Giriş
İlk korona vakasının çıktığı (10 Mart) gününden bu yana dördüncü hafta sonuna giriyoruz. Devlet kendini paralıyor “Allah aşkına evden çıkmayın” diye… Şehirlerarası toplu ulaşım yasaklandı. Dahası, önümüzde bir örnek var: İtalya’da salgın tam da bu yüzden kontrolden çıktı, korona yüzünden alınan kararların vatandaş tarafından “tatil” olarak algılanıp mobilizasyonun artması nedeniyle…
Hal böyleyken dün akşam saatlerinde ajanslardan gelen habere bak: Bodrum’a girmek isteyenler dört kilometre araç kuyruğu oluşturdu! Tüm yasaklara rağmen 25 günde, ilçeye 125 bin araç giriş yaptı. Bende artık kelime, cümle kalmadı! Sanırım boşuna paralıyoruz kendimizi.
Anlaşılan o ki ortalama eğitim seviyesi ilkokul 4 olan, bu yetmezmiş gibi okumuş cahillerin okumamışlarla vurdumduymazlık yarışına girdiği bir ülkede söz konusu insan hayatı bile olsa en fazla bu kadar olabiliyor. Milletimizin bir kısmı ve maalesef büyük bir kısmı laftan anlamıyor!
20 yaş altı çalışanlar ne olacak?
Bu soruyu dün İçişleri Bakanı Süleyman Soylu’ya sordum, “Yasak devam ettiği süre zarfında idari izinli sayılacaklar” dedi.
Demek ki koronayı Amerika üretmemiş!
Korona salgınında hem hasta sayısı hem de hastalıktan hayatını kaybedenlerin sayısı anlamında şu an en kötü durumdaki ülke Amerika. ABD Başkanı önceki gece yaptığı basın toplantısında önümüzdeki haftalarda cehennemi yaşayacaklarını ve tedbir alınmazsa ölü sayısının milyonları bulma ihtimalinin olduğunu söyledi.
ABD sağlık sistemi çökmüş durumda. Ülkede işsizlik rekor üstüne rekor kırıyor.
Şimdi bunları neden mi yazıyorum? Hatırlıyor musunuz, korona salgınının Çin’de başladığı günlerde “Bu virüsü Amerikalılar yaptı, dünyaya yaydı. Amerika’ya ve onun sevdiği ülkelere neden bulaşmıyor hiç?” diyerek ortalıkta ahkam kesen gerizekalılar vardı? Sahi nerdeler şimdi?!
Bu nasıl iş?
Grup Yorum üyesi Helin Bölek 288 günlük açlık grevinin ardından hayatını kaybetti. Gencecik insanların bu şekilde hayatlarını kaybetmesi çok acı. Öncelikle şunu söylemek şart: Devletin, Grup Yorum üyelerinin taleplerini dikkate almaması, doğru düzgün bir iletişim dahi kurulamaması olacak iş değil. Gelelim Bölek’in dün yapılan cenaze törenine.
Onlarca insan yüzlerinde cerrahi maske ile tabutun etrafında halay çektiler.
Cenazede halay çekmek nasıl bir garabettir anlayan var mı? Neyi kutluyorsunuz?! Peki ya insanların salgın yüzünden burunlarını evden çıkarmaktan korktukları, sosyal izolasyon diye herkesin kendini paraladığı şu dönemde elele, dip dibe halay çekmek?!
