Bir telefon operatörü ünlü birkaç isimden aldığı ses kayıtlarıyla güya evde kal kampanyasına destek olmuş! Bir arkadaşınızı ararken Hadise çıkıyor mesela karşınıza ve “Evde kalın” diyor. Ne Hadise’nin ne de bu projeye katılan sanatçıların iyi niyetinden, duyarlılığından şüphemiz var. Fakat popüler olmak, ünlü olmak başka bir şey; kanaat önderi olmak başka!
Bu projeye katılan ünlüler kendi alanında çok başarılı milyonlarca hayranı, takipçisi bulunan kişiler. Ama hiçbiri kanaat önderi değil. Kendilerine sorsanız onların da öyle bir iddiaları olduğunu sanmıyorum. Son derece iyi niyetle bir işe girmişler.
Buradaki büyük gaflet onlarda değil “ünlü” olmak ile “kanaat önderi” olmak arasındaki farktan bihaber olup ülkenin en büyük cep telefonu operatörünü yöneten profesyonellerde.
EVDE ÇOK SIKILMAK ÜZERİNE…
Ne zaman bir yerde evde oturmaktan sıkılan birinin konuşmasına denk gelsem Haluk Bilginer’in muhteşem oyunculuğuyla taçlandırdığı o sahne geliyor aklıma: “Ben evim, kitaplarım neredeyse kendimi oralı hissederim başka bir yere de ihtiyaç duymam. Bu insanın kendine bir dünya yaratabilmek, kendini oyalayabilme yeteneğiyle ilgili bir şey…”
TÜM TIP MEZUNLARINA İHTİYAÇ VAR!
Şu an Türkiye’de bir tür seferberlik ilan edilmiş durumda. Bu seferberliğin en ön safında da sağlık çalışanları var. Halihazırda hastanelerde görev yapan binlerce hekim, insanüstü bir özveriyle görev yapıyor. İşte tam da bu noktada, ister faal hekimlik yapsın ya da yapmasın ister hastanede çalışsın ister muayenehanesinde...
Türkiye’deki tüm tıp fakültesi mezunlarına görev düşüyor. Bu seferberlikte bir şekilde görev almaları şart. Sağlık Bakanlığı’nın böyle bir çalışması var mı bilmiyorum ama bir il sağlık müdürlüğüne gidip “Göreve hazırım, hangi acil serviste görev yapayım?” diyen doktoru kimsenin geri çevireceğini sanmıyorum.