Boşanma davalarında dikkat çeken detay! Mal paylaşımı yaparken ortaya çıkıyor…
Boşanma oranları artmaya devam ediyor. 2001'de 92 bin boşanma gerçekleşirken bu sayı 2021'de 174 bine kadar çıktı. Uzmanlar, bunun sosyo-ekonomik ve kültürel değişikliklerden kaynaklandığını belirtiyor. Her ay yaklaşık 20 bin kişi internete “boşanma davası nasıl açılır?” diye soruyor. Posta.com.tr okurları için boşanma süreci hakkında en çok merak edilenleri Av. Cansen Erdoğan'a sorduk.
Posta.com.tr / Bahar Saygılıer | Birlikteliğini evlilik kurumuna taşıyan çiftlerin, bu yolun başında birçok hayali, geleceğe ilişkin planları ve mutluluk beklentileri vardır fakat evlilik her zaman beklentileri karşılamayabilir ya da istenildiği gibi gitmeyebilir. Bunun istemeyen sonucu olan boşanma ise maddi ve manevi etkileri olan, kişinin tüm yaşamını etkileyen bir süreçtir.
Boşanma sürecine girmeden önce dikkatli düşünülmesi, uzmanlara danışarak hem psikolojik hem de hukuksal destek alınması birçok şeyi kolaylaştırabilir. Peki, boşanma davası nasıl açılır? Boşanma davası açarken nelere dikkat edilmesi gerekiyor? Mal paylaşımı ile alakalı detaylar ve nafaka problemi nasıl çözümlenir? Avukat Cansen Erdoğan’a boşanma davaları ile alakalı merak edilenleri sorduk, oldukça önemli yanıtlar aldık.
Boşanma oranlarının sadece Türkiye’de değil, tüm dünyada özellikle son 30-40 yılda ciddi bir artış eğiliminde olduğunu söyleyen Av. Cansen Erdoğan, bunun nedeninin evlilik kurumuna bakış açısının değişmesiyle ilgili olduğunu belirtiyor.
Evliliği, dünyanın en eski ve en güvenli sosyal güvenlik projesi olarak tanımlayan Av. Erdoğan, insanların kendilerini güvende hissettikleri ve bir yere ait olma hissini tatmin ettikleri bir kurum olan evliliğin, 'özellikle mali ve sosyal hakları güvenceye almak için ortaya çıktığını' dile getiriyor ve boşanmanın ise, bu hakları koruyarak artık mutlu olmadığın, kendini mutsuz hissettiğin ortamdan uzaklaşma ihtiyacından ortaya çıktığını belirtiyor.
BOŞANMA KARARI SONRASI İKİ SEÇENEK VAR
Boşanma davalarının, salt normlarla, kurallarla ve kanunlar değil aynı zamanda duygusal ve psikolojik yansımalarla devam etmesi gereken bir süreç olduğunu ifade eden Av. Cansen Erdoğan, özellikle boşanma kararı alırken, kişinin psikolojik olarak da bu sürece hazır olmasının önemini dile getiriyor.
“Boşanma kararı alırken, evlilik sürecinin gerçekten bittiğini ve bunun farkında olduğunu anlamak oldukça önemli”
Av. Erdoğan, boşanmaların iki şekilde gerçekleşebileceğini belirtiyor.
“Boşanma kararı sonrası çiftlerin önünde iki yol vardır. Ya çiftlerin anlaşarak, birtakım fikirler üzerinde ortaklaşa karar verdiği 'anlaşmalı boşanma' ya da çekişmeli dediğimiz, gerçekten hiç tavsiye etmediğim, yıllar süren ve insanı içten ve dıştan bitiren bir süreç olarak 'çekişmeli boşanma' tercih edilebiliyor.”
Av. Erdoğan, anlaşmalı boşanmaların bir protokol düzenleyerek, tek celsede bitebildiğinin, buna karşılık çekişmeli boşanmaların yıllar sürebilecek uzun bir süreç olduğunun altını çiziyor.
Evlilik sözleşmeleri çekişmeli boşanmadan koruyabilir
İlerleyen süreçte mutsuz bir evliliği anlaşmalı olarak daha kolay şekilde bitirebilmek için evlilik öncesinde yapılan “evlilik sözleşmeleri” oldukça önemli.
Evlilik sözleşmelerinin “evlenmeden önce, evlilik esnasında ve evlendikten sonra yapılabildiğini ifade eden Av. Erdoğan, “Evlilik sözleşmelerinde mal rejimine karar verilir. Aksine bir mal rejimine karar verilmemişse “edinilmiş mallara katılma” rejimi benimsenir. Buna göre, 2002 yılından itibaren evli olan çiftlerde alınan malların yüzde 50’sinin diğer eşe aittir.”
MİRASLAR EVLİLİK SÖZLEŞMESİNE DAHİL DEĞİL!
Avukat Cansen Erdoğan çok önemli bir konuya daha değiniyor. Av. Erdoğan, miras yoluyla kalan malların, paraların ya da benzer şekilde aile desteğiyle alınan gayrimenkullerin edinilmiş mallara katılma rejimine dahil olmadığını belirtiyor.
“Evlilik sözleşmesi yapılmış olsa dahi, eşler sadece, çalışarak ve emek harcayarak kazanılan paraya ya da o dönem alınan mallara ortak olunabilir yani eşler boşanma anında birbirinin ailesinden kalan evin, paranın ya da gayrimenkulün %50’ine ortak değildir.”
Buna rağmen miras yoluyla kazanılan malların gelirleri ortak sayılabiliyor!
Av. Erdoğan, “Eşler birbirlerinin miras yoluyla elde ettiği bir gayrimenkule boşanma sonrasında ortak olamıyor olsa da o gayrimenkul sayesinde kazanılan -örneğin kira getirisi gibi- kazançlara ortak olunabiliyor” diyor.
Evlilik sözleşmelerini istediğiniz zaman değiştirebilirsiniz!
Mal paylaşımı konusunda sıkıntı yaşayan çiftlerin evlilik devam ederken evlilik sözleşmelerini yenileyebileceğini belirten Av. Erdoğan, “Evlilik sürecinde edinilmiş mallara katılma rejiminden vazgeçerek, mal ayrılığı rejimine geçilebilir. Mal ayrılığı rejimine göre; hangi mal, kimin üzerindeyse onun üzerinde kalmaya devam edecek ve evlilik sürecinde kim ne alırsa onun üzerinde kalacak şekilde ayarlanabiliyor.”
DİKKAT! NOTERDE DÜZENLEME ŞART
Av. Erdoğan, noterde yapılmayan hiçbir sözleşmenin geçerli olmadığına dikkat çekiyor.
“Mal rejimini belirleme sözleşmesi yaparken en önemli geçerlilik şartı noterde yapılmasıdır. Düzenleme şeklinde yapılabiliyor veya onaylama şeklinde yapılabiliyor ancak noterde yapılmayan hiçbir evlilik sözleşmesi geçerli değil”
BOŞANMA DAVASI NASIL AÇILIR? AVUKAT ŞART MI?
Anlaşmalı boşanma davaları belirli bir protokol dosyası hazırlanarak kolayca açılabiliyor ancak yine de bunu kendi başınıza yapmaya çalışmak sürece gereksiz yere uzatabiliyor ya da çeşitli sorunların yaşanmasına neden olabiliyor. Av. Erdoğan bu konu da da uyarıda bulunuyor ve anlaşmalı boşanmalarda bile mutlaka ve mutlaka avukat tutulması gerektiği belirtiyor.
“Özellikle son zamanlarda avukat ücreti ödememek amacıyla internet üzerinden kendi imkanlarıyla boşanmak isteyen kişiler çoğaldı. Kanun koyucu buna izin veriyor; illa avukat tutmak zorunda değilsiniz ve davayı kendiniz açabilirsiniz ama boşanma protokolü hazırlamak çok kolay zannediliyor. Oysa avukatsız hazırlanan protokoller her zaman eksik oluyor ve sorunlar yaşanıyor. Ben bu konuda istisnaya pek rastlamadım.”
Av. Erdoğan konuyu bir örnekle anlatıyor.
“İnternet üzerinden hazırlanan protokoller her zaman eksik oluyor. Hazırlanan protokolde örneğin şu evi vereceğim yazılıyor ancak ne zaman vereceği, tapu masraflarının kimin tarafından ödeneceği, vermezse ne olacağı gibi detaylar atlanıyor. Yapılıyor ancak o kadar fazla eksik oluyor ki o eksikleri sonradan toparlamak çok zor hale geliyor”
ZAMANLAMA ÇOK ÖNEMLİ, SÜRENİZ SADECE 6 AY!
Boşanma sebebi gerçekleştiğinde zaman hukuksal anlamda zaman işlemeye başlıyor.
Avukat Cansen Erdoğan, özellikle aldatma ya da şiddet görme gibi bir boşanma sebebinin ortaya çıktığı durumlarda zamanlama konusunda eşleri uyarıyor
Avukat Cansen Erdoğan, “Örneğin bir aldatma oldu ya da şiddet oldu. Bir boşanma sebebi gerçekleşti. Bu durumda, bu boşanma sebebine dayanarak dava açma süreciniz var. 6 ay içinde bununla ilgili olarak dava açmanız lazım. Siz bu noktada dava açmıyorsanız, artık 1-2 sene sonra “sen beni o zaman aldatmıştın” diyerek dava açamazsınız. Dolayısıyla bir olay olduysa ve bu olayı öğrendiyseniz bu sürelidir.” diyor ve bu noktada yapılması gerekenlere dair ipucunu paylaşıyor.
“Sosyolojik bir tavsiye olarak, boşanma niyetiniz yoksa aldatma konusunu yüzüne vurduğunuz takdirde süre başladığı için o noktada davayı açmaya yönelik harekette bulunun, aksi durumda yani dava açmaya niyetiniz yoksa, o sebebe yönelik bir dava tekrar açamayacağınız için öğrenmemiş gibi davranın, ileri de boşanma niyetiniz varsa o zaman öğrenmiş gibi yaparak hukuki mücadeleyi başlatın.”
Avukat Cansen Erdoğan boşanma aşamasındaki eşlere son olarak “Boşanma gerçekten zor verilen bir karar olmalı. Karar vermeden önce uzun uzun düşünülmeli. Kesinlikle çevrenin ve arkadaşların tavsiyeleriyle değil, kendi iç sesinizi dinleyerek karar verin” tavsiyesini veriyor.
- Peyk grubunun solisti İrfan Alış hayatını kaybetti
- MasterChef'in yeni bölümünde sürprizler bitmiyor: Yarışmacılar şaştı kaldı
- Başörtü takıp video çekti! Fiyatını duyan kulaklarına inanamadı
- Fahriye Evcen ve Burak Özçivit'in el ele göz göze romantik tatilleri!
- İş başka aşk başka! Ben Affleck Jennifer Lopez'i övmelere doyamadı