Yuka çiçeği bakımı ve sulaması nasıl yapılır? Özellikleri nelerdir? Yuka çiçeği hikayesi nedir?
Yuka çiçeği, özellikle iç mekan tasarımlarında renk ve canlılık kazandırmak için tercih edilen bitki çeşitlerinden biridir. Yapraklarının uzun ve ince olması mekana ayrı bir hava kazandırmaktadır.
Büyük saksı bitkisi olan yuka çiçeği, renginin canlılığı ile alanı geniş ve aydınlık göstermeye yardımcı olmaktadır. Yuka çiçeği yetiştirmek isteyen kişiler bakımı, sulaması ve güneş miktarı konusunda detaylı araştırma yapmalıdır. Yapılan araştırmalar ile bitkinin yetiştirilme şekli öğrenilerek kısa sürede çoğaltma işlemi yapılmaktadır.
YUKA ÇİÇEĞİ BAKIMI VE SULAMASI NASIL YAPILIR?
Tam olarak salon bitkisi olan yuka çiçeği, mekanı aydınlık ve ferah göstermeye yardımcı olmaktadır. Yuka çiçeğinin bakımı çok fazla özen gerektirmemektedir. Salon bitkisi olarak bilinen yuka çiçeği içeriğe giren güneş ışığı ile gerekli güneş ihtiyacını karşılamaktadır. Genellikle kendi kendine büyüyen bu çiçek birkaç günde bir az miktarda sulanarak yetiştirilmektedir. Çiçeğe özel bir bakım göstermek isteyen kişiler yapraklarını sulama ve silme işlemleri yapmaktadır. Üzerinde bulunan tozların alınması ve toprağın havalanması, bitkinin daha canlı ve hareketli olmasını sağlamaktadır.
YUKA ÇİÇEĞİ ÖZELLİKLERİ NELERDİR?
Yuka çiçeği özellikleri arasında pek fazla güneşi sevmediği ve az sulandığı bilinmektedir. Tam anlamıyla bir salon bitkisi olan yuka, enerji bakımından yüksek bitki çeşitlerinden biridir. Koyulan mekana ferahlık kazandırma konusunda uzman olan bu bitki pek fazla özen ve bakım istememektedir. Büyüme hızı bulunduğu konuma göre değişiklik göstermektedir. Nemli veya güneşli ortam bitkinin solmasına neden olmaktadır. İç mekan bitkisi olan yuka için mekanda bulunan ışık yeterli olacaktır. Aynı zamanda kökleri hızlı çürümeye yatkın olduğundan çok fazla sulanmamaktadır.
YUKA ÇİÇEĞİ HİKAYESİ NEDİR?
Yuka çiçeği hikayesi orta çağa kadar uzanmaktadır. Geçmişten günümüze uzanan hikayesi ile birlikte en sevilen salon bitkilerinden biri olarak bilinmektedir. Yuka çiçeğinin hikayesi, orta çağ döneminde şatoların giriş kısımlarına koyulması ile başlamaktadır. Salon girişlerine ve kapı girişlerine koyulan bu bitkinin, gelecek olan kötü ruhları kovma konusunda başarılı olduğuna inanılırmış. Eski çağlarda çoğu kral kendi odasına ve yatağının ucuna bu bitkiden koydurarak kötü ruhlardan arındığı düşüncesi içerisinde bu bitkiyi kullanmaktadır.