Millî Mücadele Dönemi İstiklal Yolu’nun geçiş güzergahlarından olan Çankırı, ülkemizin kadim şehirlerinden. Temeli Ahilik müessesesine dayanan Yâran geleneğinin sürdürüldüğü Çankırı’da geleneksel kültür hala yaşatılıyor. Hititler başta olmak üzere birçok medeniyete ev sahipliği yapan Çankırı; kültürüne, doğal güzelliklerine ve turistik mirasına sahip çıkan ve dünya turizmine açılan bir kent. Son yıllarda özellikle Çorakyerleri mevkisinde yapılan araştırma ve kazılarda tarih öncesi döneme ait fosillerin bulunduğu bölgenin ilk halkının, Hattiler, Luviler ve Arzavalilar gibi Küçük Asya halkları olduğu biliniyor.
Eski Selçuklu eserlerinden Osmanlı evlerine, camilerden devasa tuz madenine kadar görülecek çok şey var. Çankırı’daki 5 bin yıllık Tuz Mağarası, Hititler’den bu yana nice dönemlerde ana tedarik merkezi olmuş. Osmanlı döneminde, kervanlarla Trabzon limanına ve oradan İstanbul üzerinden Avrupa’ya sevkiyat ve dağıtımı yapılmış. Beş bin yıllık tuz mağarasını Yer Altı Tuz Şehri’ne dönüştüren Çankırı Belediye Başkanı İsmail Hakkı Esen ile rezervi ve kalitesi ile dünyada ilk üçe giren Çankırı’nın beyaz elması hakkında konuştuk. TUZFEST ve hayata geçirdikleri Turistik Tuz Ekspresi ile Yer Altı Tuz Şehri’ni görmeye gelen ziyaretçilerin sayısının her geçen gün artığını söyleyen Başkan Esen, yılda 1.5 milyon ziyaretçi hedefini aştıklarını da müjdeliyor.
TESCİLLİ ÜRÜNLERLE GASTRONOMİ TURİZMİNE DESTEK
Gastronomi alanında da çalışmalar yaptıklarını belirten Başkan İsmail Hakkı Esen, şunları aktarıyor: “Belediyemiz girişimleri ile coğrafi işaret alınarak tescillenen 15 ürün arasında Türkiye’nin sofralarını tatlandıran meşhur kaya tuzumuz da var. Çankırı Cimcik Hamuru Çorbası, Çankırı Ehlibilir, Çankırı Hameyli Tatlısı gibi tescillenen ürünlerimizin sayısını artırmak için çalışıyoruz. Tescillenen ürünlerin kalitesinin korunması için işletmelere denetimler yapıyoruz. Tuz Festivali için şehrimize gelen misafirlerimize tescilli ürünlerimizi de tanıtıyoruz. Günümüzde gastronomi turizmi büyük ilgi görüyor. Çankırı, yöresel üründe çok büyük bir yelpazeye sahip. İlerleyen süreçte bunları gün yüzüne çıkartıp damak tadımızı gelecek nesillere aktarmak istiyoruz. Çankırı’nın damak çatlatan, zengin gastronomi kültürünü yaşatmak için özel bir mekanı restore ettik. Eski Çankırı denilen bölgede kentin sivil mimarisine örnek yapılarından dönüştürülen Yöresel Mutfak ve Kültür Evi, yöresel lezzetleri yerli ve yabancı turistlerin beğenisine sunuyor. Misafirler, yöresel yemeklerin arasında özellikle coğrafi işaretli ürünleri ve sini kahvaltıyı tercih ediyor.”
KAYA TUZU TEMALI ULUSLARARASI FESTİVAL
Çankırı’nın önemli mirasını dünya turizmine açtıklarını belirten Başkan Esen, ağustosta Uluslararası Çankırı Tuz Festivali’nin üçüncüsünü düzenlediklerini belirterek, şunları aktarıyor: “Amacımız Çankırı turizmini hatırı sayılır bir noktaya getirirken dimağımızdaki Çankırı tasvirini hatırlamak, tarihin derinliklerine gömülmüş birçok güzelliğini ve değerlerini tozlu sayfalar içinden çıkartarak yeniden hayata geçirmek. TUZFEST; yöresel ürünler, gösteri ekipleri, yöresel oyunlar, çocuk etkinlikleri, sanat sokağı, yemek yarışmaları, kano yarışları gibi birçok renkli etkinliğe ev sahipliği yaptı. Yerin 150 metre altındaki Yer Altı Tuz Şehri’nde tuzla kaplı yemekler yapılarak konuklara ikram edildi.”
YAREN OYUNCAK İLE YARAN KÜLTÜRÜ YAŞATILIYOR
"Üreten Belediye” anlayışını her alanda devam ettirdiklerini kaydeden Başkan Esen, “Belediyemizde saha çalışanlarımızın iş giysilerini tekstil atölyemizde üretiyoruz. Atölyemizin bir bölümünü oyuncak üretimine ayırarak kendi pelüş oyuncaklarımızı ürettik. Yaptığımız incelemeler sonucunda çocukların en sevdiği karakterleri ve hayvan figürlerini oyuncağa çevirdik. Çankırı’nın yâran kültürünü daha iyi tanıtmak amacı ile yaptığımız 45’i aşkın oyuncağa “Yaren Oyuncak” ismini verdik” diye devam ediyor. Başkan Esen, yâran kültürünü ise şöyle özetliyor: “Geleneksel kültürümüzün en önemli simgesi olan Yaren; sözlük anlamı olarak dost, arkadaş demektir. 24 yârenin bir araya gelerek oluşturduğu topluluğa ise yâran denilmektedir. Yaran Kültürü; misafirperverlik, cömertlik, cesaret, kahramanlık, yiğitlik, yardımlaşma ve dayanışma, birlik ve beraberlik, sevgi ve saygıdan beslenir."
GENÇ KADINLAR BİR OLDU KÜPLER PEYNİRLE DOLDU
Başkan Esen, Sanayi ve Teknoloji Bakanlığı’nın Sosyal Gelişmeyi Destekleme Programı kapsamında kurulan peynir üretim tesisini ise şöyle anlatıyor: “Genç Kadınlar Bir Oldu, Küpler Peynir Doldu projesi kapsamında peynir üretim tesisimizi kurduk. Kirazlıdere’de süt ve süt ürünlerini fabrika modeli ile ürettiğimiz tesiste; coğrafi işaret ile tescillettiğimiz Çankırı Küpecik Peyniri başta olmak üzere beyaz peynir, lor peyniri, tereyağ, yoğurt, krem ve kaşar peynir gibi süt ürünlerinin üretimini yapıyoruz. Merkezdeki ofisimizden de satışını gerçekleştiriyoruz. Üretim tesislerimiz, sürdürülebilir üretimin yereldeki en önemli örneklerinden.”
MASKOT ‘TUZİ’
Festivalin maskotunu seçerken Çorakyerler kazısında ortaya çıkartılan ve Çankırı Müzesi’nde sergilenen kılıç dişli kaplan fosilinden ilham aldıklarını söyleyen Esen, “Kentimize özgü olan ve tarihten izler taşıyan bu fosilin rölyefini Yer Altı Tuz Şehri’nin duvarlarına işletmiştik. Ziyaretçilerimizden büyük ilgi gördü ve merak uyandırdı. Bizler de bu fosili festivalimizin maskotu olarak belirledik ve adını ‘TUZİ’ koyduk” diyor.
TARİHİ BÖLGE CAZİBE MERKEZİ OLDU
“Eski Çankırı bölgesinde sokak sağlıklaştırma ile başlattığımız çalışmalar, meyvesini vermeye başladı” diyen Başkan İsmail Hakkı Esen, “Eski evleri aslına uygun restore ederek ve bölgedeki tarihi Çan Saati ile Ahmet Mecbur Efendi gibi eski değerlere sahip çıkarak bölgeyi turizme açtık. Tarihi konakları, dekoratif taş yolları, modern müzecilik anlayışıyla ziyarete açılan mekanları ile adeta bir sanat sokağına dönüşen bölge; geçmiş ve günümüz arasında önemli bir köprü oluşturdu” diye ekliyor.
KADIN KOOPERATİFLERİ GÜÇLENİYOR
Başkan İsmail Hakkı Esen, Çankırı’da kooperatif faaliyetlerinin güçlendirilmesi ve sürdürülebilir bir yapı kazanması için çalıştıklarını belirterek, “Kooperatifleşmenin artması, şehrin tanıtılması ve kadınların sosyal alanda ve ekonomik olarak güçlenmesine büyük önem veriyoruz. Bu amaçla Çankırı Kadın Girişimi Üretim ve İşletme Kooperatifinin kurulmasına öncü olduk. Çankırılı kadınların azmi ile yürütülen kooperatif, kentimizin coğrafi işaret alarak tescillenen ürünlerinin sürdürülebilirliğinde ve tanıtımında önemli bir rol oynuyor” bilgisini paylaşıyor.
ÜRETİM ATAĞI
Başkan Esen, başlattıkları yatırım hamleleri içerisinde üretim yelpazesini genişlettikleri belirterek, “Atıl arazileri buğday, ayçiçeği ve yemişlik kabak tarlalarına çevirdik. Çankırı’da örnek bir üretim atağı başlattık. Buğdaydan elde edilen unlar ile ayçiçeğinden elde edilen bitkisel yağlar, ihtiyaç sahibi vatandaşlarımıza ücretsiz olarak ulaştırılıyor. Önümüzdeki günlerde mısır ve patates de yetiştirmeyi planlıyoruz. Amacımız ‘Üreten Çankırı Üretken Çankırılı’ hedefini canlandırmak. Mevcut potansiyelimizi harekete geçirerek kaynakların daha etkin kullanılmasını ve yerli üretimi üst seviyelere çıkarmaya katkı sağlamak istiyoruz” diyor.