Fenerbahçe’den sonra Galatasaray da yenildi, zirve artık averajla belirleniyor. Beşiktaş, Çalımbay ile yeni bir ivme yakalayacak gibi. Trabzonspor ise Abdullah Avcı ile her geçen maç daha iyi oluyor.
ASLAN YENİLDİ STRESİ SONA ERDİ
Galatasaray bu sezon ilk yenilgisini Hatay’dan aldı. Hatay mı iyi oynadı, yoksa Galatasaray kazanacak futbol mu oynamadı?
ŞORAY UZUN: Çok normal bir sonuç bu. Bir defa Hatay dersine iyi çalışmış. Hakem ve VAR da son dakika bariz penaltıyı vermeyince mağlubiyet kaçınılmaz oldu. Galatasaray içeride, dışarıda iki maçtır ofsayttan gol yiyiyor. Bence ‘yenilgisiz takım’ stresinin bitmesi ve eksiklikleri görmek adına bu mağlubiyetin olumlu yanlarını görmek lazım. Bu yıl alınanlar yerlerinden ettikleri yenilerin yerini dolduramadılar. Bir yandan yorgunluk da var. Okan Buruk’un eli de bir türlü oyuncu değişikliğine gitmiyor. Son 15 dakikayı beklemek zorunda değil. Adam iyi değilse çıkar hoca.
COŞKUN TÜRK: Geçen haftaki basın tribününde bunun üzerinde durduk. Bir takımın bütün maçlarını kazanması mucize gibi bir şey. Galatasaray kayıp yaşayacaktı, bu da Hatay maçında oldu. Hatay maça iyi hazırlanmış. Çok mu iyi oynadı; değil. Ama rakibin zaaflarını bilerek hazırlanmış ve kazandı. Galatasaray ise aksine bu maça konsantre olamamış. Akıllar hala Bayern maçında kalmış. Yorgunluk da olunca mağlubiyet geldi.
FAİK GÜRSES: Galatasaray’da mükemmel oyuncular var, kulübede oturuyor. Okan hoca artık devamlı aynı 11’i oynata oynata oyuncuları yordu. Niye bu transferler yapıldı o zaman?
YEDEK KALAN RAHATSA SORUN VAR DEMEKTİR
Zaha oyundan alınınca kızdı, takım içinde huzursuzluklar olduğu söyleniyor. Mertens’in kulübede elma yemesi gibi görüntüler nasıl açıklanır?
ŞORAY UZUN: Oyundan alınan her oyuncu ne oynadığına bakmadan bozulur. Dzeko da 84’de çıkarken tepki gösterdi. Takım içinde bir huzursuzluk yok. Oyuna daha erken girmeyi ya da form düşüklüğü yaşayanların yerine forma bekleyenler var hepsi bu. Mertens rahat ve içten bir adam. Kulübede elma yemesinde bir sıkıntı yok. Elma sorun değil, rakip taraftarların Dombele için gönderdiklerini yemesin yeter.
COŞKUN TÜRK: Hırslı futbolcuların yapısı bu. Oyundan alınınca kızıyor, hatta bağırıyor çağırıyor. Bu durumu yönetecek kişi teknik direktör.. Bu tür görüntüler çoğalırsa sorun büyür. Mertens’in elma yeme görüntüleri de hiç hoş olmadı. Belki kötü niyeti yoktur ama sanki maçı umursamıyor havası estirdi.
FAİK GÜRSES: Zaha’yı çıkartacağına forveti daha güçlü hale getirse maçı kazanacaktı.
FENER’DE KADRO GENİŞ DEĞİL KALABALIKMIŞ
Fenerbahçe, Adana’da berabere kalarak averajla liderliği aldı. İsmail Kartal’ın kulübesi zayıfladı. Oyuncu değiştirmek istemedi. Girenler (Cengiz, Kent, Batshuayi) katkı vermedi. Niye hazır değiller?
COŞKUN TÜRK: Uzun lig maratonunda bunlar yaşanacak şeyler. Sakatlar, cezalılar... Buna göre kadro planlaması yapılmalı, en kötüsü düşünülerek. Cengiz sanıyorum tam hazır değil. Eğer hazırsa ve böyle oynayacaksa yazık verilen onca paraya. Kent bu, daha fazlası olmaz. Batshuayi’nin kafasında da devre arası gitmek var.
FAİK GÜRSES: Avrupa dönüşü rotasyon şart. Bu kadar kaliteli oyuncu niye transfer edildi? Aynı durum Okan Buruk için de geçerli. İstikrar diye diye yanlışa devam ediliyor.
ŞORAY UZUN: Fenerbahçe Adana’da galibiyeti kaçıran taraftı. Trabzon maçında kalesine gelen dört toptan üçü gol oldu. Ludogorets maçını da futbolcular ciddiye almadı. Şunu söylemeye çalışıyorum; Fenerbahçe’de bir sorun yok. Adana’da oyuna sonradan girenler hiç girmeseydi daha iyi olurdu. Cengiz’in hazır olacağı yok. Batsman da Fenerbahçe’yi kafasında bitirmiş gibi. Kent çok az süre alıyor. Kadrosu geniş dedik ama Fener’in kulübe geniş değil kalabalıkmış. İsmail Kartal da görüyor bunu. Niye hazır değiller? Çalışmıyorlar, geziyorlar da ondan.
KANARYA, ADANA’DA SERİ BAŞLATABİLİRDİ
Milli ara Fenerbahçe için de ilaç olacak. Becao, Fred, Djiku, Mert Hakan, King, Serdar Aziz gibi isimler dönerse Fener yeni bir seri başlatır mı?
COŞKUN TÜRK: Adana deplasmanında kötü oynamadı, Fener o maçla bile bir seri başlatabilirdi. Tabii ki sakatların düzelip dönmesiyle yine ritmini bulacaktır.
ŞORAY UZUN: Milli ara ilk defa tüm takımların acayip işine yarayacak. Fred, Fenerbahçe’nin oyun aklı, dinamosu, maestrosu. Becao, Djiku defansta Çin Seddi gibi. Bu üç ismin dönüşü yeni serinin başlangıcı olur. Fenerbahçe iki yenilgi sonrası oyun ve mental olarak herhangi bir düşüş yaşamadı. En büyük artısı bu.
FAİK GÜRSES: Takımlar geniş kadroları olası sakatlıklar ve yaşanabilecek sıkıntılar için oluşturdu. Milli ara sonrasında 11’lerin nasıl oluşacağını ben de merak ediyorum.
BEŞİKTAŞ İÇİN ÇIKIŞ BAŞLIYOR
Beşiktaş’ta başkan adayları belli oldu, takım Rıza Çalımbay ile ilk maçını kazandı. Kara günler bitti mi?
FAİK GÜRSES: Karayı bilmem ama, ufukta koşan mücadele eden takım, milli maç sonrası sahneye çıkacak. Rıza Çalımbay kim kazanırsa kazansın devam etmeli. Burası yaz-boz tahtası değil. Rıza hoca başarısız olursa kimsenin sözünü dinlemeden bırakır .
COŞKUN TÜRK: Beşiktaş’ta camia bütünlüğü sağlanırsa bu saha içine de yansır ki nitekim Rıza Çalımbay ilk maçında bunu gösterdi. Milli maç arası bu anlamda büyük fayda sağlayacak. Beşiktaş’ın ligde çıkışı başlayabilir diyebiliriz.
ŞORAY UZUN: Beşiktaş için kara günler bitti evet. Taraftarın (nedense) hoşlanmadığı başkan, futbolcuların (nedense) hoşlanmadığı Güneş ve tüm iyi niyetine rağmen henüz çok tecrübesiz olan Burak gitti. Başkan yeniden aday da olmuyor. Taraftarın ve topçuların istediği olmuş oldu. Şu an için Rıza Çalımbay’dan daha iyi bir alternatif de yok. E Çarşı da bu işe karşı değil. Takım, Başakşehir karşısında oyun olarak da gayet iyiydi. Milli ara var. Daha ne olsun?
SÜRDÜRÜLEBİLİR BAŞARI İSTİKRAR İSTER
Başkan adayı Serdal Adalı, geniş tabanlı bir yönetim istiyor, ‘Sürdürülebilir başarı’ diyor. Nedir sürdürülebilir başarı?
FAİK GÜRSES: İyi yönetim, güçlü isimlerle donatılır. Serdal Başkan bunu biliyor ve isimleri ona göre bina ediyor. Bekle ve gör.
COŞKUN TÜRK: Serdal Adalı’nın isteği doğru, ancak diğer adayların da planları, projeleri var. Sürdürülebilir başarı için her alanda istiktar şart. Uzun yıllar takımın başında aynı teknik direktörün olması, takımın oturmuş bir sisteminin bulunması, doğru transfer politikası gibi.
ŞORAY UZUN: Sürdürülebilir başarı her sene şampiyon olmak değil. Olunursa iyi olur tabii de, bence sürdürülebilir başarı; transferde her sezon kazık yememek, her sezon borcu artırmak yerine azaltmak, altyapıdan yıldız adaylarını çıkartmak, üçe aldığı adamı beşe satmak, zırt pırt teknik direktör değiştirmemek, her sezon Avrupa’ya gitmek ve mümkünse burada başarılı olmak. Geniş taban meselesinden önce Sn. Adalı’nın TJK Başkanlığı gibi ‘geniş görev alanları’ var.
TRABZON ŞAMPİYON TAKIMI BELİRLER
Abdullah Avcı, Trabzon’u toparlamış görünüyor. Onuachu başta bazı oyuncuların performansının artması hoca başarısı mıdır?
FAİK GÜRSES: Henüz toparlanmış bir şey yok. Onuachu’ya dua etsinler, şapkadan 3 puan çıkardı. Bu adamı kim bulup aldıysa her maç sonrası kramponlarına çaput bağlasın.
COŞKUN TÜRK: Tanıdığı, bildiği Trabzonspor’u kısa sürede toparladı. Bazı futbolcuların performansının artması da hocanın başarısıdır. Devre arası transferlerle çok daha güçlü bir Trabzonspor izleyeceğiz.
ŞORAY UZUN: Onuachu tam isabet transfer. Abdullah Avcı ile Trabzon’un kimyası tuttu. Avcı seneler sonra bu takıma şampiyonluk yaşattı. Bu zor şehirle kaynaştı. Amerika’yı yeniden keşfetmeye gerek yok. Avcı yine başarılı olacaktır. Görünen o ki; bu başarıda Onuachu’nun çok önemli bir rolü olacak. Bu defa Sörloth gibi, Cornelius ve Nwakaeme gibi Onuachu da ‘zamansız’ gönderilmesin! Pepe’nin form düzeyi de toparlanıyor. Trabzon bu sezon şampiyon olamasa bile şampiyonu tayin eden takım olacaktır.