Küçükada (Güvercinada), Bizanslılar için önemli bir askeri üs görevini yapan yerdi,1834’te büyük bir yenilenme görmüş ve ünlü kalesi yapılmış. “Kuşadası” adı bu kaleden geliyor.
Kuşadası Altın Güvercin Beste Yarışması’nın müzikal yolculuğu 1985’de Kuşadası’nda başlıyor. Kuşadası Belediyesi tarafından düzenlenen Kuşadası Altın Güvercin Beste Yarışması, 1986’dan bu yana Türkiye’nin pop müzik alanında yaşayan geleneksel tek beste yarışması olma özelliğini taşıyor. 1985’de Kuşadası’nda bir yarışma yapma kararı alınmasının ardından komitenin yaptığı toplantıda planlanan müzik yarışmasının beste ağırlıklı olması uygun görülüyor ve yarışmanın ismi barışın ve Kuşadası’nın sembolü olan güvercinden esinlenilerek “Altın Güvercin Beste Yarışması” olarak belirleniyor.
Nitelikli ve geleneksel bir yarışma yaratmanın yalnız Kuşadası’na değil tüm Türkiye’ye yararlı olacağı inancı ile yola çıkılan yarışma, Türkiye’de birçok müzik organizasyonuna da yol gösteriyor. Birincisi 1986’da düzenlenen ve yıllar içerisinde geleneksel hale gelen Altın Güvercin Beste Yarışması’nı ilk kez Fatih Erkoç “Yol Verin A Dostlar” bestesi ile kazanıyor.
Yarışma, Fatih Erkoç dışında Harun Kolçak, Aşkın Nur Yengi, Cem Karaca, Asya, Eda-Metin Özülkü, İzel-Çelik-Ercan, Bora Ayanoğlu, Suavi, Mert Erken, Şebnem Özsaran, Tayfun Duygulu, Işın Karaca, Ferhat Göçer, Burak Uçkun, Caner Yemez, Cem Doğangil, Alper Kömürcü, Hale Özbaş, Nilgün Yavaşoğlu, Nermin Kurban ve Neslihan Demirtaş gibi önemli isimleri Türk müzik dünyasına kazandırdı. Birçok başarılı sanatçının kariyerinde önemli bir rol oynayan yarışma, Türkiye’nin müzik endüstrisine de damgasını vurmayı sürdürüyor.
ÇEYREK ASIRLIK YOLCULUK
Çeyrek asrı geride bırakarak ülkemizin en köklü müzik yarışmalarından birine dönüşen Altın Güvercin’de, bir kez daha müziğin en iyilerini seçmek için geri sayım başladı. Kuşadası Belediyesi, Aydın Büyükşehir Belediyesi ve Kuşadası Altın Güvercin Kültür Sanat ve Tanıtım Vakfı (KUSAV) işbirliğinde 11 Eylül tarihinde Kuşadası’nda gerçekleşecek 25. Altın Güvercin Beste Yarışması’nın büyük final gecesinde ön jüri tarafından belirlenen besteler dereceye girmek için yarışacak.
25’inci kez düzenlenen Kuşadası Altın Güvercin Beste Yarışması 10-11 Eylül’de gerçekleşecek. Jüri başkanlığını, prodüktör Ali Rıza Türker’in yapacağı jüride keman sanatçısı Canan Anderson, piyanist, besteci ve eğitmen Mine Mucur, TV ve radyo programları yapımcısı İzzet Öz, besteci, söz yazarı, yorumcu Fatih Erkoç ve enstrümanist, yorumcu Ayhan Sicimoğlu’nun yanı sıra Kuşadası halk jürisi temsilcileri olarak Ardahan Belediye Başkanı, müzisyen ve yorumcu Faruk Demir, Kuşadası Belediye Meclis Üyesi Efe Berberoğlu ve sponsor temsilcisi Gültaç Eviz yer alacak. Jüri, 11 Eylül’de Özer Türk Stadı’nda, ön jüri tarafından belirlenen 10 finalisti canlı olarak dinleyecek. Bu yıl da halkın dijital oylama sonuçları 10. jüri olarak değerlendirilecek. Yarışmada birinci olan besteciye 100 bin TL, ikinciye 50 bin TL, üçüncüye ise 25 bin TL para ödülü verilecek. Gecede Sertab Erener vereceği konserle hayranlarıyla buluşacak.
KÜLTÜR VE SANAT İLE ESKİ CANLILIĞINA KAVUŞUYOR
Türkiye’de turizmin başlangıç noktası olan Kuşadası’nın öne çıkan bir çok özelliği var. Bunları ulusal ve uluslararası festivaller, etkinlikler ve organizasyonlarla görünür hale getiren Kuşadası, Türkiye’de kültür ve sanat başkenti olma yolunda hızla ilerliyor. Kuşadası Belediyesi, Altın Güvercin Beste Yarışması’nın yanı sıra Kiraz Festivali, Çiçek Şenliği, Kitap ve İmza Günleri, Neopolis Heykel Sempozyumu, Soğucak Gün Batımı Şenliği gibi yıl boyu düzenlediği kültür sanat etkinlikleriyle Kuşadası’nda turizmin hareketlenmesine katkı sağlıyor.
Belediye Başkanı Ömer Günel ile kültür sanat yatırımlarına ilişkin konuşuyoruz. “Kuşadası, Türkiye turizminde amiral gemisi ise kültür ve sanat alanında da olmalı. Amacımız Kuşadası’nda turizm, kültür ve sanat faaliyetlerini doğru bir şekilde harmanlamak. Kuşadası’nda her zaman güçlü ve özgün projeleri gerçekleştirmeyi hedefliyoruz. Kültür ve sanat alanında hayata geçirdiğimiz projelerle Kuşadası’nı yeniden eski günlerine kavuşturuyoruz” diyen Günel, şöyle konuşuyor:
GÜZELLİKLERİMİZİ DÜNYAYA TANITACAĞIZ
“Özellikle turizm kentleri açısından büyük önem taşıyan ve kimi zaman düzenlendiği kentlerin bile önüne geçen festivallerin yaşatılması ve çağın koşullarına uygun biçimde yeniden yorumlanması gerektiğinin bilincinde olarak çalışmalar yapıyoruz. Göreve geldiğimiz günden bu yana Kuşadası’nı kültür ve sanatla anılan bir kent haline getirmek için ulusal ve uluslararası çapta önemli organizasyonlar düzenliyoruz.
Örneğin, en güzel ve etkileyici gün batımı Kuşadası’nda yaşanıyor ve ‘bu manzara en iyi Soğucak’tan izleniyor’ dedik ve Soğucak Gün Batımı Şenliği düzenledik. Dünyada güneşin en güzel battığı yerlerden biri Soğucak’tır. Bu güzellikleri daha çok tanıtmamız lazım. Kuşadası’nın yaşamış ve yaşayan bütün değerlerini anlatmak zorundayız. Çünkü bir kentin hikayesini yollar ve sosyal donatı alanları yaparak anlatamazsınız.
Eğer yaşadığınız kentin hikayesi yoksa geleceği de yoktur. Kuşadası, birçok önemli ismin hikayesine evsahipliği yapıyor. Ancak bunlar maalesef zaman içerisinde unutulmuş. Kuşadası Belediyesi olarak kentimizin hafızasını kurumsal bir çatı altında toplayarak gelecek nesillere aktaracağız. Bunu da kültür ve sanat faaliyetleri ile yapacağız.
ALTIN GÜVERCİN’E SAHİP ÇIKIYORUZ
Altın Güvercin Beste Yarışması, Kuşadası ile özdeşleşmiş, marka değeri yüksek, Türkiye’nin ilk ve tek pop müzik beste yarışması. Kuşadası için olduğu kadar Türk pop müzik tarihi için de özel bir yere sahip. Altın Güvercin Beste Yarışması, Türk pop müziğine yeni ve özgün eserler kazandırmak ve genç yetenekleri teşvik etmek hedefi ile yeniden yapılandı.
Türk müzik tarihinde unutulmaz izler bırakmasının yanında Kuşadası’nın tanıtımına da büyük katkı sunan bu önemli değere sahip çıkmanın gerekliliğine inanıyor ve her yıl daha da güçlendirmek için çalışıyoruz. Kentimizin tanıtımı, bölge turizmine katkısı ve ülkemizin kültür, sanat yaşamı açısından çok özel bir yere sahip olan Kuşadası Altın Güvercin Beste Yarışması’nı uzun yıllar boyunca sanatseverlerle buluşturabilmek için çalışmalarımıza devam edeceğiz. Altın Güvercin’i her sene tekrar kanatlandırmanın mutluluğunu yaşıyoruz.
'YENİ FESTİVALLER KAZANDIRIYORUZ’
Festivaller kenti Kuşadası olarak kendimize yakışanı yapıyor ve modern bir turizm kenti olmanın gereği olarak sadece Kuşadası değil, Türkiye’ye yeni festivaller kazandırıyoruz. Kuşadası festivallerle, sanatla ve kültürle anılmalı. Yıllar sonra Altın Güvercin yarışması ile Kuşadası’nı ve Türkiye’yi tekrar buluşturduk.
Bu yıl Kuşadası’nda bir ilke daha imza atarak, Türkiye’nin ilk tematik Sokak Festivali’ni hayata geçirdik. Bölgemize has yöresel lezzetleri sokak müziği, sokak sanatları ve sokak eğlencesi ile birleştirdik. İlkini yaptığımız festivali önümüzdeki yıllarda uluslararası boyuta taşımak istiyoruz. Etkiniklerimiz devam edecek ve Kuşadası’nı dünyaya daha çok tanıtacağız.”
DÜNYA’NIN EN İYİ KİRAZININ FESTİVALİ
“Kuşadası yerel lezzetleriyle de ön plana çıkan bir turizm kenti. Dünyanın en iyi kirazı ve üzümü burada yetiştiriliyor” diyen Günel, hayata geçirdikleri Kiraz Festivali’nin hikayesini ise şöyle aktarıyor: “Ekolojik köy Kirazlı, kirazıyla, organik köy kahvaltısıyla, yöresel yemekleri ve geleneksel mimari yapısıyla ünlü.
Kirazlı, doğasını büyük ölçüde koruyan, geleneksel yaşam tarzlarını ve tarımsal faaliyetlerini sürdüren ve organik tarımı devam ettiren ekolojik bir köy. İlk kurulduğu yıllarda yer altından çıkan küplerin çokluğu nedeniyle Küplüce adını almış, daha sonra topraklarının verimli olmasından dolayı Akçaova ismiyle anılmış ve kalite değeri yüksek kirazların yetişmeye başlamasından sonra da Kirazlı köyü olmuş.
Biz de Türkiye’nin en kaliteli kirazlarının yetiştiği Kirazlı Mahallesi’nin enerjisini yansıtan Kiraz Festivali düzenledik. Pandemi, kendimize yeten bir ülke olmanın önemini gösterdi. Üreticilerimizi desteklemeliyiz. Kirazlı Aydın’ın en verimli köylerinden biri. Burada sadece kiraz değil, birçok meyve üretiliyor.”
HEYKELLERLE SÜSLENECEK
Öte yandan Günel, ilk kez 2020’de yapılan Uluslararası Kuşadası Neopolis Heykel Sempozyumu’nu üçüncü kez düzenleyecek olmanın mutluluğunu yaşadıklarını belirterek, “Kuşadası’na kazandırdığımız önemli organizasyonlardan biri de KUSAV ile Mehmet Nuri Göçen Kültür Eğitim ve Sanat Vakfı işbirliğinde düzenlediğimiz heykel sempozyumu oldu.
Bu yıl ‘müzik’ teması ile 26 Eylül-3 Kasım tarihleri arasında gerçekleştireceğiz. 34 ülkeden 151 heykeltıraş başvuru yaptı. Değerlendirmelerimiz sonucunda sempozyuma katılacak 10 heykeltıraşı belirledik. Geçen iki yıl gerçekleşen sempozyumlarda yapılan birbirinden güzel heykeller kentimizin farklı noktalarında sergileniyor ve kentimize estetik katıyor. Bu yıl düzenleyeceğimiz sempozyumda yapılan heykeller de kentimizi süslemeye devam edecek” diyor.