4 Ekim Hayvanları Koruma Günü'nü eziyetlerin gölgesinde kutluyoruz

Hikmet Karakuş/POSTA

hikmet.karakus@posta.com.tr

Sakarya Sapanca’da 13 Haziran 2018’de ormanlık alanda, patileri ve kuyruğu kesilmiş yavru bir köpek bulmuştu. Ağır yaralı köpek tüm çabalara rağmen kurtarılamamıştı. Türkiye gündemine oturan ve büyük tepki çeken vahşetle ilgili, yol kenarındaki otları kepçe ile temizleyen iş makinesi operatörü İ.M. ‘sahipli hayvanı öldürmek’ten tutuklanmış ve 6 gün sonra serbest kalmıştı.

Ölen küçük köpek Türkiye’de hayvanlara yönelik şiddetin sembolü haline gelirken olay sonrası ‘Hayvanları Koruma Kanunu ve Türk Ceza Kanunu ile bazı kanunlarda değişiklik’ yapılması gündeme gelmişti. Ancak aradan geçen zamana rağmen beklenen yasa çıkmadı. TBMM Hayvan Haklarını Araştırma Komisyonu’nun taslak raporu, bugün Meclis Başkanlığı’na sunulacak.

İşte yasal talepler

Hayvan Hakları İzleme Komitesi, hayvanları koruyacak bir yasa oluşturulana kadar Türkiye’de 4 Ekim’de kutlama yapılmayacağını duyurdu. Komiteden yapılan açıklamada yasal talepler özetle şöyle sıralandı:

● Anayasaya ‘Devlet, doğal hayatı ve hayvanların yaşam haklarını korumak sorumluluğundadır’ maddesi eklenmeli; hayvanlar doğuştan gelen hakları olan bireyler olarak tanımlanmalı.

● Başta 5199 sayılı Hayvanları Koruma Kanunu olmak üzere hayvanları ilgilendiren tüm mevzuat, uluslararası sözleşmeler ve ilkeler doğrultusunda düzenlenmeli.

● Hayvana işkence ve tecavüz edenlere ertelemesiz hapis cezası verilmeli.

’Kabahatli’ Kanun

‘Türk Ceza Kanunu’nda sahipsiz sokak hayvanlara yönelik katliamlar için bir ceza bulunmuyor. Bu tip durumlarda katliamı yapanlara ancak Kabahatler Kanunu’na göre para cezası uygulanabiliyor. Sokakta da yaşasa kimliği bulunan hayvanlar sahiplenilmiş kabul ediliyor.

Sahipli hayvana zarar vermek ya da öldürmek ise yasaya göre ‘mala zarar verme’ olarak kabul ediliyor ve buna göre cezalandırılıyor. Hayvan hakları savunucuları hayvanların yasal olarak ‘mal’ değil ‘can’ olarak kabul edilmesini ve cezaların buna göre verilmesini talep ediyor.

Hiçbir şey değişmedi

Sakarya’da minik köpeğin ölümünden aylar sonra Ankara’da mahallenin parkta beslediği 16 sokak köpeği 9 Nisan’da zehirlenmişti. Bu vahşet 2019’un en çarpıcı olayı olmuştu. Ölen köpekleri zehirleyen 3 kişi serbest kalmıştı. Köpeklerden kimlik kartı bulunan 3’ü için, sanıkların ‘mala zarar vermek’ten 3’er yıl, çevreyi kirletmekten de 5’er yıl hapsi talep edilmişti.

Sahipsiz 13 köpek içinse adli işlem yapılmamıştı. Yasa değişikliği olmadığı için Türkiye’de sayısız benzer katliam hâlâ cezasız kalıyor.

Verilen en yüksek ceza

Uşak’ta geçen 9 Nisan’da inşaatta ayakları ve ağzı bantlanarak işkence yapılan bir köpek bulunmuştu. Polis, işkenceyi yapan S.K.’yı yakaladı. Serbest bırakılan işkenceciye, Doğa Koruma ve Milli Parklar Uşak Şube Müdürlüğü ekiplerince “hayvana kötü muamele”den 6 bin 184 lira ceza kesildi. Bu şimdiye dek sokak hayvanlarına yönelik eziyete verilen en büyük ceza oldu.

Haytap: ‘ceza kanunları arasında yer almalı’

Hayvan Hakları Federasyonu (HAYTAP) Yönetim Kurulu Başkanı Avukat Ahmet Kemal Şenpolat, Hayvanları Koruma Kanunu’nun değişmesi için yıllardır mücadele ettikleri belirtip şunları söyledi: “Hayvanları Koruma Kanunu yetersiz olduğu için yakalanan kişiler mahkemeye çıkmıyor, yargılama olmuyor, yargılama olmadığı için bu kişiler sanık, mahkum olmuyor.

Sembolik para cezası uygulanıyor ve bu da 4 taksitte bile ödenebiliyor” dedi. Şenpolat “Yasada acil değişikli istiyoruz. Yasa derhal Kabahatler Kanunu kapsamından çıkarılıp ceza kanunları kapsamına alınmalı” diye konuştu.

Bir köpeğin kalp atışı

Antalya’da dün Konyaaltı Belediyesi Sokak Hayvanları Sağlık Merkezi’ni ziyaret eden Gürsü Çocuk Kreşi öğrencileri yavru bir köpeğin kalp atışını dinledi.

Şifalı dostluk

Sakarya’da Nilüfer Özel Eğitim İş Uygulama Merkezi öğrencisi olan 13 yaşındaki Yasin Soyalp’in dedesi, torununun hayvan sevgisini fark edince 2 keçi satın alıp çiftliğinde beslemeye başladı. Ailesinin sık sık çiftliğe götürdüğü Yasin, her birine isim verdiği keçileri besleyip seviyor.

Yasin’in annesi Neslihan Soyalp, oğlunun keçileri çok sevdiğini belirterek “Keçilerle ilgilenmeye başladıktan sonra arkadaşlarına olan merhameti ve ilgisi arttı. Hiperaktivitesi azaldı. Konuşmasında ilerleme oldu. Bu bir çeşit terapi gibi geldi” diye konuştu.

Kabuk operasyonu

Karabük’te bulunan kaplumbağanın kırılan kabuğu veteriner İlker Başdağ tarafından telle bağlandı.

O bir süt anne

Samsun’da annesinin terk ettiği yavru kediyi, 9 yaşındaki ‘Tarçın’ isimli golden cinsi köpeği adeta evlat edindi. Sevimli yavru acıkınca annesi sandığı ‘Tarçın’ı emiyor.

Yaralı Kuş

Antalya’da yaralı bulunan balaban kuşu tedaviye alındı.