İstanbul'un 'suç röntgeni'ni çekiyorlar
Suçla mücadelede tümüyle bilimsel metodların kullanıldığı İstanbul Asayiş Şubesi 'Suç Analiz Bürosu' kapısını POSTA'ya açtı
SERAL CUMALI
scumali@posta.com.tr
İstanbul Emniyet Müdürü Hüseyin Çapkın, 2009 Haziran’ında göreve gelir gelmez Asayiş Hizmetleri’ni yeniden yapılandırdı. Bu yapılandırma içinde ‘fikir babası’ olduğu ‘Güven Timleri’ni İstanbul’da hayata geçirdi. Kimi kestaneci, kimi simitçi, kimi Milli Piyangocu, kimi bir kafede garson, kimi büfede dönerci kılığında görev yapan 1525 sivil polisten oluşan ‘Güven Timleri’ ve sokakta resmi kıyafetle görev yapan ‘Önleyici Hizmetler’ sayesinde İstanbul’da gasp yüzde 80, kapkaç yüzde 75, hırsızlık yüzde 50 azaldı. Çapkın’ın İzmir Emniyet Müdürü olduğu dönemde birlikte çalıştığı ve İzmir’deyken Güven Timleri’nin başında olan Yener Ülgütol bugün İstanbul Asayiş Şube Müdürü. Asayiş Şube Müdürlüğü’nden sorumlu Emniyet Müdür Yardımcısı ise yine İzmir Asayiş Şube Müdürlüğü yapmış Tekin Akdoğan.
‘Güven Timleri’ ile ‘Önleyici Hizmetler Amirlikleri’ ona bağlı çalışıyor. İstanbul Asayiş Şubesi’nde bir yıldır suça karşı mücadelede çok önemli çalışmalara imza atıldı. Hatta şu an Güven Timleri ve Önleyici Hizmetler Büro Amirlikleri büyüyerek Şube Müdürlüğü oldular ve bu şekilde göreve devam ediyorlar. İstanbul Asayiş Şubesi’nde bir yıldır suça karşı mücadelede çok önemli bir çalışma daha yapılıyor. Hüseyin Çapkın’ın talimatıyla neredeyse bir yıl önce kurulan İstanbul Emniyet Müdürlüğü Suç Analiz Bürosu, İstanbul’un mahalle mahalle, sokak sokak suç haritasını çıkarıyor. Kent bilimsel metodlarla sürekli ‘gözetleniyor’, suçların yoğun olarak işlendiği sokaklar, saatler, günler belirleniyor ve İstanbul’un suç haritası çıkarılıyor. Bu harita sokakta görev yapan sivil ve resmi tüm yerel polis ekiplerinin çalışmalarına yol gösteriyor.
Sonuç yine müthiş: Suç Analiz Bürosu’nun çalışmalarına başladığı 2011 yılında, bir önceki yıla oranla öldürme yüzde 5.47, işyerinden hırsızlık yüzde 1.76, oto hırsızlığı yüzde 13.26, otodan hırsızlık yüzde 11.05, yankesicilik yüzde 30.56 oranında azalmış durumda. Suçla mücadelede tümüyle bilimsel metodların ve dijital teknolojinin kullanıldığı ‘Suç Analiz Bürosu’ kapısını ilk kez POSTA’ya açtı.
Böylece ben de İstanbul’da suçun ne zaman ve nerede işlendiğini göstermeyi ve bunun ışığında suçla mücadele etmeyi amaçlayan İstanbul Suç Haritası Projesi’ni (İSHAP) yakından izleme fırsatı buldum. Ekibin başında İstanbul Asayiş Şube Müdür Yardımcısı Ahmet Sürel var. Emniyet Amiri Dr. Bahadır Şahin’in öncülüğündeki genç uzman ekip, önlerinde bilgisayarlar harıl harıl çalışıyor. Büronun duvarında İstanbul Asayiş Şubesi fotoğrafları olmasa buranın bir polis bürosu olduğunu anlamak mümkün değil. Bir diğer duvara yansıtılan dev haritalar ise sürekli geliştiriliyor, suçlulara aman vermemek için İstanbul buradan sokak sokak izleniyor...
'Yaralama haftasonu gece hırsızlık haftaiçi gündüz'
Dr. Emniyet Amiri Bahadır Şahin, İstanbul Asayiş Şubesi’ndeki suç analiz sistemini geliştiren kişi. Bu konuda uzmanlaşmış ekibin başında o var...
Bu sistem Türkiye’de ilk defa kullanılıyor; siz nerede öğrendiniz?
Polis Akademisi’ni bitirdikten sonra 1,5 sene Amerika-New York’ta güvenlik bilimleri üzerine yüksek lisans, ardından 2,5 sene Florida’da kamu yönetimi üzerine doktora yaptım. Kriz yönetimi üzerine yaptığım doktora tezi çalışmalarım bağımsız bir enstitü tarafından en iyi tez seçilip 10 bin dolar ödül kazandı. Orada bu sistemi de öğrendim. Hatta ilk suç haritalarımı Orlando polisi için hazırladım.
Haritaları anlatır mısınız?
Başlıca iki tip harita hazırlıyoruz. Birincisine koroplet harita diyoruz. Bölge, sokak ve caddelerdeki suçun dağılımını gösteriyor. Renk skalasının yoğunluğu ve hareketliliği göstermesi bütün suçlarda mahalle bazlı dahi olsa önemli bir suç göstergesi olmaktadır. İkinci tip olan haritamızda ise adres eşleştirme tekniğiyle tek tek bütün olayları haritada dijital olarak pinliyoruz. Sonra kernel yoğunluğu metoduyla bu noktaların çeşitli saat dilimlerini ya da başka bir sorgu kullanarak yoğunluğunu çıkartıyoruz. Bu haritaları online olarak ekiplerle paylaşıyoruz. Hatta Google Earth gibi değişik programlarla haritaların çok daha görsel anlamda kullanılabilmesini sağlıyoruz.
Sokakları 24 saat gözlüyor musunuz?
Polis her yerde 24 saat bulunamaz. Bazı yerlerde gece, bazı yerlerde gündüz hırsızlık oluyor. Bazı yerde sadece sabah saatlerinde, bazı yerlerde 24.00-06.00 arasında hırsızlık yaşanıyor. Biz önce onları tespit ediyoruz. Polisin ihtiyaç duyulan saatte ve yerde olmasını sağlıyoruz. Ekibe nokta atışı yer söylüyoruz. Böylece gücü verimli kullanıyoruz.
Haritalar sürekli yenileniyor mu?
Tabii, sürekli yenilemek gerekir. Her suç ve her zaman dilimi için harita çıkarıyoruz. Sadece kuru haritalar da yapmıyoruz. Analize aldığımız suçlarla ilgili araştırmacı ve önleyici ekiplere yol haritası da sunup bulgu sağlayabilecek değişik istatistikler de veriyoruz.
Yaralama haftasonu 19.00-2100 arası artıyor
Suçlar ne zaman, neden artıyor?
Mesela haritaya bakarak söyleyeyim; geçen yıl Ekim’in 9’u ile 10’unda bir ilçemizde yaralama olayında fazlalaşma oldu. Aynı ilçede yaralama bir de eylül ve ekimde saat 15.00-17.00 arası artmış. Nedeni tatilcilerin dönüp ilçenin kalabalıklaşması, okulların açılması, ya da başka şimdi öngöremeyeceğimiz nedenler olabilir. Ocak, şubat ve martta insanlar kış nedeniyle daha çok evlerindeydi, çok fazla yaralama olmamış. Ama nisan, mayıs, haziranda insanlar daha fazla dışarı çıktıkları için yaralama sayısı da o aylarda artmış. Ama analizimiz sadece ayları ya da günleri göstermiyor. Daha fazla bilgiyi kullanmak için veri saati adını verdiğimiz uygulamayla ay-günsaat gibi bilgilerin kesişimlerini de görüp atıl veriyi daha kullanılabilir hale getiriyoruz. Mesela saat 14.00 ile 19.00 arasında pek yaralama olmuyor, cuma, cumartesi, pazar 19.00-21.00 arası artıyor. Klasik istatistik metoduyla biz bunu fark edemeyebilirdik. Mesela saat 14.00-18.00 arası çarşamba günü bir semtte hırsızlıkta yoğunlaşma başladı. Baktık ki orada semt pazarı var. Hemen Güven Timleri’ni uyardık.
Hırsızlık hafta içi 12.00-18.00’de artıyor
Herkesin korkulu rüyası ev hırsızlıklarında durum nedir?
Bir ilçede evden yapılan hırsızlıklar üzerindeki çalışmaya göre, mart-ocak ile nisan-mayıs aylarında hırsızlık artıyor. Mesela sadece bu ilçemize has olmak üzere evden hırsızlık 12.00-18.00 saatleri arasında artış gösteriyor. Salı, perşembe ve cuma günleri yine bu ilçenin olaylarında artış görülüyor. Ayın ilk haftasında ve son bölümünde hırsızlık artıyor. Evden hırsızlıklarda ayın sonuna doğru bir azalma oluyor. Cumartesi ve pazar günleri daha çok evde vakit geçirme bu ilçedeki hırsızlığı azaltıyor.
Kapkaçta durum ne?
2004’te günde 14 kapkaç olurken bugün 1,6’ya düştü. Hiç kapkaç olmayan günler de var. Ancak yıllık bazda bu rakam 1,6...
İstanbul’un bütün ilçelerinin suç haritasını çıkardınız mı?
Maalesef. Şu an sadece gerekli olanlar var. En fazla gasp, hırsızlık, yaralama suçu olan mahalleleri seçiyoruz, şimdilik onları izliyoruz... Önce oraları temizleyelim, sonra diğer yerlere de ulaşacağız...
KAPKAÇ TARİH OLDU
İstanbul Asayiş Şube Müdür Yardımcısı Ahmet Sürel, bu birimin faaliyetlerini; “Amacımız suç öncesi ve suç sonrası yapılacak suçla mücadele stratejilerini en doğru şekilde belirlemek” diye açıklıyor.
Bu büro ne yapıyor?
İstanbul’da işlenen ve polise intikal eden tüm suç türlerinin veri analizi yapılıyor. İstanbul’un 39 ilçesi var. Bu ilçelerde hangi mahallede, hangi caddede, hangi sokakta, nerelerde hangi suçlarda yoğunlaşma var, önce onu belirliyoruz. Veri analizine dayanarak suç haritası çıkarıyoruz. Sonra da bu suçların azaltılması için neler yapılabilir; onu araştırıyoruz.
Suç haritasında neler var?
Bu suç haritasında bir nevi İstanbul’un röntgenini, MR’ını görüyoruz. Başımız ağrıyınca doktora gideriz. Doktor ağrının sebeplerini araştırır, MR ya da röntgen ister. Sonunda neden ağrıdığına dair teşhisi koyar. Size reçete yazar ve iyileşirsiniz. Tıptaki temel kaide: Teşhis olmadan tedavi olmaz. Biz de İstanbul’daki her ilçenin, mahallenin, sokağın kriminal manada sorunu nedir, onu tespit ediyoruz. Yani kriminal bir MR çekiyoruz. Bu MR’da ya da röntgende sorunları tek tek tespit edip, suçla mücadele görevi yapan Güven Timleri ve Önleyici Hizmetler’e gönderiyoruz. Onlara İstanbul’un suç haritasını vererek çalışmalarına bir nevi destek oluyoruz. Yani bir yol haritası çıkarıyoruz.
Buradaki ‘tedavi yöntemi’, suç işlenmeden engellemek mi?
Bir cadde ve sokakta çok güvenlik tedbiri varsa hırsız açısından caydırıcı oluyor. Hırsız riski göze almıyor, oradan vazgeçiyor, başka yere kayıyor. Biz onun kaydığını da tespit edip haritada belirliyoruz ve böylece Güven Timleri ve Önleyici Hizmetler’in başındaki amirler oraya yönlendiriliyor. Hırsıza fırsat vermezseniz vazgeçecektir. Bizim de amacımız bu. Şöyle açıklayayım: Mesela bir mahallede sabah saat 06.00- 08.00 arasında işyerinde hırsızlık olayları artmış. Bunu haritalarda tespit ediyoruz, dışarıdaki ekiplere veriyoruz. Onlar strateji belirliyor, Güven Timleri o saatlerde, o mahallede tebdili kıyafet, mesela belediye temizlik işçisi rolünde görev yapıyor ve hırsızları yakalıyor. Ya da Önleyici Hizmetler o saatte orada görev yapınca caydırıcı oluyor, hırsızlar başka bölgeye kayıyor. Başka yere geçtiğinde hırsız o mahalleyi tanımadığı için hata yapıyor böylece daha kolay yakalanıyor.
Başka nasıl önlemler var?
Mesela bir ilçenin x caddesinde hırsızlık fazla. Orada ekiplerimiz araştırma yapıyor. Bakıyorlar ki oranın ışıklandırması yetersiz, hemen belediye hizmetlerine haber veriyorlar, ışıklandırma sağlanıyor. Ya da orada binaların güvenliğinde eksiklik var, mesela kapı girişleri kilitli değil ya da basit kapı takılmış; timlerimiz bina sahiplerini ikaz ediyor. Mesela hırsız güvenlik kamerası olmayan işyerlerini tercih ediyor. Bu da bir uyarı.
Cinayet sayısı 601’den 245’e düştü
Alınan sonuçlar nasıl?
Bu birimde bugüne kadar 2 bin 500 harita yapıldı. Bu haritalar ışığında hem mala, hem şahsa karşı işlenen suçlarda büyük bir azalma gördük. Mala karşı işlenen suçlardan örneğin kapkaç gerçekten azaldı. Her ilçeyi, cadde, sokak ve mahallelere bölerek oradaki arızayı tespit ettik. Sokağın ya da mahallenin kozmopolit yapısına göre mücadele stratejisi belirliyoruz. Bu çalışmalar sonuç verdi. Mesela insanın yapabileceği en ağır suçtan söz edeyim; İstanbul’da işlenen cinayet sayısından... 2005’te 601, 2006’da 554, 2007’de 421, 2008’te 345, 2009’da 320 iken 2010’da 256, 2011’de 245’e düştü. 2012 rakamı ise bugüne kadar 29. İstanbul polisi, İstanbul halkının güvenliği için bilimsel metodları en iyi şekilde kullanarak suçla mücadele ediyor. Polis sokaklara, caddelere hakim artık. Şüpheliyi yolda durdurup arayınca suç işlemede kullanacağı silahını buluyor ve silahla birlikte şahsı alıyor, böylece cinayet işlemeyi tasarladıysa suçu işlemeden engellemiş oluyor, ya da uyuşturucu madde satan kişiyi durduruyor üzerinde uyuşturucu madde buluyor, bu şahsı da etkisiz hale getiriyor, böylece başkalarını zehirlemesini de önlemiş oluyor. Yani polis, suçluyu suç malzemelerinden arındırarak suç işlemelerini önlemiş oluyor.
Suçlu profili çıkarıyor musunuz?
Bu konuda da çalışmalarımız var. Mesela yankesiciler çoğunluğu 13-25 yaş arasında. Eğitim düzeyleri düşük, genel olarak ilkokul mezunları. Aralarında ortaokul ve lise mezunu da var. Birbirlerini kolluyorlar, parayı gündelik harcıyorlar, kolay para kazanmayı seviyorlar, maaş günleri ve gündüz mesai saatlerini tercih ediyorlar, kolay kaçmaya yönelik spor giyiniyorlar, hızlı ve çevikler, genellikle bekarlar, uyuşturucu madde kullanıyorlar, suç oranı yüksek yerlerde ikamet ediyorlar, kendi aralarında suça yönelik geliştirdikleri dili kullanıyorlar. Mesela; yankesiciliğe ‘kaftiye çıkmak’, hırsızlık için ‘tufaya çıkmak’, polise ‘zarbi, mendek’, karakola ‘mendeklik’ diyorlar. Kapkaççılar ise 15-25 yaş arasında ve bu suçu erkeklere oranla kadınlar daha az işliyor. Dolandırıcıların yaş aralığı ise 25-45 arasında, aldatma ve kandırma yöntemlerini çok iyi biliyorlar, çoğunluğu erkek.
Yankesiciler maaş günleri ve mesai saatlerini seçiyor
Vatandaş için uyarılarınız neler?
Yankesicilik ve kapkaç çoğunlukla hafta içi mesai saatleri içinde halkın yoğun olduğu yerlerde 09.00- 18.00 saatleri arasında semt pazarları, AVM’ler, toplu taşım araçları, kuyumcular, stadlar, banka ve bankamatik önlerinde, döviz büroları, tapu önleri, otobüs durakları, tren istasyonları ve konser ile festivallerde oluyor. Hafta sonları ise, pazar yerleri AVM’ler ve toplu taşıma araçlarında gündüz daha çok oluyor. Yöntemleri oyalayıp dikkat dağıtmak. Oto hırsızlık ise akşam 20.00-24.00 arası ve gece 03.00- 07.00 arası daha çok oluyor. Gündüz mesai saatlerinde arabayı çalışır vaziyette bırakıp bir yere gidildiğinde ya da iş yerlerindeki oto parklardan yapılıyor. Yine oyalamak ve dikkat dağıtmak suretiyle. Cinayet ya da yaralama vakaları ise hafta sonları cumartesi gece 24.00’ten sonra özellikle alkol nedeniyle artıyor.
Suç işlemelerinin nedenlerine yönelik çalışmalar da yapılıyor mu?
Bunların en önemlisi sosyo-ekonomik nedenler. Ardından çevre ve eğitim geliyor. Yaşı küçük suçluların ise çoğunluğunun ailevi sarsıntı geçirmiş, parçalanmış ailelerin çocukları olduğunu görüyoruz.
Bütün bu çalışmalar İstanbul’u güvenli bir şehir yaptı mı?
17 milyon kişinin yaşadığı bir şehre göre çok güvenli. Suçu tamamen yok etmek mümkün değil. Suçu asgariye indirmek ve failleri kanun önüne çıkarabilmek önemli...
(11.03.2012 tarihli Pazar Postası'ndan alınmıştır.)
- Ünlü şarkıcı Gökhan Türkmen, Radyo D’de Fatih Uslu’nun konuğu oldu
- Tanyeli hasta yatağından paylaştı! 'Burası hastane pastane değil'
- Bergüzar Korel'den Annem Ankara paylaşımı: Zuhal seni o kadar çok sevdim ki...
- Kadir Ezildi ve nişanlısından aşk pozları! 'Kaderimizin en can alıcı noktası eş seçimidir'
- Masterchef Sergen Özen önce kızdırdı sonra özür diledi!