Seksenler dizisinin 'Nabıyon beya' diyen Pastacı Sami'si Berat Yenilmez, nasıl Galatasaraylı ve oyuncu olduğunu Şoray Uzun'a anlattı. İşte Berat Yenilmez'in çok özel röportajı...
Pastacı Sami ile ortak yanlarınız var mı?
Olmaz mı? Her oyuncu oynadığı karakterlere kendinden bir şeyler katar. İster bilinçli ister içgüdüsel. Benim de mutlaka Sami’ye kendimden kattıklarım olmuştur. Ben de Sami gibi aslında çabuk parlayan ama 15 saniye sonra neden sinirlendiğini unutan bir yapıya sahibim. Asla kin gütmem. Kızgınlıklarımı ve kırgınlıklarımı çabuk unuturum ve çabuk affederim. Ben de Sami gibi düz bir adamım. Yeniliklere açık olsam da sanırım eskinin alışkanlıklarından çabuk vazgeçebilen bir yapıya sahip değilim. Aileme ben de çok düşkünüm ve onların iyiliği ve onlar için elimden gelen her şeyi yapmaktan çok mutlu olurum. Çalışmayı çok severim. Ben de Sami gibi erken kalkıp geç saatlere kadar çalışırım. Sami gibi sevdiklerime karşı hayır diyemeyenlerdenim. Kısacası dile kolay tam on senedir hayatımda Pastacı Sami. Mutlaka bu süreç içersinde benim Sami’ye kattıklarım kadar belki de Sami de bana bir şeyler katmıştır iyi anlamda.
Rol aldığınız her dizide, her filmde çok başarılısınız. Biz izleyiciler Berat Yenilmez’i biraz geç mi keşfettik?
Öncelikle çok teşekkür ederim. Ne mutlu benim için böyle onur ve gurur duyacağım cümleler duymak. 1993’ten bu yana okulla beraber (Müjdat Gezen Sanat Merkezi) burada meslek sahibi olmamda emeği geçen başta sevgili hocam Müjdat Gezen, rahmetli Savaş Dinçel, Mustafa Alabora ve birbirinden kıymetli hocalarıma sonsuz şükran borçluyum. Çok şanslıyım ki bu kadar değerli insanlardan bu mesleği öğrenme şansını elde ettim. Eğer ortada başarı varsa benim hayatıma girmiş, bana gerek okulda gerek tiyatro sahnesinde gerekse rol aldığım dizilerde ve filmlerde oynama şansı bulduğum ustalarımdan ve kıymetli arkadaşlarımın birikimlerindendir. Bu süreç içersinde gerek TV’de gerek şehir ve özel tiyatrolarda birbirinden değerli ve özel projelerde yer aldım. Ama bütün Türkiye ile tam anlamda tanışmam tabii ki ‘Seksenler’ sayesinde oldu. Ama ondan önce de çok önemli işlerde yer aldım.
Seksenler dizisinin belki de en sevilen karakteri Pastacı Sami’ye hayat veriyorsunuz. Öncelikle okuyucularımız çok merak ediyor; Trakyalı mısınız?
Öncelikle bu en çok duyduğum ve en çok sorulan sorulardan biri, fakat Trakyalı değilim. Ama o bölgeyi ve bölge halkını çok seviyorum. Eşimin işi sebebiyle altı sene kadar Çorlu’da yaşadık. Deyim yerinde olur ise fahri Trakyalıyım diyebiliriz.
Dizinin açık ara sloganı; sizin söylediğiniz ‘N’abıyon beya?’ oldu. Peki bu slogan nasıl ortaya çıktı?
Bu slogan senin de çok iyi bildiğin üzere, setin ilk günü toplandığımızda senin göçmen olduğunu bildiğim için ve uzun bir bekleyiş sonrası kendi aramızda zamanı daha keyifli bir hale getirmek üzere yaptığımız bir şeydi. Benim sana ‘N’abıyon beya’ diye takılmam ve senin de bana ‘Aynı beya’ diye cevap vermen ve bunu bütün gün akşama kadar değişik şekillerde birbibirimize defalarca sorduktan sonra (ki oldukça eğlenceli bir gündü) artık ne kadar tekrar ettiysek o gün sevgili patronumuz Birol Güven, benim sahnelerin çekim sırası geldiğinde bana ‘Bu Pastacı Sami’yi Trakyalı oynar mısın’ demesi üzerine şekillendi. Sonrasında Sami’yle bütünleşen bir slogan oldu.
Tek işim oyunculuk oldu
Oyunculuk serüveni nasıl başladı?
Müjdat Gezen Sanat Merkezi’nde başladım. Hazırlık sınıfını geçince o sene Müjdat Hoca Show TV’ye bir dizi çekmeye başladı ve okuldaki öğrencilerinin işi yerinde öğrenmesi için bizlere rol verdi. Profesyonel işime ‘Azmi’ dizisinde sevgili hocam sayesinde başlamış oldum diyebilirim. Yönetmenliğini de rahmetli Tunç Başaran yapmıştı. Benim için ve yer alan bütün öğrenciler için oldukça büyük bir öneme sahiptir diye düşünüyorum.
https://www.instagram.com/p/LG0cr7LkjF/
Oyunculuk haricinde başka ne tür işler yaptınız?
Oyunculuk dışında para kazanmak adına hiçbir şey yapmadım. Yurt dışında başka bir branşta eğitim alıyordum fakat süreç içerisinde okuduğum okulun, yapmak istediğim iş olmadığını anlayınca bırakıp Türkiye’ye geri döndüm. O sırada üniversite sınavları geçtiği için sadece özel yetenek ile öğrenci alan bir tek Müjdat Gezen Sanat Merkezi vardı. İyi ki de orası olmuş. Okula kabul edilip okumaya başladığımdan bu yana başka bir iş yapmadım.
Babam Beşiktaşlıydı
Nasıl Galatasaraylı oldunuz?
Nasıl Galatasaraylı olduğumu gerçekten bilmiyorum. Babam rahmetli Beşiktaşlı idi. Ben ve abim de Galatasaraylı. Yani ben kendimi bildim bileli Galatasaraylıyım diyebilirim. Ama Beşiktaş’a da babamdan dolayı bir sempatim vardır. Bana çocukluğumu ve babamla geçirdiğimiz güzel zamanları hatırlattığı için.
https://www.instagram.com/p/KymdNmLkge/
Unutamadığınız bir maç var mı?
Unutamadığım maç olmaz mı? 2012 yılı şampiyon olduğumuz senenin maçı. Çünkü o sene evlendim. Düğün tarihimizi de iki kere değiştirmek zorunda kalmıştık. Düğünden bir gün önce de maçımız vardı. Ben radyodan dinledim. Çünkü heycandan televizyondan izleyemezdim. Gerçi radyodan da heyacandan nasıl dinlediğimi bilmiyorum. Penaltılar neticesinde kazanmış ve o sezon şampiyon olmuştuk. O yüzden o maç benim hayatımda unutamadığım maçlardan belki de en önemlisi olmuştur.
Maç seyrederken bir uğurunuz var mı?
Maç seyrederken belirli bir uğurum yok. Mümkün olduğunca yerimi değiştirmemeye çalışırım ve zaman zaman da hiç maçla ilgilenmem. Sanki onu görmezden gelince, bizimkiler daha başka bir oyun oynayacakmış gibi gelir bana.
Simoviç, Prekazi, Hagi unutulmaz
https://www.instagram.com/p/JUyW8Erki2/
Maçı statta mı yoksa TV başında mı seyretmeyi tercih edersiniz?
Doğruyu söylemek gerekirse evde çok maç izlediğim söylenemez. Eğer fırsatım olursa stada gitmeyi ve canlı canlı herkesle heyacanlı izlemeyi tercih ederim. Gerçi birkaç sezondur onu da yapmıyorum ama eskiden sağolsun Rasim Abi (Öztekin) ile ve Kale Kafe’nin sahibi Cansın Akoral ile beraber izlerdim. Ama dediğim gibi uzun zamandır stada gidip maç izlemedim. Belki şu yaşadığımız tatsız süreç geçer ve her şey normale dönerse gene statta buluşup maçlar izleriz.
Sizin unutamadığınız futbolcu?
Unutamadığım birçok futbolcu var. Simoviç mesela. Prekazi, tabii Hagi, Jardel, Kosecki, Taffarel ve daha birçok değerli sporcu var.
Bu sezonu kısaca değerlendirmenizi rica etsek?
Çok isterdim ama gerçekten bu sezon liglerden uzak bir durumdaydım. Ama Galatasarayımızın iyi gittiğini, işleri iyi idare ettiğini biliyorum. Şansımızın yüksek olduğunu düşünüyorum.
Evde keyifli rekabet var
https://www.instagram.com/p/LG0V4ALki_/
Eşiniz hangi takımı destekliyor?
Eşim Seda Fenerbahçeli, dolayısyla iki ezeli rakip takımın taraftarıyız. Ama bizim evimizde böyle bir durum yok. Biz ikimiz de spor olarak ele alıyoruz ve kimin kazandığından çok oynanan futbolun güzelliği ile ilgilenmeye çalışıyoruz. Eşimin başka bir takımı tutması benim için bir sorun teşkil etmez, aksine çok keyifli bir rekabet olur evimizde.
Bilet, kombine fiyatları... Maçlara gitmenin zorlukları... Artan fanatizm... Garip spor programları... Sizce bildiğimiz anlamda taraftarlık bitiyor mu?
Bilet ve kombine fiyatları ne durumda inan bir bilgi sahibi değilim. Spor programlarını da izlemiyorum. Gerçekten bazen ne konuşuluyor anlamıyorum. Anlamaya çalışmaktansa izlememeyi tercih ediyorum. Umarım sporda şiddet de en kısa zamanda yerini sporda dostluğa ve keyfe bırakır.