Kadim güzellik sırrı! 20 günde daha genç bir cilt

Asırlardan beridir kadınları güzelleştiriyor! Gül, birçok cilt bakım ürününde kuşkusuz oldukça popüler ve yaygın bir bileşen. Anti-inflamatuar ve antioksidan özellikleri ile tanınan, şimdi cilt bakımı dünyasını fırtına ile alması şaşırtıcı değil. Söz konusu cildiniz olduğunda gül özleri cildinize inanılmaz etkiler yaratabiliyor. Elbette kural; doğru şekilde düzenli uygulamaktan geçiyor. İşte gül yağının faydaları Gül yağının faydaları saymakla bitmiyor. Gül özleri yüksek çeşitlilikte vitaminler, antioksidanlar ve mineraller içerir. Asırlardır cilt güzelliğinde kullanılan gül aromatik kokusu yumuşak ve besleyici dokusuyla cilt bakımının vazgeçilmez bir parçası! Gül özleri, cildinize gül yağı, gül suyu ve gül özlü kremlerle doğduran ulaşır. Sıkılaştırıcı özellikleri yaşlılık izleri, sıkılaştırma, nemlendirme, akne, kızarıklık ve iltihaplanma için mükemmel bir savaşçıdır. Gül yağının faydaları, cilt üzerinde kısa sürede etki ederek, daha canlı, genç ve parlak bir cilde kavuşmanızı sağlar. İçeriğindeki yüksek antioksidanlar, çeşitli vitamin ve mineraller cildin gençleşmesini ve zamanla pürüzsüzleşmesini sağlar. Gül yağının etki edebilmesi için cildinize zaman vermelisiniz. İlk günden itibaren yüksek nemlendirme etkisini göreceksiniz. 20 günden sonra cildinizdeki parlama, pürüzsüzleşme ve ince çizgilerinizde iyileşme fark edebilirsiniz. Gül yağı faydaları özellikle temizlenmiş hafif nemli cilde masaj yapılarak uygulandığında etkilidir. Gece meskesi olarak yatmadan önce uygulayarak cildinizin tüm gece yenilenmesinin sağlayabilirsiniz. Uçucu bir yağ olan gül yağı, kayısı çekirdeği yağı , zeytin yağı, jojoba yağı, nioli yağı gibi bir taşıyıcı yağ ile güçlendirilerek kullanılır. İşte madde madde gül özlerinin cildiniz üzerindeki etkileri ve gül yağının faydaları: Gül yağı cilt tipleri için harika olsa da, kaşıntıyı yatıştırmaya yardımcı olabilecek aşırı nemlendirici özellikleri nedeniyle özellikle kuru ciltler için harikadır. Uçucu bir özellik taşıyan gül yağı, cildi nem kaybından korurken ve nem bariyerini güçlü tutar ve gül yağı cildi nemlendirmek için de harika bir yol olabilir. Güllerin sağladığı yüksek nemlendirme etkisi, ciltteki nemi dengelemeye yardımcı olduğu için cildin doğal yapısıyla uyumlu güçlü bir nemlendirme sağlar. Gül yağı, cilt dokusunu ve keratinosit farklılaşmasıyla ilgili birçok cilt hastalığını kontrol etmede etkilidir.Keratinosit adı verilen bu bileşenler cildinizi ısıdan, UV radyasyonundan, su kaybından, patojenik bakterilerden ve parazitlerden koruyan kapı bekçileri gibidir.Örneğin, cildinizdeki bu keratinositlerde dağılım farklılaşması olduğunda sedef hastalığı ve atopik dermatit gibi hastalıklar ortaya çıkar.Gül yağı, kerotinositler sayesinde cilt dokusunu güçlendirir. Cildinizi temizleyerek doğal gül suyu ile sildikten sonra nemlendiricinizin üzerine 1/1 oranında gül yağı ile karıştırdığınız tatlı badem yağı cildiniz üzerinde kırışıklık karşıtı etki yaratarak kısa zamanda ince çizgilerin açılmasını sağlar. Gül suyu ve gül yağları, antioksidanlarla dolu olmasının yanı sıra, yaşlanan ciltlere yardımcı olabilecek A ve C vitaminleri ile doludur. Bu vitaminler, kırışıklıkların görünümünü yumuşatmanın yanı sıra, ciltteki yaşlılık lekelerinin görünümünü azaltmaya ve kolajen üretimine yardımcı olur. Hassas ciltler için bile son derece uygun olan narin gül yağının faydalarından biri de yatıştırıcı etksidir. Nemlendirici özelliklerinin bir kısmı aynı zamanda ciltteki kızarıklık ve tahrişi yatıştırmaya da yardımcı olur.Daha önce de belirtildiği gibi, bu romantik bileşen, ciltteki kızarıklık görünümünü azaltmaya yardımcı olabilecek tonlarca anti-inflamatuar faydaya sahiptir. Konu cildi nemlendirmeye geldiğinde, gül suyu nemi dengelemeye yardımcı olur, yani fazla yağ üretimini kontrol etmeye yardımcı olabilir. Bu bileşen çok derin nemlendirici olduğundan, ciltteki yağ seviyesinin aksine nem içeriğini arttırır; güllerde ayrıca cildin doğal pH dengesini korumasına yardımcı olmak için kiri ve yağı ciltten uzaklaştırmaya yardımcı olan büzücü özellikler de vardır. Gül yağının faydaları arasında en önemlisi içeriğindeki antioksidanlardan gelir. Antioksidanlar , serbest radikallerin vücutta oksidatif strese neden olmasını engelleyen moleküllerdir. Ciltte serbest radikaller, cildin yapısının gücünde azalmaya neden olarak erken yaşlanmaya neden olabilir. Neyse ki gül esansiyel yağı, serbest radikalleri nötralize eden ve daha uzun süre genç görünmemizi sağlayan yüksek düzeyde antioksidan içerir. A ve C vitaminleri kolajen üretimindeki gerekliliği ile bilinir. Kolajen, cildin sıkılığını ve esnekliğini koruyan yapısal proteindir.Yaşlandıkça, ciltteki kolajen seviyeleri önemli ölçüde azalmaya başlar (sarkmalara, kırışıklıklara ve hacim kaybına neden olur). C vitamini, cilt hücrelerini ve kolajen üretimini uyarmaya yardımcı olur, bu da daha genç, canlanmış bir cilt ile sonuçlanır.C vitamini ayrıca cildin parlaklığını ve tonunu artırabilir, gözeneklerin daha küçük görünmesine yardımcı olabilir ve hatta sivilce izlerinin solmasına yardımcı olabilir. Uygun pH'ı korumak, sağlıklı bir cilt için kesinlikle gereklidir. Cildimiz, enfeksiyon ve çevresel faktörlerle doğal olarak savaşan ince bir tabaka olan asit manto denilen şeye sahiptir. Cilt çok alkali veya çok asidik ise cildin kendini koruma yeteneği azalır.Kirlilik, çevresel toksinler ve güneş, cildin pH dengesini bozmada rol oynar. Elverişli olarak, güllerin pH'ı insan derisininkiyle neredeyse aynıdır, bu da onu pH dengesizliklerine neden olmadan hidrasyon ve anti-inflamatuar özellikler eklemek için mükemmel kılar ve gül suyu harika bir oh dengeleyicidir. Gül yağı aromatik etkileriyle de oldukça ön plandadır. Gül yağı, kaygıyla etkin bir şekilde savaşırken benlik saygısını, güveni ve zihinsel gücü artırmaya yardımcı olur . Gül yağının bu anksiyolitik etkileri, Pharmacology Biochemistry and Behavior'da yayınlanan 2004 tarihli bir çalışma ile doğrulanmıştır