Szymanski’nin kötü performansının nedeni belli oldu

Bora Aslan - Posta.com.tr Fenerbahçe, 2023'ün yaz transfer döneminde Rusya Premier Lig'in Dinamo Moskova'dan Sebastian Szymanski'yi 9.75 milyon euro'ya renklerine bağlamıştı. Polonyalı, 4 yıllık sözleşme imzalamıştı.

MOURINHO ETKİLENMİŞTİ

Fenerbahçe Teknik Direktörü Jose Mourinho, henüz sarı-lacivertli kulübe imza atmadan Szymanski'den etkilendi. AS Roma'yı çalıştırdığı dönemde 2022-23 sezonunda Feyenoord ile UEFA Konferans Ligi final maçına çıkan Portekizli, Polonyalı futbolcuyu beğendiğini ifade etmişti.

İYİ BAŞLAMIŞTI

Polonyalı orta saha, geçtiğimiz sezon Fenerbahçe'de de iyi formunu sürdürdü. Szymanski, 2023-24 sezonunda Fenerbahçe formasıyla 55 maçta 13 gol atıp 19 asist yaparak İstanbul'daki kariyerine yüksek perdeden giriş yaptı.

BU SEZON ORTADA YOK

Ancak 25 yaşındaki orta saha, bu sezon geçen sezona göre daha kötü bir performans sergiliyor. Sebastian Szymanski, geçen sezonki oyununu adeta mumla aratıyor. Polonya basını, bu sezon Fenerbahçe'de adeta yokları oynayan yıldız oyuncuyu, bir 1990-1992 yılları arasında Galatasaray'da forma giyen Roman Kosecki ile konuştu. İşte Kosecki'nin Szymanski yorumu:

'MOURINHO KOLAY KOLAY VAZGEÇMEYECEK'

"Fener için hala faydalı bir oyuncu. Ve bir düşüş herkesin başına gelebilir, özellikle de Türkiye'de beklentiler her zaman yüksek olduğu için. Jose Mourinho ondan kolay kolay vazgeçmeyecektir ve o da kendini toparlayıp doğru yolda ilerleyecektir. Umarım kendini çabuk bulur ve bunun için tek bir çare var: güçlü antrenman, konsantrasyon. Bence durum normalleşecek. Türkler Szymanski gibi futbolcuları seviyor. Bire bir oynayan, hızlı olan, gol atan türden. Bu güçlü Türk kulüplerinde birçok iyi oyuncu var. Yıllarını çoktan doldurmuş ama etkileyici oyuncular. Nicola Zalewski'nin Galatasaray'a gitmemesi utanç verici. Ona milli takımda çok ihtiyaç var, tıpkı şu anda Szymanski'ye olduğu gibi. Robert Lewandowski'nin onlara ihtiyacı var. Her ikisine de güveniyorum. Her zaman söylediğim gibi Türkiye'de taraftarlar bir oyuncuyu ya sever ya da nefret eder. Galatasaray'da oynadığım dönemde de bu böyleydi. Gri bir oyuncu olamazsınız. Kalabalıkları heyecanlandırmak, takdir edilmek zorundasınız. Eğer başarısız olmaya başlarsanız... Sonuçta bir maçtan sonra taraftarlarımız otobüsümüze taş atıyordu çünkü evimizde maçı berabere bitirmiştik. Onlar takımlarını seviyorlar ve siz 'şöyle böyle' olamazsınız.