Dövmenizden sıkıldıysanız...
Genellikle gençlik yıllarında özgürlük rüzgârına kapılıp zevkle yaptırdığınız dövmelerinizden günün birinde sıkılabilirsiniz
Dövmelerinizden sıkılırsanız ya da dövmeniz sizin için sosyal bir problem haline gelirse, ki bu durum iş hayatında sıkça yaşanabiliyor; sildirmeyi düşünebilirsiniz. Pek çok yöntem silmek yerine dövmenin yerinde en az eskisi kadar istenmeyen görüntüde bir yara izine, tıbbi deyişle skar dokusu oluşmasına neden olabiliyor.
Dövme boyalarını cildiniz kabul etmeyebilir...
Dövmeler yapılırken her ne kadar dokular tarafından yok edilme gücü yüksek ve zararsız natürel boyalar kullanılsa da dövme boyaları vücut için yabancı bir cisimdir. Organizma sürekli olarak derinliklerine koyulan dövme boyalarını dokulardan uzaklaştırmaya çalışır ve bu işlem yıllar boyu sürer.
Ancak 5-10 yıllık süreçlerde bile vücudun kendi kendine bu boyaları azaltma gücü gözümüzün fark edemeyeceği kadar düşük seviyelerde gerçekleşebilir. Bu nedenledir ki dövmeler genellikle kalıcıdır.
Q anahtarlı lazerler...
Dövmelerin çıkarılmasında genellikle bir iz bırakarak dövmeyi küçülten ya da tamamen ortadan kaldıran mikropeelingler, soymaya yönelik erbiyum veya karbondioksit lazerler bugüne kadar kullanılmıştır. Bugün ise genellikle iz bırakmadan dövmeyi kısmen veya tamamen silen oldukça konforlu tedavi imkanına sahip Q anahtarlı lazerler kullanılmaktadır.
Q anahtarlı lazerler ile dokulara pigmentleri parçalamak üzere gönderilen lazer ışınları dokulara zarar vermeden sadece pigmentlerde emilmekte ve ani olarak ısınan pigmentler patlayarak küçük parçacıklara ayrılmaktadır. Dokular içerisinde küçük parçacıklara ayrılan pigmentler ise kan içerisinde yer alan ve dokulardaki zararlı cisimleri sindiren fagosit adı verilen büyük hücreler tarafından sindirilerek ortadan kaldırılmaktadır.
Yazının devamı 2. sayfada...
İstenmeyen etkiler...
Q anahtarlı lazerlerin pigmentlere yönelik özel ışınları dokuya gönderildiğinde sadece pigmentler bu ışınları alarak tahrip olurken, pigmentsiz dokular bu ışınlardan hiçbir şekilde etkilenmezler. Bu lazerlerin normal dokulara zarar vermeleri söz konusu değildir. Dolayısıyla diğer dövme çıkarma yöntemlerinde olduğu gibi hayatımız boyunca taşımak zorunda kalacağımız izler de ciltte genellikle oluşmamaktadır.
Başarı % 100 olmayabilir...
Dövmelerin çıkarılmasında hiçbir zaman % 100 başarı hedeflenmemelidir. Çünkü Q anahtarlı lazerlerin ışınları her renk boya tarafından emilmediğinden bazı renkler etkilenmemekte ve dolayısıyla ciltten uzaklaştırılamamaktalar.
Uygulamalarda lastik bir bandın cilde çarpmasına benzer bir his duyulur; bu esnada oluşan minik acılar hiçbir zaman anestezi uygulamayı gerektirecek seviyede değildir. Uygulamalar birden çok seansları gerektirir ve seans aralıkları 4-6 hafta arasında değişir. Her bir seanstan sonra uygulama yapılan bölgede genellikle birkaç gün içerisinde kaybolabilen hafif kızarıklık, şişlik ve nadiren kabuklanma ile seyreden yaralar oluşabilmektedir.
Çoğu kez işlem sonrası uygulama alanının belirtilen şikâyetleri oluşturmaması ya da çok çabuk iyileşmesinin sağlanması için, soğuk kompresler ve yüzeyel ilaç tedavileri uygulanabilir.
Seanslar nasıl ilerliyor...
Uygulamadan 2-3 hafta sonra dövmenin renginde açılma veya yer yer dövmede kaybolma görülür, yeni bir seans ile bu başarı daha iyi bir seviyeye götürülür. Uygulama yapılan son 2 seans arasında herhangi bir farklılaşma görülmüyor ise artık başarının bu kadar olduğuna kanaat getirilerek tedaviye son verilir. Uygulama yapılan alanlarda hafif bir pembelik görülebilir ve bu pembelik de en son seanstan sonra birkaç ay içerisinde tamamen kaybolur.
Başarıyı neler etkiliyor...
Dövmeyi yapan kişinin kullandığı boyaların rengi ve bu boyaların dövme çıkarıcı lazer ışınlarına duyarlılığı son derece önemlidir. Bazı renkleri dövme silme lazerleri göremez. Özellikle siyah, koyu mavi, yeşil ve koyu kırmızı boyalar ile yapılan dövmelerin silinmesinde başarı oldukça yüksek oranda gerçekleşir.
Dövme yaparken boyaların bırakıldığı derinlik ne kadar fazla ise dövme silmenin başarısı da o kadar zordur. Ayrıca dövme yaparken kullanılan teknolojilerin hassasiyetleri de son derece önemlidir; düşük hassasiyetli sistemlerle yapılan dövmelerde dövme alanlarında nedbeler de oluşabildiğinden, bu tür dövmelerin tedavi başarısı da son derece düşük olabilir.
Tedavi edilemeyen dövmeler...
Dövme silme işlemlerinden sonra çıkarılamayan pigmentler üzerine ise tıbbi kamuflaj denilen bir işlem gerçekleştirilerek doku içerisinde kalan ve kötü görünüme sebep olan pigmentler kamufle edilebilmektedir. Bunun için pigment bölgelerine cilt renginde pigmentler yerleştirilerek normal cilt rengi elde edilebilir.
Yapılan yanlışlar...
Dövme alanlarını zımparalama tekniği ya da iğneler ile kanatma ya da IPL adı verilen yoğun ışık kaynaklarıyla yapılan uygulamalar maalesef dövmeyi silmek yerine, nedbe dokusu ile kaplayarak daha da kalıcı olmasını sağlamaktadır.
Zaman zaman bazı kimyasal ürünlerin ya da kremlerin dövmeleri çıkardığı ifade edilse de maalesef beklenen başarı mümkün olmamaktadır. Yaz mevsiminde ya da ışığın bol olduğu iklimlerde dövme silme tedavileri yapılmamalıdır.
Formsanté Dergisi