüyle birlikte millilerimiz Euro 2020 biletini kaptı. 96-2000’in ardından tarihimizde ikinci kez iki kere üst üste Avrupa Şampiyonası’na gitme hak kazandık.

11-) Liderlik aşkına: 17 Kasım 2019

Gruptaki son maçlar öncesinde Fransa’ya birinciliği kaptırsak da Euro 2020’ye grup birincisi olarak gitme şansımız devam ediyordu. Bu tarihimizde daha önce yakalayamadığımız bir başarıydı. Andorra karşısında ilk dakikalarda işi bitirip Fransa’nın Arnavutluk deplasmanındaki maçına konsantre olmak istiyorduk. Biz ilk 20 dakikada 2-0 öne geçip fişi çekerken diğer taraftan Fransa da Arnavutluk’a aynı tarifeyi uyguluyordu. İki maç da 2-0’lık sonuçlarla bitince Fransa lider, biz ikinci olarak grubu tamamlamış olduk. Goller Enes Ünal’dan gelirken, Almanya’yı mı yoksa Türkiye’yi mi seçecek diye merakla beklenen Ümit Milli Takımı oyuncumuz Ahmed Kutucu da ilk A Milli Takım düzeyinceki maçına çıktı. İlk 11 başladığı maçta 85 dakika süre aldı.

12-) Büyük teşekkür

Biz ülkece bu Türk Milli Takımı oyuncularına ve Şenol Güneş başta olmak üzere bütün teknik ekibe sonsuz teşekkürlerimizi iletiyoruz. Bu teşekkürleri yalnızca Euro 2020’ye gitme hakkını kazandığımız için değil, ülkece geçtiğimiz bu zor günlerde 80 milyonu uzun yıllar sonra tekrardan A Milli Takım etrafında kenetlediği için de onlara borçluyuz.

TEŞEKKÜRLER MİLLİ TAKIM! EURO 2020’DE KALBİMİZ SİZİNLE!